Buradasınız
Divan İşçilerini Ziyaret Ettik
Sarıgazi’den bir grup işçi
UİD-DER’li işçiler olarak Koç Holding’e bağlı Divan Turizm işçilerini, direnişlerinin 7. gününde ziyaret ettik. Direniş yerinde, ateşin başında çaylarımızı içerek direnişçi arkadaşlarla sohbet ettik. İşçiler direnişe geçmeden önceki çalışma koşullarını anlattılar.
Koç Holding’in lüks otellerinde, Divan Pastaneleri’nde işçilerin almaya gücünün yetmeyeceği fiyatlarda satılan pastalar, kurabiyeler, 12 bin liraya satılan özel pastalar var. Bu ürünler çok zor şartlar altında üretiliyor. Sohbet ettiğimiz işçilerden biri, fırında günde 12 saat çalıştığını ve 2 ay içinde 68 kilodan 58 kiloya düştüğünü anlattı.
İşçilerin şu an direnişte olduğu fabrika 2 aydır faaliyette. İşçiler yeni fabrikaya getirilirken iş koşullarının düzeltileceğine dair vaatlerde bulunulmuş. Fakat koşullar iyileşmek şöyle dursun daha da kötüleştirilmiş. Öyle ki tuvalete bile giderken geçen süre çalışma süresinden düşülerek maaş hesaplanmış. 20-25 yıllık işçiler bile çok düşük ücretlere çalıştırılıyormuş. Sohbet ettiğimiz bir işçi bu yıl sadece 30 lira zam aldığını söyledi. Ayda 90 saat fazla mesai yapıyor olmalarına rağmen vergi kesintilerinin kendilerine yansıtılması nedeniyle ücretlerinin kuşa çevrildiğini anlattılar. Pazar mesailerine gelmek istemeyen işçilerin işten atılmakla tehdit edildiğini, çay ve yemek molalarının birleştirilerek ara dinlenme olmaksızın çalıştırıldıklarını, hatta bazı bölümlerde yemek molalarını bile doğru düzgün kullanamadan işbaşı yaptıklarını anlattı işçiler.
İşte bu insanlıkdışı çalışma koşulları karşısında işçiler tek çare olarak örgütlenmeye başlamışlar. Bunun üzerine işveren işçileri işten çıkarmış. Direniş süreci öyle başlamış. Konuştuğumuz işçiler haksızlıklara baş kaldırdıkları için haklarını aradıkları için gururlular. Grevin ne demek olduğunu, direnişin ne demek olduğunu ilk kez anladıklarını söylüyorlar. Bizler de bir mücadele örgütü olan UİD-DER’in başka pek çok grev ve direnişlerde olduğu gibi bu direnişi de sahiplendiğini anlattık onlara.
Divan direnişinin Türkiye’nin pek çok yerinde devam eden direnişlerin bir parçası olduğunu, Koç Holding’e bağlı çalışan 80.000 işçiye bu direnişin örnek olması gerektiğini ifade ettik. UİD-DER’li işçiler olarak bu haklı direnişe destek olmaya devam edeceğiz.
Divan İşçisi Yalnız Değildir!
Yaşasın Sınıf Dayanışması!
- Grevdeki Yolbulan Metal İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- Durak Tekstil İşçilerine UİD-DER’den Dayanışma Ziyareti
- Erciyas Grevini Ziyaret Ettik
- UİD-DER Kadın Komitesi’nden Corning İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- UİD-DER Grevdeki Kartonsan İşçilerini Ziyaret Etti
- Atışkan Yapı İşçilerine UİD-DER’den Dayanışma Ziyareti
- Sunny İşçileri Sendika Düşmanlığına Karşı Direnişe Geçti!
- UİD-DER’den Atışkan Yapı İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- UİD-DER’den ETF Tekstil İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- Çiğli TPI Composite İşçilerine Ziyaret
- Acarsoy Tekstil İşçilerini Ziyaret Ettik
- UİD-DER Grevdeki Sarıyer Belediyesi İşçilerini Ziyaret Etti
- “Bizim Çocuklar” Geliyor!
- Grevdeki Neşe Plastik İşçilerini Ziyaret Ettik
- UİD-DER’den Asen Metal İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- Krom Evye İşçileriyle Omuz Omuza
- Dayanışmayla Güçlüyüz
- UİD-DER’den Bakırköy Belediyesi Greviyle Dayanışma Etkinliği!
- UİD-DER Bakırköy Belediye Grevcilerini Yalnız Bırakmadı
- UİD-DER Bakırköy Belediyesi Grevcilerini Ziyaret Etti
Son Eklenenler
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.
- Herkesin dilinde olan basit, masum bir soru… Ama aynı zamanda soranın da cevaplayanın da belli düşünce kalıplarına hapsolduğunu gösteren bir soru: Senin memleket nere? Fabrikada yeni işe başlayan birine, sokakta, otobüste, parkta tanıştığımız birine...
- İki kız kardeş, 15 yaşındaki Esmanur Argun ve 18 yaşındaki ablası Elif Argun, Urfa Viranşehir’den tarım işçisi olarak Bursa’ya gelmişlerdi. İşe giderken onları taşıyan traktörün devrilmesi sonucu hayatlarını kaybettiler. Kısacık yaşamları gibi...
- Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan Polonez işçilerinin sendikalı çalışma hakkı ve işe iade talebiyle başlattıkları direniş sürerken 9 Ağustosta İstanbul Valiliği önüne giderek seslerini duyurmaya çalıştılar. Türk Harb-İş...
- Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve...
- UİD-DER’e gelmeden önce de bu dünyada olup bitenlere karşı öfkeliydim. Bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Yani öfkemi doğru yerekanalize edebilmiş değildim. UİD-DER sayesinde kapitalist bir sistemde yaşadığımızı ve tüm...
- 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak...
- Sokak köpeklerinin katledilmesinin önünü açan yasa geçtiğimiz günlerde AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla Meclisten geçti. Yasa hazırlanırken ve oylanırken yaşananlara baktığımızda nasıl bir düzende yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz. Yasa gündeme...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden bir buçuk yıl geçmesine rağmen deprem bölgelerinde barınma sorunu bile çözülmüş değil. Depremden sonra TOKİ, 18 ilde 674 bin 238 konut yapılmasını hedeflediğini açıklamıştı. Şimdiye kadar teslim edilen konut sayısı...
- İkinci Dünya Savaşının son aylarında ABD’nin Hiroşima’ya atom bombası atması ve yüzbinlerce insanın ölümüne neden olması insanlık tarihinin en büyük katliamlarından biri olarak acıyla hatırlanmaya devam ediyor. Bu büyük katliamın 79. yıldönümü olan...
- 28 Temmuz 1914’te dünyanın o güne kadar gördüğü en kanlı savaş başladı. Tam dört yıl süren ve 20 milyon insanın ölümüne, milyonlarcasının yaralanmasına ve sakatlanmasına, kentlerin yakılıp yıkılmasına yol açan bu savaş tarihe Birinci Dünya Savaşı...
- İspanya’da bir duvarda şöyle yazıyor: “El que nos roba es de aqui y rico no inmigrante y pobre.” Yani “Bizi soyanlar göçmen ve yoksul değil, buralı ve zengin.” Bu kısacık bir duvar yazısı içinde bulunduğumuz durumu çok çarpıcı bir şekilde anlatıyor...