Temennilerimiz Mücadelemizle Hayat Bulacak

Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk görmemesini yani en insani şeyleri temenni ettiler.  Evet, niyet ve temennilerimiz insanların insan gibi yaşaması yönündedir. Hiç birimiz istemeyiz ki bir başkası zor günler yaşasın! İnsanlık gerçek anlamda insana yaraşır bir dünyada yaşasın isteriz. Peki, bu dileklerimizin altında yatan şey, diğer bir ifadeyle dünyada bizler için bunca kötülüğü yaratan şey nedir? Kapitalist sistem! Evet, kapitalist sistem insanlığa adeta cehennemi, gün ortasında karanlığı yaşatıyor.

Sistemin işleyiş yasaları gereği, toplumun önemli bir kesimi ağır bir yoksulluğa mahkûm edilirken, küçük bir kesimi ise tam bir yağma ve talan üzerinden servetine servet katıyor. Adeta işçi sınıfına kölelik koşullarını dayatan düzenin efendileri, bir lokma ekmeği bile işçilere çok görüyorlar, her fırsatta işçi sınıfının kazanılmış haklarına göz dikiyorlar. Savaş ve silah sanayisine akılları zorlayacak düzeyde yatırımlar yapılırken sıra kamu hizmetlerine gelince bir anda musluklar kısılıyor. Bir tarafta haydutça yürüyen emperyalist savaş, diğer tarafta bu savaşın faturasını ödeyen milyonlar var.

Yaşayarak görüyoruz ki bu sistemin topluma verebileceği hiçbir şey kalmamıştır. İnsanların birbirine temenniler iletmesi önemlidir, ancak böylesi bir dönemde emekçilerin var edebileceği çok önemli şeyler vardır: Dayanışma, kardeşleşme, birlik olma! İşçi sınıfının bugün ihtiyacı olan şey örgütlü gücüdür. Örgütlü mücadelemiz büyüdükçe temennilerimiz birer birer hayat bulabilir. Önümüzde bu açıdan önemli bir görev duruyor. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşlara dur demek için,  genciyle yaşlısıyla işçi sınıfı 1 Mayıs’ta mücadele alanlarında yerini almalıdır.