Buradasınız
Yaşasın “İŞÇİ DAYANIŞMASI”
Aydınlı’dan bir grup işçi
Merhaba dostlar, bizler UİD-DER’li işçiler olarak Aydınlı temsilciliğimizde her hafta toplanıp “İşçi Dayanışması” bülteninden belirlediğimiz konular üzerinden sohbet ediyoruz. Bu hafta ise derneğimizin bültenini işçi arkadaşlarımıza nasıl daha çok ulaştırabileceğimiz ve İşçi Dayanışması bülteninin önemi üzerine sohbet ettik.
İçersindeki tüm yazılar bizim gibi işçiler tarafından yazılıyor. Bültenimizi her ay düzenli olarak fabrika önlerinde ve işçi mahallelerinde dağıtıyoruz. Çeşitli sektörlerde çalışan bizler, çalıştığımız işyerlerinde yaşadığımız sorunları ve mücadele deneyimlerini yazıp derneğimizin internet sitesine ve bültenimize gönderiyoruz.
Tüm dünyadan ve Türkiye’den grev ve direniş haberleri yer alıyor. Bilmediğimiz haklarımızla ilgili yazılar yer alıyor ve bizlere de çok faydalı oluyor. İşyerimizde bir sorun yaşadığımızda ne gibi bir hakkımızın olduğundan haberdar oluyoruz. Patronlar sınıfının gazetelerinde ve televizyonlarında işçilerin sorunlarına yer verilmiyor. Bizlere yapılan haksızlıkların üzeri örtülüyor. Karşılaştığımız sorunlara dair yazıları, hem de çözümleriyle birlikte İşçi Dayanışması bülteninde görebiliyoruz. Sohbet esnasında bir arkadaşımız şunları söyledi: “Ben babamın 20 yıllık oğluyum. Bültende yazılanları anlatsam bana inanmaz. Ama televizyonda senin oğlun hırsız deseler inanacak duruma geldi.” Arkadaşımızın anlattığından bir kez daha patronlar sınıfının hizmetindeki medyanın nasıl yalancı ve nasıl etkileyici olduğunu gördük.
İşçi Dayanışması bültenimiz işçilerin emekleriyle, alınteriyle ve göz nuruyla hazırlanıyor. Bültenimizin daha etkili hale gelmesi için daha çok işçi arkadaşımıza ulaştırmalıyız. İşçi arkadaşlarımızın kendi yaşamından bir şeyler bulabilmesi için, bültenimize daha çok yazı yazmalıyız. Her hafta derneğimizde yaptığımız çalışmalara tüm işçi arkadaşlarımızı davet ediyoruz. Hep birlikte UİD-DER’de mücadele edelim, bilinçlenelim ve “İşçi Dayanışması” bültenimizi okuyalım ve daha çok işçi arkadaşımıza ulaştıralım.
Kürdüyle Türküyle Yan Yanaydık
Deprem Vurdu, Kapitalizm Yıktı!
- İşçi Dayanışması Bültenini Birlikte Okuyoruz
- Hepsi Seninle İlgili!
- “Bu Gazete Hayat Kurtarır, Zihin Açar, Bilinç Geliştirir!”
- Gıda Siyasetin Dışında mı?
- İşçi Dayanışması’yla Geçmişimizi Öğreniyor, Geleceğimizi Örmeye Devam Ediyoruz
- “Beynimizi Kim Yıkamalı?”
- “Anne Bak, Köfte Yazıyor”
- Yeter Demenin Vakti Geldi!
- İşçi Dayanışması’nın Kıymetini Bilelim
- İşçi Dayanışması, Emekçi Kadınların Pusulası
- İşçi Dayanışması'nın 151. Sayısı Çıktı!
- İşçi Dayanışması Gözlerimdeki Bağı Açtı
- İşçi Sınıfının Rehberi 150. Sayısında Yol Göstermeye Devam Ediyor
- İşçiden İşçiye, İşçi Dayanışması!
- Kutup Yıldızımız İşçi Dayanışmamız!
- 150. Sayısıyla İşçilere Temiz Bir Nefestir İşçi Dayanışması
- İşçi Dayanışması İşçi Sınıfının Hafızası
- Gençlerin Gazetemize Mesajları
- Sınıf Bilinci Oluşturma ve Koruma Kalkanı
- İşçi Dayanışması Biz Gençlere Işık Tutuyor
Son Eklenenler
- Bir film sahnesi: İngiltere’de bir madenci bandosu, Rodrigo’nun gitar konçertosunu çalmaktadır. Madencilerin emektar ellerinden ahenkli melodiler akıp giderken arka planda hükümet tarafından kapatılmak istenen bir madenle ilgili toplantılar, yürüyen...
- Bugün 18 Kasım. Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli bir yer tutan Netaş Grevinin yıldönümü… Netaş işçileri, 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesinin baskı koşullarında bile işçilerin örgütlülüğünün patronları alt edebilecek güçte olduğunu...
- UİD-DER, grevlerinin 81. gününde MKB Rondo işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Birlikte Karşı Duralım” pankartı ile grev yerine yürüyen işçiler; “MKB İşçisi Yalnız Değildir”, “Yaşasın Sınıf Dayanışması”...
- Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) ilk olarak 2001 yılında gündeme getirildi ancak AKP iktidarı 2018’de işçilerin iradelerinin dışında bu sistemi zorunlu hale getirdi. 2018 yılından beridir işçilerin maaşlarından her ay bu kandırmacaya para...
- As Plastik işçileri grevlerinin 58. gününde İstanbul Marmarapark AVM’de As Plastik ile iş ilişkileri olan Mavi Jeans önünde basın açıklaması yaptı. Toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması halinde 26 Kasımda greve çıkacak olan DİSK/Genel-İş...
- 100 küsur günü geride bırakan Polonez direnişine, kadın işçilerin kararlılığı damgasını basıyor. Sendikaları Tekgıda-İş’te örgütlenen işçiler sendika düşmanı patronları tarafından işlerinden atıldılar. Direnişe geçtiler, işlerine örgütlü bir biçimde...
- Geçtiğimiz günlerde İzmir’in Selçuk ilçesinde baraka gibi bir evde, elektrikli sobanın devrilmesiyle çıkan yangında en büyüğü 5 yaşında olmak üzere 5 kardeş hayatını kaybetti. Bu sırada hurda toplamaya giden anne eve döndüğünde çocuklarının cansız...
- Narin, Leyla, Sıla ve niceleri. Haberlerde duyuyoruz onların adlarını. Bir süre gündemde kalıyorlar, sonra unutuluveriyorlar. Oysa hafızayı diri tutmak gerekir mücadeleyi sürdürebilmek için. Bizler de bu mektubu, yaşananları unutmamak, unutturmamak...
- Son zamanlarda pek çok insanın aklında, dilinde aynı sorular var: Biz nasıl bir toplum olduk böyle? Nasıl olur da insanlar bu kadar kötü olabilir? Teşbihte hata olmaz derler. Toprağı düşünelim. Toprakta her zaman zehirli bitkiler yetişebilir. Ama bu...
- İşyerinde, mahallede, parkta, sokakta, kahvede… Sohbetler döner dolaşır hep aynı soruya bağlanır: “Ne olacak bu memleketin hali?” Soru bakidir, cevabı ise yaşadığımız koşullara, ait olduğumuz sınıfa göre değişiklik gösterir. Çünkü işçi ve...
- Şair “Kuşların vurulduğu zamandır şimdi” demiş. Gerçekten de haksızın haklı, hırsızın namuslu, haydudun yiğit sayıldığı zamandır şimdi. Her gün yeni bir “bu kadarı nasıl olur?” sorusuyla başlıyoruz güne. Geçtiğimiz günlerde Bursa’da bir tekstil...
- Yaklaşık iki ay boyunca hakları için mücadele eden, bu süreçte polisin ve jandarmanın saldırısına maruz kalan, gözaltına alınan Fernas işçilerinden biri arkadaşlarından birinin çocuğunun ilk adımını direniş alanında attığını söylemişti. Bir başka...
- Bir an için hafızamızı kaybettiğimizi düşünelim. Annemizin, babamızın, kardeşlerimizin, evlatlarımızın kim olduğunu, nereli olduğumuzu, yaşadığımız evi, ne iş yaptığımızı hatırlamadığımızı hayal edelim. Bütün yüzlerin, sokakların yabancı olduğunu...