Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
Buradasınız
AKP’nin İşçilere Müjdeleri
Ne zaman gazetelerde, televizyonlarda içinde “müjde” sözü geçen bir haber çıksa arkasından mutlaka bir hak gaspı geliyor. 11 yıldır iktidar koltuğunda oturan AKP’nin işçilere verdiği müjdelerden birkaçına göz atalım:
TEKEL İŞÇİSİNE 4-C MÜJDESİ!
Aylarca 4-C’ye karşı direnen Tekel işçilerini 4-C’li olmaya zorlayan hükümetin 2010 yılında 4-C’ye geçiş süresini 1 ay uzatması basında sorunların çözümü gibi verilmiş, gazetelerde “Tekel işçilerine müjde!” başlıkları atılmıştı.
GSS MÜJDESİ!
2011 yılının sonunda “AKP’li vekilden müjde! Sosyal güvencesiz kimse kalmayacak” “Yeşil Kartlılara Müjde” haberlerinin yayınlanmasının ardından 2012 yılı itibariyle tüm işçi-emekçiler her ay zorunlu prim ödemeye mahkûm edildi. Bu da yetmedi, anne ya da babasının sigortasından yararlanan gençlere de prim ödeme zorunluluğu getirildi. Yeşil kart uygulaması kaldırılarak yüz binlerce emekçi mağdur edildi.
TAŞERON İŞÇİLERE KIDEM VE YILLIK İZİN MÜJDESİ!
Birkaç aydır sürekli olarak bu ve benzeri başlıklı haberler çıkıyor hem gazetelerde hem de televizyonlarda. İş güvencesi olmadan, iş güvenliği önlemleri alınmadan, insanlık dışı koşullarda çalıştırılan taşeron işçilerin bu yakıcı sorunlarını hiç yüzleri kızarmadan kullanıyorlar! Zaten iş yasasında var olan ama taşeron firmaları tarafından gasp edilmiş durumdaki hakları sanki hiç yokmuş da yeni çıkaracakları yasayla vereceklermiş gibi yalan haberler yapmaktan utanmıyorlar! Gerçekte ne taşeron işçilerin kadro sorunu umurlarında ne kıdemi, ne de yıllık izinleri. Onları ilgilendiren tek şey, taşeron işçilerin üzerine basarak tüm işçilerin iş güvencesi olan kıdemi ortadan kaldırmak!
KADINLARA DOĞUM İZNİ MÜJDESİ!
Hamile kaldığında işten atılan, daha işe girerken hamile kalmayacağına dair sözleşme imzalamak zorunda kalan emekçi kadınların bu sorununu da gündeme getirdi AKP hükümeti. Bu müjdeli habere göre kadınların doğum izni 2 hafta daha uzatılacak, kadınlara esnek çalışma “imkânı” tanınarak aslında güvencesizleştirilecekler. Üstelik esnek çalışan kadının ücretinin yarısı hükümetin kendi malı gibi kullandığı işsizlik fonundan karşılanacak!
EV İŞÇİSİ KADINLARA SİGORTA MÜJDESİ!
Ev işçisi kadınlar yasalara göre işçi bile sayılmıyorlar. Kıdem, senelik izin gibi hiçbir hakları yok. Yıllardır güvencesiz, ağır koşullarda çalışan kadınları birdenbire hükümetimiz hatırlayıverdi. Uluorta sigortasız işçi çalıştıran göz önündeki 30-40 kişilik atölyeleri göremeyen SGK, nasıl oluyorsa temizlikçi çalıştıran evlere baskınlar yapıyor, cezalar yağdırıyor. Bu baskınlarla beraber ev işçisi kadınların haklarını alacaklarına dair yine müjdeli haberler yayınlanıyor. Oysa amaç yine çok başka! Bütün bunlar olup biterken ev işçisi çalıştırmak isteyenlere özel istihdam büroları (kölelik büroları) adres gösteriliyor. Yani kadınlar çok düşük ücretlerle çok daha uzun saatler çalıştırılacakları kölelik bürolarına mahkûm edilmek isteniyor.
Demek ki AKP verse verse patronlara müjde veriyor. İşçilerin payına ise daha fazla sömürü, daha fazla hak gaspı düşüyor. Patronların hükümeti AKP’nin yalanlarına kanmayalım. Unutmayalım ki haklarımızı hükümetin lütfuyla değil ancak ve ancak örgütlü mücadelemizle alabiliriz.
5 Kasım 2013
- Çayırhan Maden Ocağında Patlama: 2’si Ağır 14 İşçi Yaralandı
- Herkese Birinci Sınıf Sağlık Hizmeti İddiası ve Gerçekler
- Mücadelenin Gençlerinden Sokak, Slogan ve Meydan
- Eğitim Sen’den ve Üniversite Öğrencilerinden Tutukluların Serbest Bırakılması İçin Eylem
- Kuzey ve Güney: İki Sınıfın Gerçek Hikâyesi
- Boykota Destek Genişledikçe İktidarın Saldırıları Büyüyor
- Büyük İnsanlığın Safında Bir Kalem: Sabahattin Ali
- İşçi Sınıfı Tarih Bilinci Kazanırsa İlerler
- O Yılan Kapitalizmdir, Sana da Dokunur Kardeşim
- Maltepe’de Milyonlar Bir Araya Geldi
- KESK İstanbul Şubeler Platformu: “Levent Dölek Serbest Bırakılsın!”
- Kapitalist Karanlığa Karşı Mücadeleyi Büyütelim
- Eğitim Sen: Baskılar Bizi Yıldıramaz
- “Hadi Siz de Birlik Olun, Korkmayın!”
- Zenginlik ile Yoksulluk Arasındaki Uçurum!
- Rejimin Saldırıları Yeni Gözaltılarla Sürüyor
- Amasra Madenci Katliamı Davasından da Adalet Çıkmadı
- Kâğıt Üstünde Her Şey Kurallara Uygun
- TTL İşçileri: Haklarımızı Alana Kadar Mücadeleye Devam!
- Aile Hekimlerini Desteklemeli miyiz?
Son Eklenenler
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...
- Türkiye’de siyasal gelişmelerin hızlandığı, her bakımdan zorlu, her bakımdan ağır bir süreçten geçiyoruz. İşçi ve emekçiler, emekliler, gençler olarak enflasyonun hız kesmesini, hayat pahalılığının son bulmasını, geçim derdinin hafiflemesini...
- Sosyal medya platformlarında her gün yeni bir trend beliriyor, insanlar yeni bir akımın peşinden koşturuluyor. Dün “lokma dünyası”, yakın zamanda “Dubai çikolatası” peşinde koşan insanlar, yarın farklı bir yiyecek ya da akımla tüketim sarmalına...
- Toplumun itirazının güçlenmesi, işçi sınıfının kendi talepleriyle, kendi örgütleriyle, kendi mücadele yöntemleriyle sahneye çıkmasıyla mümkün olabilir. Bunun yolu işçi sınıfının sendikal ve siyasal örgütlülüğünün, bilinç düzeyinin ve dolayısıyla...
- Elizabeth Gaskell’in Kuzey ve Güney adlı romanını okumaya başlamadan önce, kitabı okuduğunu düşündüğüm birçok mücadele arkadaşımın yorumlarını almak istedim. Biri önce dört bölümlük dizisini izlememi tavsiye etti, bir diğeri uzun bir özet gönderdi....
- 19 Marttan bu yana başta gençler olmak üzere protestolara katılanları polis şiddetiyle gözaltına alan, tutuklayan, tehdit eden rejimin saldırıları giderek artıyor. Saldırılar karşısında geri adım atmayan ve faşist baskılara itirazını dersleri boykot...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, başkent Londra’da hükümet binalarının bulunduğu Whitehall sokaklarına çıktı. Endonezya’da emekçiler, kabul edilen Silahlı Kuvvetler yasasını protesto etmek için sokaklara döküldü. Arjantin’de iktidara gelir gelmez...