Buradasınız
Çukurova Değil İstanbul
Yevmiyeci bir matbaa işçisi
Bir süredir işsiz bir işçiyim. Tam 1,5 aydır iş arıyorum ve birçok işyerinde form doldurdum. Ama hiçbir sonuç çıkmadı. Daha önce form doldurduğum bir fabrikadan yevmiyeli olarak işe çağırdıklarında iş bulduğuma çok sevinmiştim. İlk kez yevmiyeli olarak çalışacaktım. Yevmiyeli deyince benim aklıma Çukurova da pamuk toplayan işçiler gelirdi önceleri. Çoğunlukla tarım işçilerini yevmiyeli çalıştıklarını bilirdim, şaşırmayın pamuk toplamaya gitmiyordum. İstanbul’da bir fabrikadan bahsediyorum. Bir matbaa fabrikasından...
Günlüğü 20 YTL’den işe başladım. Karın tokluğuna derler ya ona bile yetmiyor. SSK, servis ve diğer sosyal haklar yok. Çalışacağım bölüme adım atar atmaz boya, tiner ve amonyak kokusu hoş geldin deyiverdi. Ama hiç hoş değildi. Gözlerim yanmaya ve hapşırmaya başladım. Belki hepsine katlanabilirdim, fakat çalıştığım bölüm o kadar soğuktu ki adeta Sibirya’da çalışıyoruz. Bir ben mi üşüyorum diye etrafıma baktım. Herkes çok kalın giyinmiş olmasına rağmen diğer işçi arkadaşlar da üşüyorlardı. Eski işçilere neden burası bu kadar soğuk diye sorduğumda makineler ve boyaların bozulmaması gerekiyor dediler. Tineri bolca makinelere sürüp temizlik yapıyoruz. Hem üşüyorum, hem de başım dönüyor! Şef bağırıp çağırıyor, makinelerin temizliğiyle ilgileniyor, oysa işçiler hiç umurunda olmuyor. Bir gün böyle geçti. Artık sarhoş olmuştum, başım dönüyor ve midem bulanıyordu. Ayran getirdiler içtim ama ne fayda! Pencere yok, havalandırma yok, bütün gün boyunca kokuya ve soğuğa mahkûmsun.
Daha çok kâr elde ettikleri için biz yevmiyecileri çalıştırıyorlar. Daha önce de çok işte çalıştım. Fakat böylesi berbat koşullarda ilk kez çalıştım. İşsizlik artıyor ve her tür pis koşulda çalışacak insan artıyor. Patronlar makinelerine, boyalarına hatta kâğıtlarına verdikleri değeri biz işçilere vermiyorlar. Ama kaçımız bu durumun farkında? Bence bir kişi dahi olsa, işçilere ne yapılması gerektiğini sabırla anlatmaya başladığında ve bu yönde mücadele vermeye başladığında yavaş yavaş uyanan işçi sayısı da artacak. Ama mücadele etmezsek daha da kötü olacak.
4-B’liler
- Sahip Olduğunuz Servet Bizden Çaldıklarınızdır!
- “Sayende Sigortalı Çalıştım, Emekliliğime Az Kaldı”
- Bayramları Bayram Gibi Yaşamak İçin!
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
- Ah, Cemal Ah!
- Bir Fotoğraf Karesinin Hissettirdikleri
- Davulun Sesi Uzaktan Hoş Gelir
- İstanbul’da Yaşam: Deniz Kıyısında Deniz Görememek!
- Bruno’nun Fikri, Benim Fikrim, Senin Fikrin…
- Yüzüncü Maymun Teorisi
- Bir Otobüs, İki Kuşak ve İşçi Sınıfı
- “Hey” Diyen ve UİD-DER Saflarında Büyüyen Çocuklarımız
- Butimar, Sen Safi Bir Kuş musun?
- Her Şeyin Bizim Ellerimizde Olması İçin!
Son Eklenenler
- Manisa Akhisar Organize Sanayi Bölgesinde üretim yapan ABP fabrikasında ve İzmir Çiğli Organize Sanayi Bölgesinde üretim yapan KLAS Isıtma Soğutma Klima Sistemleri (KLS Klima) fabrikasında Birleşik Metal-İş Sendikasında örgütlenen işçiler, patronun...
- Kocaeli/Çayırova’da üretim yapan Novares Otomotiv’de çalışan 180 işçi, Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 25 Haziranda greve çıktı. Petrol-İş Sendikası Gebze şubesinin örgütlü olduğu fabrikada Ocak ayında başlayan...
- Ben bir kamu kurumunun çözüm merkezinde çalışan bir kadın işçiyim. Çeşitli sorunlar dinleyip o sorunlara kurum adına çözüm bulmaya çalışıyorum. İnsanlar yeri geliyor öylesine arayıp kapatıyorlar, yeri geliyor alakasız konular için ya da çözüm...
- Güney Kore’de başkent Seul’un güneyindeki Hwaseong şehrinde bulunan bir lityum pil fabrikasında 24 Haziran sabah saatlerinde bir yangın çıktı. İlk belirlemelere göre 35 bin pilin bulunduğu bir depoda bir patlama sonucunda çıkan yangında 22 işçi...
- İktidarın öve öve bitiremediği şehir hastanelerinde işçiler düşük ücretler, kötü çalışma koşulları ve ücret gasplarıyla mücadele ediyor. 24 Haziranda İzmir Bayraklı Şehir Hastanesinde çalışan işçiler iş bırakarak düşük ücretlere ve kötü çalışma...
- Anadolu yoksullarının romancısı Yaşar Kemal, İnce Memed romanında “Konuşan insan, öyle kolay kolay dertten ölmez. Bir insan konuşmadı da içine gömüldü müydü, sonu felakettir” der. Bu durum sadece tek tek insanlar için değil toplumlar için de...
- Bir grup öğretmen olarak “kamuda tasarruf tedbirlerine” yani iktidarın yeni kemer sıkma politikasına dair düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Şunu baştan belirtelim: Eğitime dair sorunlar elbette kemeri sıkmadan önce de vardı ama kemer sıkma...
- 20 Haziranda Diyarbakır ve Mardin’de çıkan yangınlarda 14 kişi hayatını kaybetti, 78 kişi yaralandı. Çok sayıda hayvan ve geniş tarım alanları da yangın nedeniyle zarar gördü. Diyarbakır Veteriner Hekimler Odası 600’e yakın koyunun can verdiğini 214...
- Hatay’ın Payas ilçesinde Özçelik-İş’in örgütlü olduğu Yolbulan Metal fabrikasında toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 20 Haziranda grev başladı. TİS sürecinde sendikanın yüzde 130 ücret zammı talebine karşılık işverenin...
- Çok erken kalkardı babam. Küçük bir radyosu vardı. Bizler onun uyandığını, dinlediği türkülerden anlardık. Bizler de uyanır, babamla birlikte çay içerdik. Kahvaltısını yaparken, derslerimizi sorar, mutlaka bir de hikâye anlatırdı bizlere: “Çocuklar...
- Çalışan annelerin aşırı çalışması, kötü çalışma koşulları ve fiziki yorgunluğu, bebeğin gelişimini daha anne karnındayken etkilemeye başlıyor. Doğum izinlerinin çok kısa olması işçi kadınları son ana kadar çalışmaya ve izni doğum sonrası kullanmaya...
- Tasarrufun kelime anlamını düşündüğümüzde akla ilk gelen israf etmemek oluyor. Tutumlu olmak, kaynakları akıllıca kullanmak gibi anlamları da içeriyor bu sözcük. Fakat gelin görün ki egemenlerin sözlüğünde anlamı çok başka… Onların sözlüğünde “...
- Bugün 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü. Savaşın, çatışmaların, ekolojik krizin, yoksulluğun, şiddetli gelecek kaygısının yarattığı göç ve mültecilik sorunu giderek derinleşiyor. Yüz milyonlarca emekçinin içine çekildiği bir kriz olarak yeni acılara...