Buradasınız
Antep’de Greve Çıkan Tekstil İşçileri Kazandı!

Ağır çalışma koşullarına ve ücretlerin düşük olmasına tepki gösteren Antep Başpınar Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan Şireci Tekstil işçileri, 7 Ağustosta greve çıkmıştı. Şireci’nin ardından, Gürteks, Gür İplik, Canan Tekstil, Motif İplik ve Zeki Mensucat işçileri de iş durdurarak fiili greve katılmışlardı.
Bu fabrikalarda ağır çalışma koşullarına rağmen düşük ücretler alan işçiler; çamurlu içme suyundan, yıllardır temizlenmeyen arıtma cihazlarından, farelerin cirit attığı çalışma ortamından kurtulmak için mücadeleye atıldılar. Direnişin 10. gününde Gürteks, Canan Tekstil ve Motif İplik’te işçilerle işverenler arasında anlaşma sağlandı. Anlaşmaya göre, Canan Tekstil işçilerinin 780 lira olan ücretleri 875 liraya çıkacak ve yılda iki parça halinde verilmek üzere 10 yevmiye ikramiye alacaklar. Canan Tekstil ve Gürteks işçilerinin, eyleme katılan kimsenin işten atılmaması ve eylemde geçen günlerin devamsızlık sayılmaması noktasındaki talepleri de kabul edildi. Motif İplik’te ise ücretlerin 925 liraya yükseltilmesine, bayramın iki günü ve 30 Ağustosta çalışılmasına, eylemde geçen günlerde kesinti yapılmamasına karar verildi.
Anlaşmaya varılamayan Şireci Tekstil’de, işverenin direnişteki işçilere “eyleme katıldığım için pişmanım” yazılı belge imzalatmak istemesi ve işverenin vaat ettiği talepleri yazılı hale getirmemesi nedeniyle direniş devam ediyor. Gür İplik’teyse patronun, işçilerin geriye dönük tazminatların üzerine yatarak işçileri çalıştırmak istemesi nedeniyle burada da direniş fabrika önünde devam ediyor.
Kötü koşullara tahammül etmeyerek ardı ardına direnişe çıkan işçilerin mücadelesinin önemi anlaşılmalıdır. Sadece beş fabrikanın işçilerinin başlattığı mücadele, Başpınar Organize Sanayi Bölgesi’ndeki tüm patronları korkutmaya yetti. Çok sayıda fabrikada ücretlere zam yapıldı ve ikramiye olmayan yerlerde ikramiyeler verildi.
Anlaşma yapılan fabrikalarda patronların anlaşmaya uyup uymaması noktasında işçilerin tavrı net: İşverenler sözlerini tutmazlarsa, greve devam!
Güney Afrika’da İşçi Katliamı!
Tatil Yapmak İşçilerin İhtiyacı
- Kütahya Şeker Grevi 3’üncü Gününde
- İşçiler Sendika Düşmanlığına Karşı Mücadele Ediyor
- Omsa Metal İşçileri Sendika Hakları İçin Direnişte
- Cam İşçileri Grevde, İzBB İşçilerinin Direnişi Sonuç Verdi
- Sefalet Zammı Dayatmasına, İşten Atmalara Karşı İşçi Mücadeleleri
- Soygun Değil de Ne?
- İzmir’de Grevci İşçiler Sefalet Dayatmasına Hayır Dedi
- DYO Boya Grevi Kazanımla Sonuçlandı
- İşçiler, Emekliler Sefalet Dayatmasına Karşı Mücadeleyi Büyütüyor
- Buca Belediye İşçilerinin Anlattıkları
- Çiğli Belediyesinde İşten Atılan Kadın İşçilerin Mücadelesi Sürüyor
- Kamu Emekçileri, Öğretmenler, İşçiler Mücadele Ediyor
- Polonez İşçilerine Selam Olsun
- Bize Ekmek Yoksa Size Pasta Yok!
- Buca Belediyesi İşçileri Ücret Gaspına Karşı İş Bıraktı
- Hak Gasplarına ve Sendikal Baskılara Karşı İşçi Mücadeleleri
- Reckitt İşçilerinin Grevi Kararlılıkla Sürüyor
- İzmir Belediye İşçilerinin Grevi Bitti Ama Grev Nefreti Bitmedi
- Bayramın Üçüncü Gününde KRT İşçileriyle Dayanışma
- KRT Çalışanlarından Eylem
Son Eklenenler
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...
- Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
- Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...
- Mücadele örgütümüz UİD-DER’in saflarında yer almış her işçi kardeşimizden, çoğu zaman övgü dolu sözler duyarız. Bu sözler tesadüf değil, UİD-DER’in sınıf mücadelesinin tarihsel deneyimlerinden süzülüp gelen mücadele kültürünün bir sonucudur. Ben de...
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...