Buradasınız
Ankaralı Emekçi Kadınlar: “Tek Adam Rejimine Hayır!”

UİD-DER’in “Emekçi Kadınlar Mücadeleye” adıyla gerçekleştirdiği coşkulu 8 Mart etkinliklerinde, Ankaralı emekçi kadınlar da “Hayır” seslerini yükseltiler. Emekçi kadınlar duygularını şu sözlerle paylaştılar:
Ev emekçisi bir kadın: Kadınların şiddete uğramaması, eşit işe eşit ücret almaları, kadınların insan yerine konulmaları, bir meta olarak kullanılmamaları, cinayetlerin, tecavüzlerin son bulması için; kadınların erkeklerle eşit haklara sahip olmaları için; kısacası eşitlik, adalet, özgürlük, barış için “HAYIR” diyorum. Daha güzel bir dünya umuduyla…
İşçi-öğrenci bir genç kadın: Nasıl giyindiğime, nasıl düşündüğüme karar vermek isteyen; tecavüzü, tacizi meşrulaştıran; özgürlüğümü kısıtlayan; bizi savaşa sürükleyen, bizi sömüren insanların istediği tek adam rejimine HAYIR!
İş güvenliği uzmanı bir kadın: İşçi-emekçileri sömüren sermaye sahiplerinin çıkarları için çıkarılan haksız savaşlara HAYIR!
İşsiz bir kadın: “İstikrarlı” bir şekilde artan şiddet, taciz, tecavüz, yolsuzluğa, yalana, emekçi kadınların çifte ezilmişliğine HAYIR diyerek mücadele ediyorum.
İş güvenliği uzmanı bir kadın: İş kazaları, işçi ölümleri katmerleşerek artacaktır bu yüzden referandumda HAYIR diyorum.
İşçi-öğrenci genç bir kadın: İkinci sınıf insan olarak değil kadın olarak değer görmek, insan olarak değer görmek için HAYIR!
Ev emekçisi bir kadın: İşsizlik, yoksulluk, çocuklarımızın gelecekleri için HAYIR diyorum. HAYIR, binlerce HAYIR!
Temizlik işçisi bir kadın: Kadına yönelik şiddetin artmasına, savaşlara, tek adam rejimine karşı HAYIR diyorum.
İşçi-öğrenci bir kadın: Düşüncelerimizi rahat ve özgür bir şekilde ifade etmek için tek adam rejimine HAYIR. Yargının tek bir insanın elinde olmasına HAYIR. İş güvenliğinin sağlanabilmesi için HAYIR!
İşçi-öğrenci bir kadın: Hak ve özgürlüklerimizin her yönüyle gasp edilmesine artık son vermek için tek adam rejimine HAYIR!
İşçi-öğrenci bir kadın: 15 yıl boyunca emekçi kadınlar için hiçbir şey yapmayan, kadına şiddeti, tacizi, tecavüzü normalleştirenlere daha fazla yetki vermemek için HAYIR diyorum. Emekçi kadınların evde değil mücadele alanlarında olması için HAYIR diyorum.
İşçi-öğrenci bir kadın: Sömürüsüz, baskısız bir Türkiye için HAYIR. Kadını ikinci plana iten rejime HAYIR. Bütün yetkilerin bir adamda toplanmasına HAYIR.
İşsiz bir kadın: Demokrasinin yok edilmesine, yasama, yürütmenin tek elde toplanmasına HAYIR diyorum.
Market işçisi bir kadın: Bütün çocukların ve kadınların özgürlüğü için HAYIR diyorum. Halkların kardeşliği için HAYIR diyorum.
İşsiz bir kadın: Tek adamın vereceği kararların ve uygulamaların adaletinin şaşacağını düşündüğüm için HAYIR diyorum.
Matbaa-yayın işçisi bir kadın: Başkanlık sisteminde emekçi kadınların sorunlarının artacağını düşünüyorum. Bu yüzden tek adam rejimine HAYIR diyorum.
Bir annemiz: İşsizliğe, adam kayırmaya, haklarımızın yenilmesine karşıyım. Bunların dedikleri dedik, çaldıkları düdük! Yanlış politikalara “HAYIR” diyorum.
Son Eklenenler
- İşçi ve emekçiler, bir kez daha göz göre göre gelen bir felaketin yol açtığı yıkımın acılarını yaşıyor. Türkiye 6 Şubat sabahına cumhuriyet tarihinin en büyük ikinci depremiyle uyandı. Sabaha karşı 04.17’de merkez üssü Maraş/Pazarcık olan 7,7...
- Ordu’da Çaybaşı Belediyesi işçileri TİS sürecinde anlaşma sağlanmayınca greve başladılar. İstanbul’da belediye şirket işçileri güvencesiz çalışmaya karşı basın açıklaması gerçekleştirdiler. Lastik-İş üyesi işçiler yüzde 25 ek zam talebiyle eylemler...
- Amasya’nın Taşova İlçesine bağlı Çambükü köyünde yapılmak istenen Organize Sanayi Bölgesine (OSB) karşı köylülerin açtığı dava kazanımla sonuçlandı. Çambükü köylüleri 1995 yılında iyi tarım projesi kapsamında dönemin kaymakamı tarafından kendilerine...
- İstanbul Esenyurt’ta bulunan As Plastik fabrikasında Petrol-İş üyesi işçilerin eylemleri devam ediyor. Ambalaj üretiminin yapıldığı fabrikada işçiler, 2022’nin Mayıs ayında sendikalaşmaya başladı. İşçilerin neredeyse tamamı kısa sürede Petrol-İş’e...
- Bir insanın rahat yaşaması için ne kadar para gerekli? Ne kadar paranız olursa daha iyi bir yaşam sürersiniz? Bunu bir düşünün ve kendinize cevaplar verin. Sakıp Sabancı’nın kızı Dilek Sabancı aynı soruya biraz detaylandırarak çeşitli cevaplar verdi...
- Rosa’nın yaşamına ve yüreğine 7 yıl süren bir yolculuk yapan Jülide Kural, yazdığı ve oynadığı “Ben Rosa Luxemburg” adlı tiyatro oyunuyla onu kadınlarla, gençlerle, işçilerle, öğrencilerle buluşturuyor. Bu oyunla, onu tanıyan ve mücadelesini...
- “Yoksulluk, bir annenin başını yastığa koyduğunda gündüz çocuğuna istediğini alamadığını düşünüp üzülmesidir.” Bu sözler iki çocuğu olan ve üçüncü çocuklarını bekleyen bir anneye ait. Bugün pek çok anne de yaşadığımız yoksulluğu çocuklarına...
- Kocaeli Başiskele’de bulunan Kartonsan fabrikasında işçiler, toplu sözleşme görüşmelerinin tıkanması üzerine 22 Aralıkta greve çıktı. Selüloz-İş üyesi işçiler, ücretlerine gerçek enflasyon oranında zam yapılmasını, çalışma koşullarının...
- 29 Ocakta İran’ın Batı Azerbaycan eyaletine bağlı Hoy kentinde 5,8 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Kışın en soğuk günlerinde, gece 21.44’te meydana gelen depremde en az 3 kişi öldü, 122 kişi yaralandı, çok sayıda ev hasar gördü. Hoy halkı...
- Toplumda çoğunluğun doğru kabul ettiği fikirleri sorgulamak, yanlışları görmek, bunları dile getirmek kolay değildir. Kolay olan herkesin söylediğini söylemek, herkesin yaptığını yapmaktır; çünkü bu çaba sarf etmeyi gerektirmez ve “zararsızdır.”...
- 31 Ocak 2008’de İstanbul Davutpaşa’da kaçak bir maytap atölyesinde meydana gelen patlamada 20’si işçi 21 kişi ölmüş 100’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliamın 15. yıl dönümünün Anayasa Mahkemesi kararıyla tekrar görülen davanın 2. duruşmasının...
- Bizler İşçi Dayanışması gazetesi okuru bir grup petrokimya işçisiyiz. Geçtiğimiz günlerde bir araya geldik ve “Artık Yeter! Şimdi Birlik ve Mücadele Zamanı” kampanyamızın bildirisini okuduk. Hayat pahalılığı, sosyal hayattan kopma ve baskılar...
- Sendikaların araştırmalar sonucunda açıkladıkları rakamlara göre yoksulluk sınırı 27 bin liranın üzerine çıktı. Türkiye’de bu miktarın üzerinde bir ücrete çalışan işçi sayısı neredeyse parmakla sayılacak kadar azdır. Yani Türkiye’de işçiler...