Buradasınız
2008 Kimin Yılı Olacak?
diğer yazarlar
Daha birkaç hafta önce yeni yıla girmeye hazırlanıyorduk. Borç, işsizlik ve sefalet içinde geçen zorlu bir yılı geride bırakmak ve yeni bir yıla umutla başlamak istiyorduk. Ama içten içe yeni yılda da değişen pek bir şey olmayacağını biliyorduk. Sömürü ve baskı işçiler aleyhine artacak ve elimizdeki son kırıntılara dahi burjuvazi saldıracaktı. Nitekim Aralığın son günlerindeki bazı gazete haberlerinde, 2008 yılına zengin ile fakir arasındaki fark büyümüş olarak gireceğimiz duyuruluyordu. Habere göre, 2007 yılında Türkiye’de zenginlerle fakirler arasındaki uçurum tam 7 kat artmıştı.
Her yılbaşı gecesi geldiğinde, iki sınıf arasındaki uçurum bir kez daha sırıtarak gösterir kendini. Bir tarafta gece saat 24’ü vurduğunda sofrasına yemek koyamayan işçiler, diğer tarafta milyonlarca lirayı bir gecede şatafat, lüks ve gösteriş için harcayan sermayedarlar. Lüks otellerin kral dairelerinde, balolarda, vur patlasın çal oynasın yeni yıla giren sermaye sınıfı için hava hoştur. Havai fişeklerin gölgesinde yapılan kadeh tokuşturmalarında, asıl tokuşturulan şey işçi sınıfından sömürülenlerdir.
Ama 31 Aralık gecesi sermayedarlar sınırsızca eğlenirken işçilerin büyük kısmı çalışmaya devam ederler. Tekstilde, metalde, deride, hele ki madenlerde… Bu yılbaşında da öyle oldu. Zonguldak madenlerinde çalışan işçilerin yılbaşını da çalışarak karşılamaları hangi burjuvanın umurundaydı acaba? 2008 yılına az bir süre kala yerin metrelerce altında toplanan işçiler, kazasız bir yıl dileklerinde bulundular birbirlerine. Zonguldak’ın metrelerce dibinde çaresizce kollarını açarak dua eden işçiler, yukarıda olup bitenlerin farkına dahi varmadan yeni bir yıla girmeye hazırlanıyorlardı.
Ama yeni yıla yumruğu sıkılı, yanındaki işçi arkadaşıyla kol kola giren işçiler de vardı. Grev çadırlarında, direniş yerlerinde yeni yılı karşılayan bu işçiler, sermayeye, ne denli güçlü olursa olsun mücadelenin önüne geçemeyeceğini gösterdiler. Yörsan, Güven Elektrik, Novamed, Akyıl işçileri yeni yılı grevde karşıladılar. Her türlü baskı ve engellemeye rağmen, kadın erkek hep birlikte sınıf kardeşleriyle beraberdiler.
Su uyur düşman uyumaz demiş eskiler. Bu söz bugün burjuvaziye söylenmiş adeta. Yılbaşı, bayram, seyran fark etmeden her fırsatta daha fazla saldırganlaşan ve doymayan sermayenin düzeninde yaşıyoruz. Daha 2008 yılının ilk günlerine girerken AKP hükümeti yeni zamları açıklamaktan çekinmedi. Milyonlarca işçinin asgari ücretine çay ve simit parası zammı yapan hükümet, yeni yılda elektrik ve doğalgaza yüzde 15 oranını aşan zamlar yaptı.
Nicedir işçiler moralsiz, dağınık, aç ve işsiz geçen yılların hesabını tutmuyorlar. Örgütsüzlüğün ağır bedellerini ödeyen genç işçi kuşaklarını ve işçi ailelerini zor bir yıl daha bekliyor. En büyük zorluk kapitalist sömürü düzeninin devam etmesidir. Oysa insandır tarihin öznesi, hem değişir hem de değiştirir. Yaşadığımız çağda her şeyi değiştirecek tek güç işçi sınıfıdır. Belki bir günü belki bir mücadeleyi kazanmak ile başlayacak her şey. Ve bir yılı hatta bir dünyayı kazanana dek sürecek. Sonunda zafer işçilerin olacak.
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
- Ah, Cemal Ah!
- Bir Fotoğraf Karesinin Hissettirdikleri
- Davulun Sesi Uzaktan Hoş Gelir
- İstanbul’da Yaşam: Deniz Kıyısında Deniz Görememek!
- Bruno’nun Fikri, Benim Fikrim, Senin Fikrin…
- Yüzüncü Maymun Teorisi
- Bir Otobüs, İki Kuşak ve İşçi Sınıfı
- “Hey” Diyen ve UİD-DER Saflarında Büyüyen Çocuklarımız
- Butimar, Sen Safi Bir Kuş musun?
- Her Şeyin Bizim Ellerimizde Olması İçin!
- “Değişmeyen Tek Şey Değişimin Kendisidir”
- “Dert Bizde, Derman Ellerimizdedir”
- “Nehir, Nehir, Çocuğumu Geri Verin!”
Son Eklenenler
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...