Buradasınız
1 Mayıs’a İlk Kez Katılan İşçilerden Mektuplar
1 Mayıs’ta UİD-DER kortejinde çeşitli sektörlerden yüzlerce genç işçi yer aldı. Bunların bir bölümü hayatlarında ilk kez 1 Mayıs’a katılan işçilerdi. Bu işçi kardeşlerimiz, heyecanlarını, mutluluklarını, sınıfa olan güven duygularının ve mücadele azimlerinin nasıl güçlendiğini, yazdıkları mektuplarla bizlerle paylaşmaya devam ediyorlar.
Şarkılarla, Sloganlarla, Marşlarla, Halaylarla Kutladık 1 Mayıs’ı
Sevgili ve değerli işçi kardeşlerimiz, biz Altınşehir’den bir grup işçi olarak 1 Mayıs’ın coşku ve heyecanını sizlerle paylaşmak istiyoruz. Bu sene ilk defa UİD-DER’li işçi arkadaşların yardımıyla katıldık 1 Mayıs’a. İçimizden bir arkadaşımızın ailesinden gördüğü destek bizi daha da güçlendirdi. Çünkü birçoğumuzun ailesi önyargıları yüzünden izin vermiyordu. 1 Mayıs’ın ne demek olduğunu açıkçası biz de bilmiyorduk. Bugüne kadar hep televizyonlardan olumsuzlukları izlemekle yetindik.
Aramızdan bir arkadaşımız, miting sonrasında duygularını şu sözlerle ifade etti: “UİD-DER’li arkadaşlar beni 1 Mayıs’a çağırdıklarında içimden gitsem ne olur gitmesem ne olur diye düşündüm. O kadar insan gidiyor zaten, ben gitmesem de olur dedim. Sonra kendi kendime git de bir işe yara dedim. En azından mücadele eden arkadaşlarıma destek olmak amacıyla gitmeye karar verdim. Sabah kalktım, ilk defa 1 Mayıs’a katılacağım için çok heyecanlıydım. Evden arabaların kalkacağı yere kadar gittim. Oradaki arkadaşların birlik ve beraberlik içindeki heyecanlı halleri beni çok etkiledi. Arabada giderken herkesin eski dost olduklarını düşünüyordum ama sohbet ettikçe herkesin farklı yerlerden gelip burada bir aile ortamı oluşturduklarını gördüm. UİD-DER’in coşkusuyla, disipliniyle, sloganlarıyla alana girdik. Alanda şarkılarla, sloganlarla, marşlarla, halaylarla kutladık 1 Mayıs’ı. Yine düzenli bir şekilde alandan ayrıldık.”
Biz 1 Mayıs’a ilk kez katılan işçiler, 1 Mayıs’ın televizyonun bize yansıttığı gibi olmadığını, alana giderek, o güzelliği yaşayarak gördük ve göstermiş olduk. Bir sonraki 1 Mayıs’a bizim gibi kaygıları olan işçileri de katarak mücadeleyi daha da büyütmeliyiz. Korkularımızı ve kaygılarımızı bir kenara bırakıp, işçi sınıfının mücadelesine sahip çıkarak patronların saldırılarına dur demeliyiz.
Yaşasın İlk 1 Mayısımız!
Altınşehir’den bir grup işçi
UİD-DER’le İlk 1 Mayıs’ım
Dostlarım, işçi kardeşlerim,
1 Mayıs ne demektir, ne anlam içerir bu yaşıma kadar bilmedim, öğretilmedi, anlatılmadı. Ama ne zamanki UİD-DER’le tanıştım, bilmediğim birçok şeyi öğrendim. İşçi sınıfının tarihini, mücadelesini öğrenmeye devam ediyorum. Evet, 1 Mayıs yıllar sonra Taksim’de kutlanacaktı. İlk 1 Mayıs’ımı UİD-DER’li işçi kardeşlerimle beraber Taksim’de kutladık. Ben derneğime güvendiğim için içimde korkular, çelişkiler oluşmadı. Alana gidince de hiçbir şeyin medyanın yansıttığı gibi olmadığını gördüm. Ve en önemlisi aylardır içinde olduğum ailemin yani UİD-DER’in bizleri düşünüp önlemler aldığını gördüm. 1 Mayıs sabahı içim kıpır kıpırdı, öyle bir mücadele ruhuyla atıyordu ki kalbim, taptaze bir kan gelmişti damarlarıma.
O gün pek çok temsilciliğimizden gelen işçi kardeşlerimizle bir araya gelip, kortejimizi oluşturup, düzenli disiplinli bir şekilde yürüdük. Yumruklarımız havada taleplerimizi, sloganlarımızı bütün işçi kardeşlerimizle beraber haykırdık. Bu anlamda UİD-DER çok başarılı. Arama noktalarından geçtik ve tıklım tıklım dolu alana girdik, büyük bir coşku ile. Çok kalabalık ve disiplinli olan UİD-DER korteji tüm coşkusuyla alanda da dikkatleri üzerine çekti. İlk heyecanlarımın hepsini UİD-DER’le yaşadım. Alanda 1 Mayıs marşını bütün işçilerle birlikte söyledik. Büyük bir koromuz vardı ve bizler sesimizi olabildiğince yükselttik. Çoluk çocuk, genç yaşlı demeden herkes gelmişti alana. Coşku öylesine büyüktü ki işçilerin ne kadar çok olduğunu, gücünü gördüm.
1 Mayıs bundan 121 yıl önce Amerikalı işçi kardeşlerimizin sekiz saatlik iş günü talebiyle ayağa kalktıkları ve kazandıkları, bizlere armağan ettikleri bir gün. Bir avuç azınlığa göre o gün de çoktuk, bugün de çoğuz. Ve kavgamıza inanıyoruz. Bir araya geldiğimizde başaramayacağımız hiçbir şey yok! Bütün gücümle yola devam ediyorum. Birçok işçi arkadaşım benim gibi ilk kez katıldı 1 Mayıs’a. UİD-DER’le katılmanın farkı büyüktü tabii ki. Çevredeki insanlar bizi tebrik ediyor, alkışlıyorlardı. Nasıl da kenetlenmiştik birbirimize. Başka bir dünyanın mümkün olduğunu görmüş oldum. Sloganımızda söylediğimiz gibi, “dünya yerinden oynar işçiler birlik olsa”! İşçi sınıfı birlik olursa emperyalist savaşlar işçilerin hayatını cehenneme çeviremez. Kârları uğruna bizleri üç kuruşa köle gibi çalıştıramazlar. MİLYONLAR AÇ, MİLYONLAR İŞSİZ İŞTE KAPİTALİST SİSTEMİNİZ!
İşten atmalara, iş saatlerinin uzatılmasına, düşürülen ücretlere, sendikasızlaştırmaya, taşeronlaştırmaya, esnek çalıştırmaya, emperyalist savaşlara bir son vermek, dur demek için haydi mücadeleye!
UİD-DER Yürüyor Mücadele Büyüyor!
Kapitalist Sistemi Yıkacağız, Sınıfsız Bir Dünya Kuracağız!
İkitelli’den bir kadın çorap işçisi
1 Mayıs Heyecanıyla Uyandık
Bizler ayakkabı kalıp işçileri olarak derneğimiz UİD-DER kortejinde yerimizi aldık. Bu bizim UİD-DER ile ilk 1 Mayıs’ımızdı. Kortejimiz çok kitlesel ve disiplinliydi. Bir işçi kortejine de böyle disiplinli ve coşkulu olmak yaraşır. Yürüyüşümüz boyunca sloganlarımızı ve marşlarımızı haykırdık. Alana vardığımızda binlerce işçi kardeşimizi bir arada gördüğümüz için çok duygulandık. Ve bir kez daha işçi sınıfının gücünü gördük ve hissettik. İşçi sınıfı 1977 1 Mayıs’ında 500 bin kişi ile alanı fethetmişti. Bu sene de biz işçiler tıpkı 1977 1 Mayıs’ında olduğu gibi alanı fethettik.
Bu sene ilk defa derneğimiz aracılığı ile fabrikada çalışan arkadaşlarımızla alanda yerimizi aldık. Ve bundan çok mutluyuz. Bu sene katılamayan işçi kardeşlerimizi seneye 1 Mayıs kortejimize katacağız. Bizler fabrikalarımızda, işyerlerimizde mücadele ettikçe patronların saldırılarına karşı durabiliriz. Bu mücadele azmi ve ruhuyla bütün işçi kardeşlerimizi derneğimiz UİD-DER çatısı altında mücadeleye çağırıyoruz.
Yaşasın 1 Mayıs!
Bijî Yek Gulan !
Hadımköy’den ayakkabı kalıp işçileri
Kuş Olup Uçsam da Şu Kızıl Kalabalığa Gökyüzünden Süzülerek Bakabilsem!
İşçi kardeşlerim size UİD-DER’le katıldığım ilk bir 1 Mayıs’ımı anlatmak istiyorum. Benim için ilkti fakat korkutucu değildi. Bazı arkadaşlarımızın içinde korku vardı, benim içimde yoktu nedense. Ben oraya güzel bir şekilde gidip geleceğimize inanıyordum ve öyle de oldu. Korkuları yenmek gerek çünkü korkunun ecele faydası yok. Benim açımdan çok güzel geçti 1 Mayıs. O kalabalık, insanların bir arada, iç içe olması çok güzeldi. Her yerden kadınıyla-erkeğiyle, çoluk çocuk gelen tüm işçi kardeşlerim, din, dil, ırk ayırmaksızın alanda yerlerini aldılar.
1 Mayıs tam da bizim günümüzdür. Marşımızda söylendiği gibi: “1 Mayıs İşçinin Emekçinin Bayramı!” Ne güzel bir söz! Alanlardaki yerimi almak, 1 Mayıs’ın anlamını bilmek ve mücadelenin içinde olmak benim için gurur verici. UİD-DER kortejinde sloganlarımızla alana doğru yürümek ise ayrı bir gurur veriyor insana. Etrafıma baktığımda, işçilerin el ele omuz omuza olmaları beni çok mutlu etti. İşçilere yakışır bir düzenle disiplinle oluşurduk kortejimizi ve coşkuyla yürüdük alana. Dönüşümüz ayrı bir güzeldi. Dilimizde sloganlar, şarkılar aynı yolu aynı coşkuyla yürüdük. İçimden dedim ki “kuş olup uçsam da şu kızıl kalabalığa gökyüzünden süzülerek bakabilsem!” İnanır mısınız eve geldiğimde attığımız sloganlar hâlâ dilimdeydi, daha önce hiç böyle olmamıştım.
Bence herkesin 1 Mayıslara katılması gerekir. Herkesin korktuğu bir şeyler var ama “Korkular Bizi Yıldıramaz!”
İkitelli’den genç bir kadın çorap işçisi
Yaşasın 1 Mayıs, Kahrolsun Kapitalizm!
Selam işçi dostlarım, yakındaki ve uzaktaki tüm dostlar selam! Yaşamım boyunca ne kadar çalıştıysam hep şöyle düşünmüştüm: Patron çok iyi niyetli, çok ahlâklı, ne kadar merhametli ki biz işçilere iş veriyor! Ama acı gerçekleri UİD-DER’e gelip bilinçlenince kavradım. Biz işçiler patronlar olmadan da üretebiliriz, peki işçiler olmasa patronlar ne yapar? Biz işçiler olmadan patronlar bir şey yapamazlar, ama biz işçiler de birlik olmadan bir şey yapamayız.
Her insan özgür yaşamak ister. Bir başkasının esiri olmak istemez. İşte bunun için de biz işçiler birlik olmak zorundayız. Bundan dolayı bu sene ben de 1 Mayıs’a UİD-DER ile katıldım, orada gücümüzü gördüm. Patronların neden 1 Mayıslardan bu kadar çok korktuğunu daha iyi anladım.
Her ne kadar patronlar biz işçileri bölüp, parçalayıp 1 Mayıslardan uzak tutmak ve birlik olmamıza engel olmak isteseler de, biz işçiler doğamız gereği, birlikte çalışır, birlikte üretir ve haliyle de birlikte mücadele ederiz. Dolayısıyla patronlar boşuna biz işçileri tek düşürmeye çalışmıyorlar!
Yaşasın 1 Mayıs!
Yaşasın İşçilerin Birliği!
Kıraç’tan bir tekstil işçisi
ONLAR
Hakkımızı Söke Söke Aldık!
Son Eklenenler
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...
- 2021 yılı sonunda Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle birlikte MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezleri) kayıtlı kişi sayısında patlama yaşandı. Bugün MESEM’e kayıtlı, 300 bini ise 18 yaşından küçük, 1,5 milyon öğrenci var. MESEM’lerin daha...
- Bizler Gebze’den işçi ve öğrenciler olarak 1 Mayıs yaklaşırken sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Birçoğumuz 1 Mayıs’ı UİD-DER’in geçen sene Uğur Mumcu Kültür Merkezinde gerçekleşen 1 Mayıs etkinliği ile tanıdık. Bu tanışma...
- UİD-DER’li işçiler, grevlerinin 9. gününde Mersen işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor! Yaşasın Sınıf Dayanışması!” pankartı arkasında grev çadırına yürüyen UİD-DER’li işçiler hep birlikte “Yaşasın Sınıf...
- Emekçi kadın kardeşimiz, nasılsın? Pek sorulmaz nasıl olduğumuz, neler hissettiğimiz ve en önemlisi ne istediğimiz. Bu düzende bir rol biçilmiştir biz emekçi kadınlara ve ona uygun davranmamız, rolümüzü iyi oynamamız beklenir bizden. Hem de öyle...
- Bizler kamuda çalışan sağlık emekçisi kadınlarız. 1 Mayıs yaklaşırken içimizdeki heyecan ve umutla bir araya geldik ve sağlık emekçileri olarak “neler talep ediyoruz?” diye konuştuk. Kadınların oldukça yoğun çalıştığı bir sektörde olmamıza rağmen...
- Sorunlarımız her geçen gün katmerlenerek büyüyor. Mutfak masrafları, faturalar, barınma sorunu, düşük ücretler… Ama yalnızca sorunları sıralamakla bir yere varamayız. Yaşadığımız sorunları çözüme kavuşturmak için öncelikle sorunun kaynağını...
- Mersin Çevre Platformu, MIP AŞ’nin limanı genişletmek amacıyla Atatürk Parkını kapatmasını Özgür Çocuk Parkında basın açıklaması ile protesto etti. Mersin halkı, şehir merkezinde bulunan Atatürk Parkının MIP A.Ş tarafından liman genişletme...