Buradasınız
Avcılar Belediyesi İşçilerinden İş Bırakma Eylemi

Belediye-İş Sendikasında örgütlü İstanbul/Avcılar Belediyesi işçileri artan hayat pahalılığına karşı ücretlerinin yükseltilmesi talebiyle 4 Ağustosta iş bıraktı. Avcılar Belediyesi önünde toplanan işçiler taleplerini dile getirmek üzere basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasına Belediye-İş, Tek-Gıda-İş, Liman-İş, DERİTEKS sendikalarından yöneticiler, emekten yana kurumlar ve UİD-DER’li işçiler destek verdi.
Belediye-İş İstanbul 2 Nolu Şube Başkanı Savaş Doğan konuşmasına Akbelen’de doğayı savunanları, mücadele edenleri dayanışmayla selamlayarak başladı. Doğan, ilk sözü eyleme destek veren eski HDP İstanbul Milletvekili Musa Piroğlu’na verdi. Piroğlu konuşmasında ekonomi bakanının ve iktidarın enflasyonun nedenini işçi ücretlerine yapılan zamlara bağlamasının gerçek dışı olduğunu ifade etti. Asgari ücretin açlık sınırının altında kaldığına dikkat çeken Piroğlu şöyle konuştu: “Bizden çaldıklarını patronlara peşkeş çekenler faturayı bize ödetmeye çalışıyorlar. Bu gerçeğin en fazla farkında olanlar muhalefetteki yöneticiler, belediye başkanları ve onun yanındakiler. O yüzden işçinin yaşadığı sorunun farkında olmaları ve bunu çözmek için adım atmaları gerekiyor. Eğer Mehmet Şimşek’ten, iktidardan farklılarsa ve kürsüye çıktıklarında yoksulun hakkını savunanlar yoksulun yanında durmayı becerecekse bunun yolu işçinin talebinin kabul edilmesi, işçinin insanca yaşayacağı bir ücretle çalışmaya devam etmesini sağlamaktan geçiyor.” Piroğlu Avcılar işçilerinin mücadelesinin tüm işçilerin mücadelesi olduğunu vurguladı.
Avcılar işçileri adına basın açıklamasını Savaş Doğan gerçekleştirdi. Türkiye’deki gıda, yakıt, su, ulaşım, kira gibi temel ihtiyaçlardaki pahalılığa dikkat çeken Doğan, hükümetin politikaları ve siyasal tercihleri sonucu işçilerin vergi dilimleri ve sahte enflasyon rakamları altında daha çok sömürüldüğünü belirtti. Belediye işçilerinin kamu işçisi/taşeron işçi olarak ayrıştırıldığını bütün gün özveriyle çalışan tüm belediye işçilerinin kamuda çalışan işçilerle aynı ücret politikaları ve zam uygulamaları üzerinden değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Savaş şöyle konuştu: “ENAG’a göre 12 aylık enflasyon yüzde 122,88’dir. Bunlar bizleri yönetenlerin ülkeyi uçuruma götürenlerin sorunu ve sorumluluğu değil midir? Diğer taraftan bizlerin çalışarak destek vererek seçtiğimiz belediye başkanları ve yöneticileri sıra hakkımızı vermeye gelince devletin aynı ekonomik yaptırımlarını uygulamaktan geri kalmayarak biz emekçileri ezmek, açlığa mahkûm etmek için ellerinden geleni yapmaktadırlar.”
Seçimlerde iyi bir maaş, güvenceli ve sağlıklı çalışma koşulları, yemekhane ve sosyal bir belediyecilik anlayışı vaadi veren belediye yönetimine seslenen Doğan, konuşmasını şöyle sonlandırdı: “Bizler Avcılar’da sokakta örgütlenmiş Avcılar Belediyesi işçileri olarak bu tutumunuzu şiddetle kınadığımızın ve kabul etmediğimizin bilinmesini istiyoruz. Buradan insanca yaşamak, hayata tutunmak için haklı taleplerimiz karşılanana kadar daha da yüksek sesle haykıracağımızı, mücadelemizi büyüteceğimizi söylüyoruz.” Açıklama sırasında sık sık “Avcılar İşçisi Köle Değildir”, “Sömürüye Karşı Omuz Omuza”, “Baskılar Bizi Yıldıramaz”, “İşçiyiz Haklıyız Söke Söke Alırız”, “Hak Hukuk Adalet!” sloganları atıldı.
Ek zam talebiyle eylemler
Artan enflasyon ve hayat pahalılığı karşısında ücretleri eriyen işçilerden ek zam talepleri yükseliyor. Sendikalı işyerlerinde yapılan toplu sözleşmelerde belirlenen zam oranları kısa sürede geçerliliğini yitiriyor, işçiler ek protokol talep ediyorlar. Avcılar Belediyesi işçilerinin yanı sıra İzmir Bornova Belediyesi işçileri de 1 Ağustosta belediye binası önünde basın açıklaması yaparak ek zam talep ettiler. Eylemde konuşan Genel-İş İzmir 7 No’lu Şube Başkanı Özgür Genç, 10 ay önce imzalanan toplu sözleşmenin daha imzası kurumadan alım gücünü yitirdiğini belirterek ek protokol istediklerini söyledi.
Öte yandan Petrol-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kocaeli Çayırova’da bulunan Novares ve Tuzla’da bulunan Mutlu Akü fabrikalarında da işçiler ek zam talebiyle eylem yapıyorlar. Toplu sözleşmelerde belirlenen ücretlerin eridiğini belirten işçiler yüzde 34 oranında ek zam talep ediyorlar. İşverenin ek zam talebine olumsuz yanıt vermesi üzerine Novares işçileri fazla mesaiye kalmama eylemine başlarken Mutlu Akü işçileri yemekhanede ses çıkarma eylemi yaptı. İşçiler talepleri karşılanmazsa eylemlerine devam edeceklerini belirtiyorlar.
- İşçiler Sendika Düşmanlığına Karşı Mücadele Ediyor
- Omsa Metal İşçileri Sendika Hakları İçin Direnişte
- Cam İşçileri Grevde, İzBB İşçilerinin Direnişi Sonuç Verdi
- Sefalet Zammı Dayatmasına, İşten Atmalara Karşı İşçi Mücadeleleri
- Soygun Değil de Ne?
- İzmir’de Grevci İşçiler Sefalet Dayatmasına Hayır Dedi
- DYO Boya Grevi Kazanımla Sonuçlandı
- İşçiler, Emekliler Sefalet Dayatmasına Karşı Mücadeleyi Büyütüyor
- Buca Belediye İşçilerinin Anlattıkları
- Çiğli Belediyesinde İşten Atılan Kadın İşçilerin Mücadelesi Sürüyor
- Kamu Emekçileri, Öğretmenler, İşçiler Mücadele Ediyor
- Polonez İşçilerine Selam Olsun
- Bize Ekmek Yoksa Size Pasta Yok!
- Buca Belediyesi İşçileri Ücret Gaspına Karşı İş Bıraktı
- Hak Gasplarına ve Sendikal Baskılara Karşı İşçi Mücadeleleri
- Reckitt İşçilerinin Grevi Kararlılıkla Sürüyor
- İzmir Belediye İşçilerinin Grevi Bitti Ama Grev Nefreti Bitmedi
- Bayramın Üçüncü Gününde KRT İşçileriyle Dayanışma
- KRT Çalışanlarından Eylem
- Reckitt Benckiser Grevcilerini Ziyaret Ettik
Son Eklenenler
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...
- Biz Gebze’den bir grup UİD-DER’li işçi olarak Omsa Metal direnişini ziyaret ettik. Direnişçi işçilerle sorunlarımız üzerine sohbet ettik.
- Kapitalist sistemin tarihsel krizi, siyasi iktidarın sermaye sınıfının çıkarlarına göre yürüttüğü politikalar biz emekçileri derinden etkiliyor. Açlık sınırı altında kalan sefalet ücretlerine mahkûm edilmiş durumdayız. Bizler insanız, sadece...
- Metal işkolunda grup toplu iş sözleşmesi yaklaşıyor. Bu sözleşme MESS ve metal işkolunda örgütlü bulunan Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında gerçekleşecek. Biz işçiler bir araya geldiğimizde futbol üzerine konuşur, sohbet...
- BM destekli Entegre Gıda Güvenliği Aşaması Sınıflandırması (IPC), Gazze’de yaklaşık 500 bin kişinin yaşadığı yerleşim bölgesinde kıtlık ilan etti. Gazze’de açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. İsrail’in uyguladığı bu soykırımı protesto...
- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, taleplerini iletmek için 22 Ağustosta konfederasyon genel merkez binası önünde toplanarak Cumhurbaşkanlığına yürümek istedi. Kamu emekçilerinin yürüyüşü polis tarafından engellendi. Emekçiler sendika binası önünde...
- Hatay’dan İstanbul’a emekçiler rant uğruna evlerinden, tarım arazilerinden, geçim kaynaklarından ediliyorlar. Hatay Samandağ’da gece vakti alınan acele kamulaştırma kararıyla arazilerine giren ve narenciye ağaçlarını söken iş makinelerini durduran...
- Türkiye’de sayıları 16 milyona yaklaşan emeklilerin büyük bölümü, açlık sınırının altında maaşlarla yaşamaya çalışıyor. Yaşlılık dönemlerini huzur içinde geçirmesi gereken emekliler; temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, kiralarını ödeyemiyor,...
- Jack London’ın 1900’lü yılları resmettiği “Uçurum İnsanları” kitabını geçtiğimiz günlerde, arkadaşlarla birlikte okuduk. Yaşadığımız bazı şeyler nasıl da bu kitapta anlatılanları çağrıştırıyor.
- Hüzünlüsün, biraz durgun, biraz da dalgınsın kardeşim./ Evet ve tabii olmadan, hayat zor bizim için./ Her gün, günün en aydınlık, en sıcak, en soğuk, en kıpır kıpır saatinde/ Kapanmak dört duvar arasına, esaret saatlerine mahkum ve mecbur olmak...
- Siyasi iktidarın “aile yılı” ilan ettiği 2025’te nice ailenin ocağına ateş düştü, düşmeye de devam ediyor. Ocak ayında meydana gelen ve 78 kişinin hayatını kaybettiği Kartalkaya’daki otel yangını felaketiyle başladı yeni yıl. Ama bu felaket ne ilkti...