Buradasınız
Dünya Dönüyor Ama Eskisi Gibi Değil
İstanbul/Avcılar’dan bir kadın işçi

Malum, Şubat ayını geride bırakıp baharın gelişini müjdeleyen Mart ayına girdik. Fakat içimiz bahar sevinciyle dolmak bir yana daha da kararıyor. Ama bunun tek nedeni hava değil.
Atalarımız “Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır” demişler. Artık kazma kürek yerine doğalgaz yaktığımız bir çağda yaşıyoruz. Ama geçim derdi ve kabaran faturalar nedeniyle çoğumuz doğalgaz yakamıyoruz. Hatta kazma küreğe geri dönmek zorunda kalanlar da yok değil. Üstelik ekolojik kriz ve iklim değişikliği yüzünden soğuklar ilerleyen aylarda da devam ediyor. Ekolojik krizin sonuçları sadece faturalarımıza değil yaşamımızın her alanına yansıyor.
Özellikle son birkaç yıldır iklim koşulları, mevsimler, mevsim geçişleri atalarımızın deneyimlerinin dışına çıkmaya başladı. Bugünün kuşakları için iklim değişikliği son derece hissedilir hale geldi. Sanki gelecek nesillerin sorunuymuş gibi görünen ekolojik kriz yaşamı derinden etkilemeye başladı. Toplumun ve doğanın alışık olduğu döngüler bozuldu. Kış boyunca yere kar değmezken, Nisan ayında kar yağabiliyor. Kışın yağış olmadığından yazın kuraklıklar yaşanıyor. Bu da gıda krizini tetikliyor. Dengesiz ve alışılmışın dışındaki hava koşulları nedeniyle tarım ürünlerinin verimi düşüyor. Aşırı yağışlar ya da kuraklıklar yaşam alanlarını yok ediyor. Her yıl milyonlarca insan göç yollarına düşüyor, göç krizi büyüyor. Sel gibi doğa olayları büyük felaketlere dönüşüyor, nice canlar yitip gidiyor. Yani ekolojik kriz büyümeye ve bize bedel ödetmeye devam ediyor.
Aslında durum çok açık; kapitalizmin yarattığı sorunlar birbirini tetikleyerek krizler yumağına dönüşüyor. Bu krizlerden kurtulmanın yolunun kapitalizmden kurtulmak olduğu daha da belirginleşiyor. Kapitalizmden hiçbir çıkarı olmayan, dayanışma içinde birleşebilecek, sömürüye karşı birlikte mücadele verebilecek, doğayı ve insanlığı kapitalizmden kurtarabilecek tek güçse dünya işçi sınıfıdır.
Asgari Ücretle Açgözlü Olunur mu?
“İş Barışı” mı Hak Arayışı mı?
- Sırrı Abimizi Mücadelemizde Yaşatacağız
- Erol Eğrekler ve İşçi Sınıfı
- Patronlar “Kullan At” İşçi İstiyorlar!
- İşçi Sınıfı Olarak Ders Çıkaralım
- Grönland’ın Buzulları ve Egemenlerin Kâr Arzusu
- Dünü Unutmadan, Bugüne ve Geleceğe Bakabilmek…
- Emekliliği Kim Bitirdi?
- Servis mi Eziyet mi?
- Yamyam Fareler Gibi Olmamak İçin…
- “Keşke Bizim de Bahçeli Bir Evimiz Olsaydı”
- “Polonez İşçileri Kazanmış”
- Kumarla Köşeyi Dönenler Neye Dönüyor?
- Düşük Ücret Dayatmasına Karşı Örgütlü Mücadeleye
- “Geçinemiyorsan Memleketine Dön”
- Neden Hayattan Sıkılıyoruz?
- Rakip Değiliz
- Savaşı Kınamak Sorumluluktan Kurtulmaya Yeter mi?
- Sağlık Alanında Birleşik Mücadele Şart!
- İyi ki Varsın UİD-DER
- Her Şeyin İçinde ve Her Şeyin Dışındayız
Son Eklenenler
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/
- Adana ve Mersin’de faaliyet gösteren Toros Tarım tesislerinde Petrol-İş Sendikasında örgütlü 213 işçi, 21 Mayıs sabahı greve çıktı. UİD-DER’li işçiler olarak grevin 5. gününde Mersin’deki fabrikanın önünde grevci işçilere dayanışma ziyaretinde...
- Nakba’nın 77. yılında dünyanın dört bir yanında işçi ve emekçiler, Filistin halkına yapılan zulmü protesto ediyor, şehir meydanlarında kitlesel gösteriler düzenliyor. Dünya genelinde yüzbinlerce işçi ve emekçi, 77 sene önce Filistin halkının...