Buradasınız
DİSK/Dev Maden-Sen: Madenlerde İş Cinayetleri Önlenebilir
DİSK/Dev Maden-Sen Genel Başkanı Tayfun Görgün, Amasra’da 42 işçinin ölümüyle sonuçlanan maden faciası sonrasında TBMM’de kurulan Meclis Araştırma Komisyonuna sendikanın görüş ve taleplerini içeren bir açıklama yaptı. Yaşamını yitiren maden işçilerini anarak konuşmasına başlayan Görgün, madenlerde artarak devam eden iş cinayetlerinin kader olmadığını söyledi. Ölümlü maden kazaları sonrası Meclis’ten yasalar, yönetmelikler çıkarıldığını, “Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak”, “Gerekli önlemler alınacak”, “İhmal varsa hesap sorulacak” sözlerini duyduklarını ancak işçilerin ölmeye devam ettiğini hatırlattı. Bunlarla beraber Kozlu’da 8 işçinin ölümünden sorumlu kişinin Türkiye Taş Kömürü Kurumu Genel Müdürü olarak atanmasını, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun önemli maddelerinin yürürlük tarihinin defalarca ertelenmesini eleştirdi.
Amasra maden havzasının 2005 yılında yüzde 97’sinin özel bir şirkete birtakım şartlar altında verildiğini hatırlatan Görgün, şirketin şartları yerine getirmemesine rağmen sözleşmenin uzatıldığını da ekledi. Şartları yerine getirmeyen ama havzanın yüzde 97’sini elinde tutan bir şirket varken, elinde havzanın yalnızca yüzde 3’ünü tutan TTK’dan zorla üretim beklenildiğini söyledi. Üretim zorlaması altında, Sayıştay raporunda bahsedilen ama dikkate alınmayan eksiklikler neticesinde “kaza”nın adeta geliyorum dediğini söyleyen Görgün, özelleştirme ve personel azaltılmasının böyle tehlikeli iş kollarında olmaması gerektiğini ifade etti. Yıldan yıla Çalışma ve Enerji Bakanlıklarının maden denetimlerinin azaldığına dikkat çeken Görgün, ayrıca madenlerde düzgün bir iç denetimin olmadığını, bu eksikliğin iş güvenliği uzmanlarının maaşını patronlardan almaya devam etmeleri halinde de düzelmeyeceğini vurguladı. Uzman maaşlarının devlet tarafından oluşturulan bir fondan ödenmesi gerektiğini belirtti.
Görgün, Türkiye’de madencilikte ölümlü kazaların bu konuda ilerleme kaydetmiş ülkelerin 15 katı olmasının nedenlerinin verdiği bilgiler ışığında daha iyi anlaşılacağını söyleyerek hazırladıkları raporu komisyona verdi. Rapor, iç ve dış denetimlerin, Sayıştay raporlarının kazaları önlemedeki önemine dikkat çekiyor, iş cinayetlerinin önlenebilmesi için talepler sıralanıyor. Raporda yer alan taleplerden bazıları şöyle:
- Kontrolsüz veya muvazaalı taşeron uygulaması kaldırılmalı, kiralama ve hizmet alımı standartları yasal değişiklikler yapılarak –kiralayanın da asıl işveren olarak sorumluluğu dâhil olmak üzere- bu konuda uyulması gereken kurallar ve üretim süreçlerindeki planlama ve çalışanların kalifiye veya bu işte çalışacak mesleki eğitim süreçlerini tamamlamaları sonrası işbaşı yapmalarını sağlamak da dâhil olmak üzere tüm bunları karşılayacak bir yönetmelikle tekrar düzenlenmelidir.
- Denetim sürecinde sendika ve konfederasyonlar, TMMOB ve Maden Mühendisleri Odası ile TTB denetim mekanizmasının işleyişinde, denetlemede yer almalı, sonuçları TBMM, hükümetler ve kamuoyuna düzenli raporlayan etkili pozisyon sağlaması mevzuata dâhil edilmelidir.
- Denetimlerin ve sonuçlarının şeffaflığı ve işçiler ile kamuoyunca ulaşılırlığı garanti altına alınmalıdır.
- İSG mekanizmalarında yer alan işçilerin eğitim, izin ve iş güvenceleri yasal olarak güçlendirilmelidir.
- Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımızın etkili ve yeter sayıda denetim yapması sağlanmalı, iş müfettişlerinin ve denetim uzmanlarının sayıları artırılarak, maden işyerlerindeki denetim periyotları yeter düzeye çıkarılmalıdır.
- Yeraltında çalışanların günlük 6 saat, (4 vardiya) olarak çalıştırılmaları konusu gündeme alınmalıdır.
- Madenlerde emeklilik yaşı ve haftalık çalışma saatleri ile ilgili yasal düzenlemeler işçi sendikalarının talepleri ve günün şartları doğrultusunda iyileştirilmelidir.
- Tüm maden işçilerinin resmi tatil ve yıllık izinlerin yer altı sigortasından işlem görmesi sağlanmalıdır.
- Madenlerde çalışmaların ağır, tehlikeli ve çok riskli çalışmalar olduğundan bahisle işçilerin ek tazminatla çalıştırılması sağlanmalıdır.
- Madenlerde iş güvenliği konusunda yapılan tüm çalışmaların işverenlerce, en başta işçi temsilcilerine ve işçilerin üyesi olduğu sendikaya periyodik aralıklarla açık olmalıdır.
- Meslek hastalıklarını çeşitli periyotlarla ölçüp, değerlendiren ve tedavi eden sağlık birimleri oluşturulmalı ve bu konuda uzmanlaşan hekimlerin yer aldığı bölümler maden sahalarının yoğunlaştığı yerlerde uygulamaya geçilmelidir.
- Sendikal Baskılara, Ücret Gaspına, Şiddete Karşı Eylemler
- Polonez İşçileri Fabrika Önünde Kazanımlarını Kutladı
- Perfetti Van Melle’de Direniş Kazanımla Sonuçlandı
- Sefalet Dayatmasına Karşı Eylemler Sürüyor
- DİSK Asgari Ücret Taleplerini Açıkladı
- Kartal’da Binlerce Emekçi Haykırdı: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- Polonez İşçilerinin “Anayasal Hak Yürüyüşü”
- Sendika Düşmanlığı ve Ücret Gaspına Karşı İşçiler Mücadele Ediyor
- Belediye ve Tekstil İşçilerinden Hak Gasplarına ve Sendikal Baskılara Karşı Eylemler
- KESK Ankara Mitingi: “Geçinemiyoruz! Yoksulluğa Karşı Mücadelede Birleşiyoruz!”
- DİSK: Gözaltılar Derhal Serbest Bırakılsın
- As Plastik ve Bayraklı Belediyesi İşçilerinden Eylemler
- Öğretmenler, Belediye ve Üniversite İşçileri Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- ASM Çalışanları İş Bıraktı: “Eziyet Yönetmeliğine” Hayır!
- Belediye İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Patronların Elindeki Koz: Sendika Yetkisine İtiraz
- Sağlık Çalışanlarından Eylem: “Sağlıkta Ticaret Ölüm Demektir!”
- Türk-İş’ten Ankara Mitingi: “Zordayız, Geçinemiyoruz”
- Sağlık Emekçileri: Eziyet Yönetmeliği İstemiyoruz
- DİSK: “Sendikal Hakların Önündeki Engeller Kaldırılsın!”
Son Eklenenler
- Aylardır uzmanların, siyasetçilerin, patronların hatta uluslararası finans kuruluşlarının yaptığı tartışma, analiz ve hesaplamaların sonunda 2025 yılı için asgari ücret 22 bin 104 lira olarak açıklandı. Bu açıklamayı, Türkiye İşveren Sendikaları...
- Günümüzde fabrikalarda, işyerlerinde “kolay yoldan para kazanma” hayaliyle şans ve bahis oyunları oynamak gitgide yaygınlaştı. Teknolojiyle birlikte kumarhane herkesin cebine girdi. Her molada, her köşede tüm başlar cep telefonlarına eğiliyor,...
- Balıkesir Gönen’de bulunan Arıtaş Kriyojenik’te 19 Aralıkta başlayan grev 10 Ocakta anlaşmayla sonuçlandı. DİSK/Emekli-Sen 11 Ocakta Türkiye genelinde İzmir’den Trabzon’a, İstanbul’dan Denizli’ye pek çok ilde “TÜİK Verileri Kirli ve Yalan; Açlık,...
- Aralık ayında Birleşik Metal-İş sendikasının örgütlü olduğu Hitachi Energy, GE Grid Solutions, Schneider Elekrik, Arıtaş Kriyojenik ve Green Transfo fabrikalarında peşi sıra grevler başladı. Çok geçmeden de sermaye sınıfının tatlı kârlarını düşünen...
- İzmir Buca’da sendikal baskıların ve işten atma saldırısının devam ettiği Telus önünde direniş başladı. Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri ve ardından Metropol İnşaat adlı taşeron şirketler bünyesinde çalışan inşaat...
- Yeni bir yılın, 2025’in ilk günlerini yaşıyoruz. Ama işçi ve emekçilerin yüreğinde “yeni” olanın getirdiği heyecan ve umut yerine büyüyen endişeler ve kasvet var. Takvim yaprakları hariç hayatımızda değişen tek şey yaratılan ekonomik yıkımın...
- Her Aralık ayında izlediğimiz asgari ücret tiyatrosu bu yıl çok daha trajik bir şekilde sonuçlandı. Resmi enflasyonun, TÜİK’in uydurma rakamlarıyla bile yüzde 47 olduğu, ENAG’a göre yüzde 87 olduğu bir süreçte asgari ücrete sadece yüzde 30 zam...
- DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında 2024-2026 dönemi için yürütülen TİS görüşmelerinde MESS’in yüzde 40 oranında zam dayatması üzerine Schneider Elektrik’in Manisa ve Kocaeli...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde, İZENERJİ, İZELMAN, Ege Şehir Planlama, İZFAŞ şirketlerinde çalışan DİSK/Genel-İş Sendikasında örgütlü işçiler maaş, yılsonu ikramiye ve eğitim alacakları ödemelerinin geç ve eksik yapılmasını protesto etmek...
- UİD-DER’li emekçi kadınlar olarak, bir grup Polonez direnişçisi kadın kardeşimizle güzel bir sohbet gerçekleştirdik. Direnişçi bir ablamız “bize hep ‘aman kurulu düzenimiz bozulmasın’ düşüncesini bellettiler” dedi. Bu söz üzerine uzunca sohbet ettik...
- Polonez işçileri 173 gün süren mücadelelerinin kazanımla sonuçlanmasının ardından fabrika önünde kurdukları direniş çadırını halaylarla, sloganlarla kaldırdılar. 7 Ocakta direniş alanında zaferlerini kutlayan işçiler, davul zurna eşliğinde halaylar...
- İktidar ve sermaye sınıfının saldırıları böylesine ağırken işçilerin birlik olamayacağını düşünmek kime yarar sağlar? Bu düşünce doğru bir akıl yürütme yöntemi olabilir mi? Karşımızdaki yıkım tablosu, işçilerin birleşmek dışında bir çıkış yolu...
- İstanbul Çatalca’da bulunan Polonez fabrikasında işçiler Tekgıda-İş Sendikası’nda örgütlendikten sonra gerekli şartları sağlamalarının ardından yetki başvurusunda bulunmuş ve hemen ardından 146 işçi işten atılmıştı. İşten çıkarmaların ardından...