Buradasınız
Deprem Vurdu, Kapitalizm Yıktı!
Aydınlı’dan bir tekstil işçisi
Yaklaşık bir ay önce Van büyük bir depremle sarsılmıştı. Depreme dayanıklı olmadığı için yüzlerce ev yerle bir olmuş, geriye kalanlar hasar görmüş ve kullanılamaz duruma gelmişti. Van halkı dışarıda açlık ve soğukla mücadele ediyor. Devlet tarafından yeterince yardım yapılmadığı, çadır, ısınma ve yiyecek sağlanamadığı için Vanlı işçiler, emekçiler doğup büyüdükleri memleketlerini bırakıp göç etmek zorunda kalıyorlar.
Vanlı bir inşaat işçisi arkadaşımla konuşurken, “Burada sağlıklı bir ortam yok. Barınma sorunu hâlâ tam anlamıyla giderilmiş değil” diyor ve insanların çözüm olarak göç etmeyi gördüklerini şöyle anlatıyor: “Evleri yıkılmış olan birçok aile çözümü çevre il veya büyük şehirlerde bulunan akrabalarına gitmekte buluyor.” Evet, Van’da önce deprem, sonra açlık ve soğuk nedeniyle, şimdi de göç yaşanmaya başlandı. Peki, onlar yaşam kavgası verirken, artık neredeyse soluduğumuz havadan bile vergi alır hale gelen devlet nerede? Ben söyleyeyim; başta büyük inşaat patronları olmak üzere iktidarda olan düzen partisi AKP ile birlikte dönüşüm projesi yapmakla meşguller. Patronlar depremi bile bir ranta çevirip sağlam kalan evleri de yıkıp onların yerine sözde depreme dayanıklı konutlar inşa etmeyi planlıyorlar. Ama Van depreminde yıkılan ve hasar gören TOKİ konutları ve öğrenci yurtları, söylediklerinin sadece aldatmaca olduğunu anlamamıza yetmektedir.
Vanlı sınıf kardeşlerimizin açlıkla, soğukla boğuşması veya bulundukları yerleri bırakıp göç etmesinin sebebi deprem değil, patronların kâr üzerine kurulmuş düzenleridir. Patronlar daha fazla kâr elde etmek için, demirden, çimentodan çalmasalardı deprem bu kadar büyük bir yıkıma sebep olamayacaktı, bu kadar insan hayatını kaybedip evsiz kalmayacaktı. Depremin bir felakete dönüşmemesi için örgütlenip mücadele edelim.
Son Eklenenler
- Bir film sahnesi: İngiltere’de bir madenci bandosu, Rodrigo’nun gitar konçertosunu çalmaktadır. Madencilerin emektar ellerinden ahenkli melodiler akıp giderken arka planda hükümet tarafından kapatılmak istenen bir madenle ilgili toplantılar, yürüyen...
- Bugün 18 Kasım. Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli bir yer tutan Netaş Grevinin yıldönümü… Netaş işçileri, 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesinin baskı koşullarında bile işçilerin örgütlülüğünün patronları alt edebilecek güçte olduğunu...
- UİD-DER, grevlerinin 81. gününde MKB Rondo işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Birlikte Karşı Duralım” pankartı ile grev yerine yürüyen işçiler; “MKB İşçisi Yalnız Değildir”, “Yaşasın Sınıf Dayanışması”...
- Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) ilk olarak 2001 yılında gündeme getirildi ancak AKP iktidarı 2018’de işçilerin iradelerinin dışında bu sistemi zorunlu hale getirdi. 2018 yılından beridir işçilerin maaşlarından her ay bu kandırmacaya para...
- As Plastik işçileri grevlerinin 58. gününde İstanbul Marmarapark AVM’de As Plastik ile iş ilişkileri olan Mavi Jeans önünde basın açıklaması yaptı. Toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması halinde 26 Kasımda greve çıkacak olan DİSK/Genel-İş...
- 100 küsur günü geride bırakan Polonez direnişine, kadın işçilerin kararlılığı damgasını basıyor. Sendikaları Tekgıda-İş’te örgütlenen işçiler sendika düşmanı patronları tarafından işlerinden atıldılar. Direnişe geçtiler, işlerine örgütlü bir biçimde...
- Geçtiğimiz günlerde İzmir’in Selçuk ilçesinde baraka gibi bir evde, elektrikli sobanın devrilmesiyle çıkan yangında en büyüğü 5 yaşında olmak üzere 5 kardeş hayatını kaybetti. Bu sırada hurda toplamaya giden anne eve döndüğünde çocuklarının cansız...
- Narin, Leyla, Sıla ve niceleri. Haberlerde duyuyoruz onların adlarını. Bir süre gündemde kalıyorlar, sonra unutuluveriyorlar. Oysa hafızayı diri tutmak gerekir mücadeleyi sürdürebilmek için. Bizler de bu mektubu, yaşananları unutmamak, unutturmamak...
- Son zamanlarda pek çok insanın aklında, dilinde aynı sorular var: Biz nasıl bir toplum olduk böyle? Nasıl olur da insanlar bu kadar kötü olabilir? Teşbihte hata olmaz derler. Toprağı düşünelim. Toprakta her zaman zehirli bitkiler yetişebilir. Ama bu...
- İşyerinde, mahallede, parkta, sokakta, kahvede… Sohbetler döner dolaşır hep aynı soruya bağlanır: “Ne olacak bu memleketin hali?” Soru bakidir, cevabı ise yaşadığımız koşullara, ait olduğumuz sınıfa göre değişiklik gösterir. Çünkü işçi ve...
- Şair “Kuşların vurulduğu zamandır şimdi” demiş. Gerçekten de haksızın haklı, hırsızın namuslu, haydudun yiğit sayıldığı zamandır şimdi. Her gün yeni bir “bu kadarı nasıl olur?” sorusuyla başlıyoruz güne. Geçtiğimiz günlerde Bursa’da bir tekstil...
- Yaklaşık iki ay boyunca hakları için mücadele eden, bu süreçte polisin ve jandarmanın saldırısına maruz kalan, gözaltına alınan Fernas işçilerinden biri arkadaşlarından birinin çocuğunun ilk adımını direniş alanında attığını söylemişti. Bir başka...
- Bir an için hafızamızı kaybettiğimizi düşünelim. Annemizin, babamızın, kardeşlerimizin, evlatlarımızın kim olduğunu, nereli olduğumuzu, yaşadığımız evi, ne iş yaptığımızı hatırlamadığımızı hayal edelim. Bütün yüzlerin, sokakların yabancı olduğunu...