Buradasınız
Arçelik-LG Direnişçilerinden Açıklama
“İşçiler, emekçiler dostlar;
Bizler 2015 Mayıs ayında Bursa’da Renault işçilerinin başlattığı Metal Fırtınası’nın Gebze’de direniş gösteren önemli fabrikalarından olan Arçelik-LG fabrikasının direnişçi işçileriyiz. 5 Temmuz tarihinde işten atılan 173 işçi ile ilgili işe iade davamız 7-8 Ekim 2015 tarihlerinde Gebze Adliyesinde başlamıştı. 3 tane İş Mahkemesinin gruplar halinde gördüğü davamızda 3. İş Mahkemesi çift numaralı dosyalarda lehimize işe iadelerimizi kararlaştırmıştı. Sonrasında tek numaralı dosyalara da aynı yönde hüküm verilmişti. Ardından 1. İş Mahkemesi de aynı yönde karar aldı. Gebze 2. İş Mahkemesinde ise 24.06.2016 günü karar verilmesi beklenirken, duruşma 11.07.2016 gününe bırakıldı. Yargıtay’ın 29.06.2016 tarihli kararı hâkimlerin bilgisi dâhilinde olduğundan 2. İş Mahkemesindeki 11.07.2016 günü görülen duruşmada tüm dosyalar reddedildi. İlgili dosyaların reddi ile ilgili gerekçe henüz açıklanmamıştır.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi tarafından Gebze 3. İş Mahkemesi’nin çift esas numaralı dosyalarıyla 26 arkadaşımızla ilgili 29.06.2016 günü karar verildiği 01.08.2016 günü kararın sisteme yüklenmesi ile öğrenilmiştir. Kararın sonucunda, o gün yapılan eylemde fabrika içinde olan-dışarıda olan ayrımı da yapılmaksızın tüm işçiler yönünden fesihlerin haklı nedene dayandığı gerekçesiyle işe iade taleplerimiz reddedilmiştir. Bu kararın diğer iş mahkemelerini de belirleyeceğini tüm işçilerin işe iade taleplerinin reddedileceğini görmek gerekiyor.
Yargıya güvenimiz azaldı
İki ayrı üç kişilik uzman heyetinden bilirkişi raporunda işyerine zarar vermediğimizin tespiti yapıldığı, savcılığın işçilerin lehine mütalaa verdiği, mahkemenin bizleri haklı bularak işverenin cadı avı yaptığını ileri sürerek karar aldığı bir pozisyonda Yargıtay 9. Dairesinin bu kararı yargıya olan güvenimizi derinden sarsmıştır. Ayrıca klasörlerce olan dosyalarımızın hızlıca ve özensizce incelendiği 2,5 sayfalık karar ilamıyla da gözler önüne serilmiştir. Davaya konu edilen olay örgüsü ile ilgili de içerde olan işçiler- dışarıda olan işçiler konusunda Yargıtay hâkimlerinin dosyayı inceleyip incelemediği şüphe uyandırmıştır. Bununla ilgili kapsamlı savunmayı avukatlarımız yapacaklardır.
Karar patronları kayıran siyasi bir karardır
Bu açıkça hukuki bir karar olmaktan uzak siyasi bir karardır. Metal işçilerinin önüne set çekilmesi için KOÇ Holding’in kapı ardında yaptığı görüşmeler sonucunda alınmış, sermayenin önünü açan bir karardır. Sermaye güçleri mevzu bahis kendileri olunca birleşip işçilerin karşısına çıkmışlardır. Mahkeme, KOÇ Holding’e bir kez daha tazminat yükü çıkarmamıştır. 2017’de yeni toplu sözleşme döneminde metal işçileri açıktan tehdit edilmiştir. Öte yandan tüm işçi sınıfına “direnirseniz kaybedersiniz” mesajı verilmek istenmektedir. Sendika değiştirme hakkı anayasal bir hak iken mesele hukuksuz bir biçimde işten atmaya kadar vardırılmış ve patron yanlısı çeteci sendikacılığın önü açılmıştır.
Yargıtay-KOÇ kol kola, işçiler mağdur ediliyor
Yargıtay’ın bu kararıyla beraber onlarca yıllık emeğimiz çalınmıştır. KOÇ Holding’e senelerdir milyarlarca lira para kazandıran işçiler bu kararla cezalandırılmışlardır. 173 işçi aileleriyle beraber mağdur edilmiştir. Dişimizle tırnağımızla hak ettiğimiz haklarımız elimizden bir çırpıda çalınmıştır. Bu da yetmezmiş gibi KOÇ Holding’in avukatlarının da vekâlet ücretleri de mağduriyetimize eklenmiştir.
Yılmıyoruz, korkmuyoruz!
Bu karar göstermiştir ki; işçilerin işçilerden başka dostu ve kendi öz güçlerinden başka dayanağı yoktur. Biz yola çıktığımızda Gebze Organize Sanayi Bölgesi’nde 110 gün süren çadırlı direnişle bir ilki yaşadık ve yaşattık. Birliği, kardeşliği öğrendik. Diğer fabrikadaki işçilerden bizlere destek geldi. Biz de bu mücadelemizin tüm işçi sınıfının mücadelesi olduğu bilinciyle hareket ederek mücadele ettik. Şimdi de Anayasa Mahkemesi’ne giderek hakkımızı arayacağız. Orası da olmazsa Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvuracağız.
Ancak biliyoruz ki, biz işçiler birleşince güçlüyüz ve ancak birleşince kazanacağız. Emek dostlarını, mücadele eden bütün sınıf kardeşlerimizi ve metal işçilerini haklı davamıza sahip çıkmaya ve dayanışmaya çağırıyoruz!”
- İş Cinayetleri Artıyor, Hayatımız İçin Mücadele Etmeliyiz
- İran’da Maden Faciası: Kapitalizm Can Almaya Devam Ediyor
- Kocaeli’de Oba Makarna’daki İş Cinayeti Eylemle Protesto Edildi
- Oba Makarna’da İş Cinayeti
- Soma Katliamı Davası: “Parasına Göre mi İşliyor Bu Adalet?”
- Torunlar Center Katliamının 10. Yılında Kâr Hırsı Can Almaya Devam Ediyor
- İşçi Sınıfı Örgütlü Olursa İş Cinayetleri Son Bulur…
- Desan Tersanesinde İş Cinayeti Protesto Edildi
- İş Cinayetinde Ölen Zafer Açıkgözoğlu Anıldı
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Hendek Katliamının Dördüncü Yılında Ailelerin Adalet Arayışı da Yası da Sürüyor!
- Güney Kore’de Fabrika Yangını: Kâr Hırsı Öldürüyor
- 12 Haziran: Kapitalizmin Çocuk İşçi Sömürüsü Büyüyor
- Soma’nın 10. Yılı: Unutmadık, Unutmayacağız!
- Soma Katliamının 10. Yılında Eylemler
- Soma’dan Bugüne Acımız ve Öfkemiz Büyüyor!
- Amasra Maden Katliamı Davasında 3 Tutukluya Tahliye
- 28 Nisan: Yaşamak İçin Örgütlen!
- Dev Maden-Sen: “İliç’te Toprak Altındaki 8 Maden İşçisi Sahipsiz, Maden İşçileri de Çaresiz Değildir”
- Gayrettepe’de 29 İşçinin Ölümü Protesto Edildi
Son Eklenenler
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...
- Fransa’da devlet demiryolu şirketi SNCF’de örgütlü CGT-Cheminots, UNSA-Ferroviaire, SUD Rail ve CFDT-Cheminots sendikaları, 11 Aralıkta süresiz grev kararı aldı. Dört demiryolu sendikası, grev kararını SNCF’nin yük taşımacılığı birimi olan SNCF Fret...
- Gürcistan’ta madencilik şirketi Georgian Manganese’e ait Zestafoni ferroalyaj tesisi ve Chiatura manganez madeni 1 Kasımdan Nisan 2025’e kadar üretimi durdurduğunu açıkladı. Gürcistan’ın en büyük madencilik şirketi Georgian Manganese’in tesislerinde...
- Çocukların mutlu olduğu, gelecek endişesi taşımadığı, ayrımcılığa maruz kalmadığı; eşitlik, özgürlük, barış dolu bir dünyada yaşamalarını kim istemez ki? Fakat biliyoruz ki dünyamız çocuklar için sıcak bir yuva değil. Kol kanat gerdiğimiz...
- Gebze’de bulunan Grid Solutions ve Schneider Elektrik, İstanbul’da bulunan Hitachi Energy ve Bursa’da bulunan Arıtaş Kriyojenik fabrikaları için Birleşik Metal-İş Sendikası ile MESS arasında yürütülen toplu iş sözleşmelerinde anlaşma sağlanamaması...
- Gün geçmiyor ki her gün bir öncekine rahmet okutacak, canımızı yakan bir olay olmasın. Sistemin iyice çürümesi ve tarifsiz bir bataklığa dönmesiyle birlikte, bu çürümüşlük toplumda derin yaralar açıyor. Bunun sonuçlarından bir yenisi de İzmir’de...
- Bir film sahnesi: İngiltere’de bir madenci bandosu, Rodrigo’nun gitar konçertosunu çalmaktadır. Madencilerin emektar ellerinden ahenkli melodiler akıp giderken arka planda hükümet tarafından kapatılmak istenen bir madenle ilgili toplantılar, yürüyen...