Buradasınız
Çorlu Tren Katliamı Davası Sonuçlandı: “Üst Düzey Sorumlular da Yargılanmalı”
Tekirdağ Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de meydana gelen tren katliamında 7’si çocuk 25 kişi yaşamını yitirmiş, 300’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliama ilişkin davanın karar duruşması 25 Nisanda Çorlu Halk Eğitim Merkezi’ne kurulan 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. 13 kişinin sanık olarak yargılandığı davada yerel mahkeme, dönemin Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) Birinci Bölge Müdürü Nihat Aslan’a 15 yıl, TCDD Birinci Bölge Bakım Müdürü Mümin Karasu’ya 17 yıl 6 ay ve Bakım Servis Alanlarından Sorumlu Müdür Yardımcısı Levent Meriçli’ye 9 yıl 2 ay hapis cezası verdi.
Faciada yakınlarını kaybeden aileler duruşma öncesi Çorlu Santral Meydanı’nda bir araya gelerek davanın görüleceği Kültür Merkezi’ne yürüdü. Yürüyüşe davayı takip eden çok sayıda avukatla birlikte çeşitli siyasi parti ve kurum temsilcileri katıldı. Yürüyüş boyunca “Çorlu’nun Hesabı Sorulacak” ve “Gün Gelecek, Devran Dönecek, Katiller Halka Hesap Verecek” sloganları atıldı.
Duruşmanın ardından adliye önünde yapılan açıklamada ise mücadelenin yeni başladığı vurgusu yapıldı. Açıklamada konuşan avukatlar TCDD’yi bu hale getiren özelleştirme politikalarının temsilcisi yargılanmadığı sürece yargılanmanın eksik kalacağını aktardı. Aileler adına yapılan konuşmada ise şunlar ifade edildi: “Üst düzey sorumlular yargılanmadığı sürece bu dava bitmeyecektir. Bugün verilen kararla yüreğimize biraz da olsa su serpildi. Biz İsa Apaydın’ın ve diğer bürokratların peşindeyiz. Geç kalmış adalet adalet değildir. Baktığım her yerde Can Atalay’ı görüyorum, onu yanımızda görmek istiyoruz. Mücadeleye inancımız tam, yolumuza devam edeceğiz.”
Davanın sonuçlanmasının ardından Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS), 26 Nisanda Sirkeci Gar önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi. BTS yöneticilerinin katıldığı açıklamada Çorlu davasında 20. duruşma sonunda verilen karara değinilerek davanın bitmediği belirtildi. Üst düzey sorumluların hâlâ yargılanmadığına dikkat çekildi. Asıl sorumlulara ceza verilmedikçe benzeri katliamların artacağı kaydedildi. Açıklamada şu sözlere yer verildi: “Pamukova ve Ankara hızlı tren kazaları da göz göre göre yaşanan tren kazalarıdır. Bu kazaların 1. derecede sorumlusu olan dönemin Ulaştırma Bakanı ve genel müdürleri ise hiçbir şekilde yargı önüne çıkartılmamış ve ceza almadıkları gibi aksine Pamukova kazasının baş sorumlularından olan dönemin Genel müdürü Süleyman Karaman milletvekili yapılmış ve bugün Erzincan İliç’teki katliamın araştırma komisyonunda görevlendirilmiştir. Ulaşım politikalarını belirleyen, yatırım yapılmasına karar veren siyasiler ve üst düzey yöneticiler bu faciada her zamanki gibi 1. derecede sorumlu kişilerdir. Ancak Çorlu katliamı davasında isimleri bile geçmedi. Bu davada gerçek sorumlular yargılanmadığı sürece bu yargılama eksik bir yargılanmadır. Bu nedenle dönemin üst düzey kurum yöneticileri yargılanmadığı sürece bu dava bitmemiştir.”
- BES Kandırmacası ve İptal Eziyeti
- As Plastik ve Bayraklı Belediyesi İşçilerinden Eylemler
- Polonez Direnişçileri: 100 Gündür Buradayız Kazanmadan Gitmeyiz!
- 5 Kardeş Neden Öldü?
- Esir miyiz?
- Hesap Sormadıkça İş Cinayetleri Devam Edecek!
- Belediye İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- “Şehrin En Güzel Yerindeki Mezar”
- Toplumu Zıvanadan Çıkarttılar
- Ne Kadar Örgütlüysek O Kadar Nefes Alırız
- Bursa’da Gelirde ve Vergide Adalet Eylemi
- Belediye İşçileri ve Sağlık Emekçileri Ücret Gasplarına Karşı Eylemler Yapıyor
- Sesimizi Duyurmak İçin Grevdeyiz
- Bunlar Bu Cesareti Nereden Alıyorlar?
- Filistin Sendikalarından Eylem Çağrısı
- Taksim’de İsrail’in Saldırıları Protesto Edildi
- Direnişçi İşçilerle Omuz Omuza!
- İktidar ve Sermaye Sahipleri Doymak Bilmiyor
- Ankara Gar Katliamının 9. Yılında Barış Karanfilleri Anıldı
- 10 Ekim Katliamında Hayatını Kaybedenler Ankara’da Anıldı
Son Eklenenler
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...
- Fransa’da devlet demiryolu şirketi SNCF’de örgütlü CGT-Cheminots, UNSA-Ferroviaire, SUD Rail ve CFDT-Cheminots sendikaları, 11 Aralıkta süresiz grev kararı aldı. Dört demiryolu sendikası, grev kararını SNCF’nin yük taşımacılığı birimi olan SNCF Fret...
- Gürcistan’ta madencilik şirketi Georgian Manganese’e ait Zestafoni ferroalyaj tesisi ve Chiatura manganez madeni 1 Kasımdan Nisan 2025’e kadar üretimi durdurduğunu açıkladı. Gürcistan’ın en büyük madencilik şirketi Georgian Manganese’in tesislerinde...
- Çocukların mutlu olduğu, gelecek endişesi taşımadığı, ayrımcılığa maruz kalmadığı; eşitlik, özgürlük, barış dolu bir dünyada yaşamalarını kim istemez ki? Fakat biliyoruz ki dünyamız çocuklar için sıcak bir yuva değil. Kol kanat gerdiğimiz...
- Gebze’de bulunan Grid Solutions ve Schneider Elektrik, İstanbul’da bulunan Hitachi Energy ve Bursa’da bulunan Arıtaş Kriyojenik fabrikaları için Birleşik Metal-İş Sendikası ile MESS arasında yürütülen toplu iş sözleşmelerinde anlaşma sağlanamaması...
- Gün geçmiyor ki her gün bir öncekine rahmet okutacak, canımızı yakan bir olay olmasın. Sistemin iyice çürümesi ve tarifsiz bir bataklığa dönmesiyle birlikte, bu çürümüşlük toplumda derin yaralar açıyor. Bunun sonuçlarından bir yenisi de İzmir’de...
- Bir film sahnesi: İngiltere’de bir madenci bandosu, Rodrigo’nun gitar konçertosunu çalmaktadır. Madencilerin emektar ellerinden ahenkli melodiler akıp giderken arka planda hükümet tarafından kapatılmak istenen bir madenle ilgili toplantılar, yürüyen...
- Bugün 18 Kasım. Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli bir yer tutan Netaş Grevinin yıldönümü… Netaş işçileri, 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesinin baskı koşullarında bile işçilerin örgütlülüğünün patronları alt edebilecek güçte olduğunu...
- UİD-DER, grevlerinin 81. gününde MKB Rondo işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Birlikte Karşı Duralım” pankartı ile grev yerine yürüyen işçiler; “MKB İşçisi Yalnız Değildir”, “Yaşasın Sınıf Dayanışması”...