Buradasınız
“1 Mayıs’a mı? Gelirim, Ne Zaman?”
Aydınlı’dan bir deri işçisi
Hepimizin heyecanla beklediği 1 Mayıs yaklaşıyor. Evet, 124 yıllık ateş yanmaya devam ediyor, edecek. Geçtiğimiz her gün işçi sınıfına yeni saldırılar ekleniyor. Yasası, zammı, sömürüsü, baskısı, savaşları… Patronlar bu derinleşen krizin de etkisiyle ağırlaşan saldırıları devam ettirecekler eğer biz bunlara örgütlü bir güç olarak karşı koyamazsak.
Sınıf bilincine varmamış işçi arkadaşlarımız çoğunlukta. 1 Mayıs’ta pikniğe gitmek isteyeni de, balık yemeyi düşüneni de, gezi ayarlayanı da var. Ama işçi sınıfının içinde, geçen 2 Mayıstan itibaren 1 Mayıs hazırlıkları yapan biz UİD-DER’li işçiler de varız. Etkinliklerimizle, bildiri dağıtımlarıyla, afişlemelerle vs. Her şeye karşın işçi sınıfının çok küçük bir azınlığı hazırlık yapıyor. Çünkü burjuvazi gündüzlerinde sömürdüğü, akşamları aç yatırdığı işçi sınıfını aynı zamanda kendine esir etmektedir. Meselâ, “1 Mayıs yaklaşıyor, sen de bizimle alana gelir misin taleplerimizi haykırmaya” diyerek işçi arkadaşlarımızı alanlara çağırdığımızda bazen şu cevapla bile karşılaşabiliyoruz: “İyi, tamam, gelirim. Ne zaman?” İşte 12 Eylül sonrası düzenin yaratmış olduğu genç işçi kuşağı böyle düşünüyor. Çoğumuz işçilerin mücadelesiyle ilgili hiçbir şey bilmiyoruz. Bilsek bile yanlış şeyler biliyoruz. Fakat düzen bizlere bir şeyleri daha öğretiyor. Neyi mi?
Hastanelerde sürünmeyi ve eczanelerden ilaçlarımızı almadan dönmeyi. Açlık sınırının da altında olan asgari ücretlerle çocuklarımızı düzgün biçimde besleyememeyi. Gençlerin güvenli bir gelecek beklemesini unutmasını. Emekçi çocuklarına üniversitelerin hayal olduğunu. Bu düzen var oldukça işsizliğin işçilerin sırtında her daim kırbaç gibi şaklayacağını. Açlıktan, susuzluktan, ilaçsızlıktan, iş cinayetlerinden, doğal afetlerden dolayı hep biz işçilerin öleceğini. Savaşlarda ölmeye ve öldürülmeye biz işçilerin veya işçi çocuklarının gideceğini. Bütün bu yaşananlara sadece işçi sınıfının fertlerinin maruz kaldığını biz istesek de istemesek de her gün her dakika her saniye yaşatarak öğretiyor bu düzen. Biz işçi olduğumuzdan bunları yaşıyorsak bizim birbirimize anlatacağımız bir şeyler de olmalı.
“İşten Atmalara, İş Saatlerinin Uzatılmasına, Ücretlerin Düşürülmesine, Taşeronlaştırmaya, Esnek Çalıştırmaya, Sendikasızlaştırmaya, Emperyalist Savaşlara Dur Demek İçin!” çevremizdeki herkesi 1 Mayıs’a çağıralım.
Fabrikalardan Alanlara, Haydi UİD-DER’le 1 Mayıs’a
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!
Artık Buna Dur Demeliyiz
İnşaat İşçilerinin Sorunları
Son Eklenenler
- İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesinde çalışan sağlık emekçisi Merve Kınar, geçtiğimiz günlerde erkek kardeşi tarafından defalarca bıçaklanarak vahşice katledildi. Bunun üzerine 16 Temmuz Salı günü hastanenin başhekimliği...
- İran’da 1979’dan beri hüküm süren zalim molla rejimi can almaya devam ediyor. Molla rejimi son olarak 45 yaşında bir kadına, Şerife Muhammedi’ye (Sharifeh Mohammadi) idam cezası verdi. Şerife’nin 10 sene önce yasal bir sendikaya üye olması, sendikal...
Bizler çeşitli fabrikalarda çalışan sendikalı kadın işçileriz. Çalıştığımız işyerlerinde birbirine benzeyen birçok sorunla mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Bunlardan bir tanesi yıllık izinlerimiz. Bazı fabrikalarda işveren...
- Sokak ortasında yürürken elektrik kaçağından ölmek kaza olarak görülemez. Gencecik insanların ölmesinin nedeni kamu hizmetlerine insan, toplum odaklı değil kâr odaklı bakan, parayı insan canının önüne koyan kapitalist zihniyettir. Bu zihniyet...
- Güney Kore merkezli Samsung Electronics’te toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması üzerine 8 Temmuzda 3 günlük greve çıkan binlerce işçinin mücadelesi sürüyor.
- Özellikle işçi sınıfının genel örgütlülük ve bilinç düzeyinin gerilediği, siyasi iktidarın her türlü kanunsuzluğu yapan patronların arkasında durduğu günümüzde, Eti Krom patronunun tutumu patronların ortak tutumu haline gelmiştir. İktidarın gücünü...
- UİD-DER Web TV, filmleriyle işçi sınıfını anlatan Ken Loach’u Türkiyeli işçilere anlatmak üzere “İşçi Sınıfının Yönetmeni Ken Loach: HANGİ TARAFTASINIZ?” adlı mini bir belgesel hazırladı. İşçi sınıfının bu büyük yönetmenini anlatan belgeselimizi...
- Birleşik Metal-İş Sendikasının örgütlü olduğu Purmo Group'ta grev, 66. gününde kazanımla sonuçlandı. Elazığ’ın Alacakaya ilçesinde faaliyet gösteren Eti Krom AŞ’de, düşük ücretlere ve hak gasplarına karşı 1 Temmuzda iş bırakma eylemi başlatan maden...
- Sabahtan akşama kadar televizyon izlesek, kanal kanal gezip tartışma programlarına, dizi ve filmlere baksak hiçbirinde işçilere ve sorunlarına dair gerçekleri göremeyiz. Yüksek tirajlı gazetelerde, çok tıklanan haber sitelerinde işçilerin...
- Trafikte, toplu taşımada, market alışverişinde, hastane kuyruğunda, hatta yolda yürürken bile birbiriyle tartışan veya kavga eden insanlara şahit oluyoruz. Hatta bizler de kimi zaman bu tartışmaların bir parçası oluyoruz. Peki bu gerginlik nedensiz...
- Yaz aylarında havaların bir anda ısınmasıyla birlikte işyerleri adeta fırın gibi oldu. Gün içerisinde işçilerin sırtındaki ter birkaç kez kuruyor. İşte bu koşullarda her şeye rağmen Ramazan ve Kurban Bayramı tatilleri biz işçiler için bir can simidi...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden 1,5 yıl geçti. On bir kenti etkileyen depremlerde enkaz altında kalan on binlerce insanın ve yakınlarının feryatları günlerce dinmedi. Enkazdan sağ kurtarılabilecek binlerce insan, arama kurtarma çalışmalarının...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan ve Özçelik-İş Sendikasının örgütlü olduğu Yolbulan Metal fabrikasında çalışan işçiler Toplu İş Sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması üzerine 20 Haziranda greve çıkmışlardı. UİD-DER’li işçiler olarak bizler de...