BEDAŞ İşçilerinden Tabutlu Eylem: Çalışırken Ölmek İstemiyoruz!

İşyerlerinde işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınmasını istedikleri için işten çıkartılan BEDAŞ işçileri, direnişlerinin 33. gününde BEDAŞ Genel Müdürlüğü’ne yürüdüler. “BEDAŞ’ta Can Güvenliği İstedik İşten Atıldık! İşten Atılan İşçiler Geri Alınsın!” yazılı pankartla ve üzerinde işten çıkarıldıkları günden bugüne kadar BEDAŞ’ta iş kazalarında yaralanan 32 işçinin isminin yazıldığı temsili tabutla yürüyüşe geçen BEDAŞ işçileri, işe dönmek için başlattıkları mücadelelerini sürdürdüklerini ve çalışırken ölmek istemediklerini haykırdılar. Taksim Meydanı’ndan Talimhane’ye kadar süren yürüyüş boyunca sık sık “Atılan İşçiler Geri Alınsın”, “Direne Direne Kazanacağız”, “Zafer Direnen Emekçinin Olacak”, “Sermayeye Teslim Olmayacağız”, “İş Kazası Değil Bu Bir Cinayet!” sloganları atıldı.

BEDAŞ önüne gelindiğinde Enerji-Sen Genel Başkanı Ali Duman bir konuşma gerçekleştirdi. Konuşmasında BEDAŞ’taki işçi sağlığı ve iş güvenliği koşullarına değinen Ali Duman özelleştirme ve taşeronlaştırmanın yaygınlaşmasıyla birlikte işçilerin haklarının daha fazla gasp edildiğini belirtti. Duman, iş güvenliği malzemesi, sağlık ve güvenlik önlemlerinin alınmasını istedikleri için işten çıkarılan BEDAŞ işçilerinin sürdürdüğü bu mücadelenin yalnızca işe dönüş mücadelesi olmadığını, aynı zamanda kölece çalışma koşullarına karşı verilen bir mücadele olduğunu vurguladı.

Duman’ın konuşmasının ardından basın açıklamasına geçildi. BEDAŞ işçileri adına basın açıklamasını işyeri temsilcisi Hakan Değirmenci okudu.  Değirmenci, 3 ay önce Soma’da 301 işçi, 10 gün önce Torun Center’da 10 işçi katledilirken, her yıl binlerce işçi iş kazalarında sakat kalırken, iş cinayetlerine her gün yenisi eklenirken insanca çalışma koşulları istemenin en meşru hakları olduğunu belirtti. BEDAŞ’ta yaşanan bu işçi kıyımından kurul üyesi iş güvenliği uzmanının, işyeri hekimi ve sözde işçi temsilcisi sarı sendika üyelerinin ve BEDAŞ yönetiminin sorumlu olduğuna dikkat çekti. BEDAŞ yönetiminin, direnişleri sürecinde Enerji-Sen’e geçiş yapan işçilere yönelik baskı ve tehditleri devam ettirdiğini vurguladı. Değirmenci, buradaki amacın BEDAŞ’ı mücadeleci sendikacılığın silindiği, iş kazalarının, iş cinayetlerinin sarı sendikayla birlikte hasıraltı edildiği, işçi sağlığı ve iş güvenliğinin sadece kâğıt üzerinde kaldığı bir işyeri haline getirmek olduğuna dikkat çekti. Değirmenci açıklamasını şöyle sonlandırdı: “BEDAŞ yönetimi can güvenliği isteyen bizleri işten atarak Soma’da, Torun İnşaat’ta olduğu gibi işçileri tabuta sokmaya çalıştığını gösterdi. Bizlere reva görülen tabutları kabul etmiyoruz. Bugün bu tabuta biz girmeyeceğiz. Taşeronlaştırma ve özelleştirmelerle bizlere dayatılan kölece koşulları kabul etmeyeceğiz. Mücadeleci sendikacılığı BEDAŞ’tan tasfiye etmeye çalışanlara, bizi ölümüne çalıştırmak isteyenlere bir kez daha BEDAŞ’ı ve İstanbul’u dar edeceğiz!”

Derneğimiz UİD-DER ve çeşitli demokratik kitle örgütlerinin de katılarak destek verdiği eylem, temsili tabutun BEDAŞ binasının önüne bırakılmasının ardından sloganlarla son buldu.

bedas_20140917_IMG_0080_006.JPG