Buradasınız
Bütün Dünyanın İşçileri Birleşin!
İkitelli’den bir metal işçisi
Kapitalist sistemin kriz çanları artık kulakları sağır edecek şekilde çalıyor. Krizin teğet geçeceğini söyleyenler yalan söylüyorlardı, bugün de yalan söylemeye devam ediyorlar. Somut yaşananlar krizin ne kadar ağır olduğunu gösteriyor bizlere. Medyada boy gösterip krizin derinliğiyle ilgili açıklama yapan siyasetçiler, burjuva iktisatçılar, patronlar, işçi-emekçileri yalanlarla beslemeye devam ediyorlar. Bilinçsiz ve örgütsüz olan işçi sınıfı, burjuvazinin bu masallarına her ne kadar inanıyor görünse de somut olarak yaşadıklarını da göz ardı edemiyor. Çünkü krizle birlikte yaşam koşulları iyice zorlaşmaya başladı. Kira, faturalar, ısınma, yiyecek, giyecek vb. en temel yaşamsal ihtiyaçları karşılamak artık işçi-emekçiler için daha büyük bir sorun haline gelmeye başladı. Her sektörde birçok işçi işten çıkarıldı, birçoğu da sırada. Özellikle otomotiv, makine ve tekstil sektöründe her gün işçi kıyımları yaşanıyor. Kıyımların bahanesi hazır: Kriz!
Artık gazetelerin ekonomi sayfalarında ya da televizyonların ekonomi programlarında, yaşanan krizin sonuçlarını gizleyemeyeceklerini anlayan egemen sınıfın yazar-çizer takımı, işsizlik oranından, yoksulluk oranından vs. bahsetmek zorunda kalıyor. 17 Ocak tarihli Posta gazetesinde verilen haber aslında krizin işçi sınıfını nasıl etkilediğini göstermekte. Haber şöyle: Türkiye İş Kurumu (İş-Kur) Genel Müdürü Namık Ata, yılın ilk 12 gününde işini kaybettiği için 30 bin kişinin İş-Kur’a başvurduğunu bildirdi. Ata, dünyada yaşanan krizin Türkiye’ye sirayet ettiğini, özellikle reel sektörde sıkıntılar yaşandığını belirterek, “Geçen ay 59 bin kişi, ondan önceki ay 49 bin vatandaşımız işini kaybetti. Otomotiv, makine ve tekstilde sıkıntılar yaşanıyor. İşsizlik ve istihdam sorunu dün önemliydi bugün de önemli ama yarın da önemini korumaya devam edecek” dedi.
Daha yılın ilk 12 gününde 30 bin işçi işsiz kaldı deniliyor. Sadece kayıtlı olan bu kadar, ya kayıtlı olmayanlar? Her geçen gün işsizler ordusu çığ gibi büyüyor. Teğet geçmiş hali buysa direkt geçmiş halini düşünmek bile zor.
İşçi sınıfı örgütsüz olduğu için kriz bahanesi ile işten atılmaya sessiz kalıyor. İş-Kur’un verdiği rakamlar bile, işçilerin ne kadar sınıfsal bilinçten uzak, kendi haklarından habersiz olduğunu gösteriyor. İşçiler işten çıkarılmaya sessizce “evet” diyebilmekte. 2,5 ay içinde kayıtlı 140 bin işçi işsiz kalmış durumda. Bunu dünya genelinde düşündüğümüzde rakamların daha korkunç olduğu kesin. Milyonlarca insan işsiz kaldı.
Patronlar sınıfının saldırılarına karşı işçi sınıfı örgütsüz hareket ettiği sürece tüm yaşananlardan o da sorumlu olacaktır. İçinde yaşadığımız kapitalist sistem işçi sınıfının vereceği örgütlü mücadele ile yıkılmadıkça insanlık yok oluşa sürüklenecektir. Bu yüzden işçiler kendi sınıfsal çıkarları için örgütlenmelidir. Savaşların, krizlerin, açlığın, yoksulluğun, işsizliğin olmadığı, insanın insanı sömürmediği bir dünya işçi sınıfının vereceği örgütlü mücadele ile mümkün olacaktır. Güzel günler, uluslararası işçi sınıfının birlikte vereceği mücadele ile gelecektir. Bunun için patronlar sınıfına karşı uluslararası işçi cephesini ilmik ilmik örmeliyiz.
Bütün Dünyanın İşçileri Birleşin!
- Emekçi Kadınlar ve Barış
- Gene Takmışsın Kırmızı Şapkayı, Greve mi Gidiyorsun?”
- “Çöpçü” Demek Hakaret mi?
- Gençlere Örgütlü Mücadele Deneyimi Aktarmak…
- “Kurt Ağladı, Biz de İnandık”
- “Gerekirse Grev de Yap!”
- Sınıfımızın Yaşlılarının Payına Ölüm Düşüyor
- “Sınıfsal Bir Tarafı Var mı?”
- Ana-Baba-Oğul UİD-DER Saflarında Yürüyenlere Selam Olsun
- Bu Kalp Nasıl Atmaya Devam Edecek?
- Egemenlerin Değil, Sınıfımızın Gözüyle Bakalım!
- “Kendini de Beni de Yaktın Celal!”
- Uğruna Mücadele Ettiğimiz Bizimdir
- Grev Çocukları
- “Felsefe Yapma Birader!”
- Şeytanla Dost Olunmaz!
- Reklam Deyip Geçmeyelim!
- “60 Bin Maaşla Çoban Bulunmuyor.” Yersen!
- Bu Kandırmacalara Verilecek Cevabımız Var!
- İşçi Sınıfının Yareni Kim?
Son Eklenenler
- İngiltere’de işçi, emekçi ve öğrenciler, yaklaşık 22 aydır devam eden İsrail’in Gazze’deki saldırılarına karşı durmak, Filistin halkıyla uluslararası dayanışmayı büyütmek ve suç ortağı İngiltere hükümetinin barış eylemlerine yönelik baskılarını...
- Eşimiz, kardeşimiz ya da başka bir yakınımız dayanışmanın öneminin farkında olmayabilir. Eğer biz biliyorsak, bilmeyenlere sabırla öğretelim ve yol gösterelim! Unutmayalım ki işçinin işçiden başka dostu yoktur.
- Sağlık emekçileri, “Eziyet Yönetmeliği” olarak adlandırdıkları, hem sağlık emekçilerinin hem de hastaların hak kaybına uğratıldığı Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğine karşı 16 Haziran’da İl Sağlık Müdürlüğü önünde eylem yaptı. ASM’lere 6...
- Dünya egemenlerinin emperyalist paylaşım savaşlarında ölenlerin net sayısını telgraf telleri bildirmiyor artık. Bugün sosyal medyayla, telefonlarımıza düşen bildirimlerle çok kısa bir sürede alıyoruz dünyanın başka yerlerindeki saldırıların,...
- Amasya’nın Merzifon ilçesinde bulunan, Kristal-İş Sendikasının örgütlü olduğu GM Teknik Cam fabrikasında toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 17 Temmuzda grev başladı. İzBB Belediyesinde işten atılan Belediye-İş Sendikası...
- Türk-İş’e bağlı Sağlık-İş ve KESK’e bağlı SES üyesi sosyal hizmet işçileri, 18 Temmuzda Bahçelievler Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü Ek Binası önünde ortak bir basın açıklaması düzenledi. Kamuda yürüyen toplu sözleşme süreçlerine dair gerçekleştirilen...
- Merhaba, ben İstanbul’da bir devlet hastanesinde temizlik personeli olarak çalışan bir kadın işçiyim. Bilindiği gibi senenin yarısı geride kalmasına rağmen toplu iş sözleşmemiz halâ imzalanmadı. Bu süreçte sendikalar meydanlarda mitingler yaptılar,...
- 14 Temmuz 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan yasa değişikliğiyle turizm sektöründe çalışan işçilerin hafta tatili hakkı fiilen gasp edildi.
- Ne acıdır, barış sözcüğü ağzımızdan çıkar çıkmaz yüreğimizde savaşın gölgesi belirir. Gözlerimiz dolar, sesimiz titrer, mahzunlaşırız çocuklar gibi. Oysa ne güzeldir kim bilir ağzımızdan taşan gülücüklerle, yüreğimizden kopan kardeşlik türküleriyle...
- Siyasi iktidar zeytinlikleri yok edecek yeni bir torba yasayı Meclise sundu ve Temmuz sonuna kadar yürürlüğe sokmaya hazırlanıyor.
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...
- Zeytinliklerin, ormanların, tarım arazilerinin sermayeye peşkeş çekilmesinin önünü açacak olan ve kamuoyunda “süper talan yasası” olarak adlandırılan “Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, Meclis Genel...
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...