Buradasınız
Emekçi Kadınlar 8 Mart Coşkusuyla Alanlardaydı

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününde kadın örgütleri, siyasi partiler, sendikalar ve demokratik kitle örgütlerinin çağrısıyla emekçi kadınlar onlarca kentte alanlara çıktı. Pek çok yerde mitingler ve yürüyüşler gerçekleştirildi, çeşitli işyerlerinde ve sendikalarda da 8 Mart coşkusu yaşandı. İstanbul’dan Ankara’ya, Bursa’dan Diyarbakır’a, İzmir’den Adana’ya emekçi kadınlar hep bir ağızdan sömürüye, şiddete, savaşa, çifte ezilmişliğe karşı mücadele sloganlarını ve taleplerini haykırdılar. Grev meydanlarında, hastanelerde, işyerlerinde, sendikalarında bir araya gelerek 8 Mart’ın tarihsel mirasına sahip çıktılar.
İstanbul’da 8 Mart eylemi DİSK’li kadınların katılımıyla Beşiktaş İskele Meydanında gerçekleşti. Eylemde konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK’te örgütlenme çağrısı yaparak şöyle konuştu: “8 Mart’ta kadın mücadelesinin bütün birikimleri üzerinden eşitlik için, adalet için, barış ve kardeşlik için bu mücadelemizi omuz omuza sürdürüyoruz. Tüm kadın işçileri, işyerlerinde, alanlarda, meydanlarda birlikte yürüdüğümüz bütün kız kardeşlerimizi sendikalı olmaya, örgütlü olmaya çağırıyoruz.”
DİSK’li kadınların bir diğer eylem alanı İzmir’di. DİSK Genel İş Sendikası İzmir Şubelerinin örgütlediği eyleme erkek işçiler de alkışlarla destek verdi. “Eşit İşe Eşit Ücret İstiyoruz”, “İtaat Yok İtiraz Var”, “ILO 190 İmzalansın” dövizlerinin taşındığı eylemde sık sık “Kadınlar Savaş İstemiyor”, “Kadınız, Varız, Var Olacağız” sloganları atıldı. Basın açıklamasında 8 Mart’ın tarihsel önemine ilişkin şunlar söylendi: “8 Mart, sadece bir tarih değil, işçi kadınların mücadelesinin ve dayanışmasının güçlü bir ifadesidir. Bu anlamlı gün, kadınların çalışma koşullarını iyileştirmek ve eşitlik mücadelesini ilerletmek için verdikleri cesur savaşın simgesidir.” Açıklamada kapitalizmin yarattığı güvencesizlikten, yoksulluktan, her türlü şiddet ve savaştan en ağır biçimiyle kadınların etkilendiği belirtildi. 8 Mart’ın, toplumsal cinsiyet eşitsizliğine, güvencesiz çalışmaya, ücret eşitsizliğine bir tepki olarak, boyun eğen değil başkaldıran kadınların mücadelesiyle doğduğu ve çoğalarak büyüdüğü vurgulandı.
Birleşik Metal-İş Kadın Komisyonu 7 Mart akşamı Gebze Kent Meydanında metal fabrikalarından yüzlerce sendikalı kadının katıldığı kitlesel bir eylem gerçekleştirdi. Eylemde “Sömürüye Karşı Metal İşçisi Kadınlar En Öne”, “İşyerinde Şiddete, Tacize, Mobbinge Son” “Her İşyerine Kreş” dövizleri taşındı. Eylem boyunca sık sık “Yaşasın 8 Mart, Yaşasın Kadın Dayanışması”, “Sendikalı, Sigortalı, Güvenceli İş”, “ILO 190 Onaylansın, 6284 Sayılı Yasa Uygulansın” sloganları atıldı. Komisyon adına basın açıklamasını Gebze 1 No’lu Şube üyesi Emine Azak ile Gebze 2 No’lu Şube üyesi Kezban Türkmen gerçekleştirdi. Açıklamada iktidarın kadınların kazanılmış haklarına yönelik saldırılarına hız kesmeden devam ettiği belirtildi. Emekçi kadınların esnek, güvencesiz ve eşitsiz çalışma koşullarına mahkûm edildiğine dikkat çekildi. Erkek egemen düzene ve saldırılara mücadeleyle karşı durulacağı vurgulanarak şunlar ifade edildi: “Biz metal işçisi kadınlar, sendikalarda, işyerlerinde, yaşamın tüm alanlarında kadınları yok sayarak eşit, özgür ve demokratik toplum inşa edilemeyeceğinin altını çiziyoruz. Kadın mücadelesinin dönüştürücü gücüne olan inancımızla, ataerkiye ve sömürü düzenine karşı isyanımızla eşit ve özgür bir dünya kuracağız.”
Petrol-İş üyesi kadınlar da 8 Mart’ı tarihsel anlamına ve özüne uygun biçimde coşkuyla kutladı. Sendika genel merkezinin yanı sıra Gebze şubesinde de petrokimya işçisi kadınlar bir araya geldi. Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesi Kadın Komisyonunun hazırladığı 8 Mart etkinliğinde emekçi kadınların mücadelesini anlatan şiirler ve şarkılar seslendirildi, kadın erkek tüm işçilerin birlik ve dayanışmasının önemi vurgulandı. “İşçi sınıfı kadınıyla erkeğiyle bir bütündür. Bizi erkek sınıf kardeşlerimizle karşı karşıya getirmek, dayanışmamızı yok etmek isteyenlere aldanmayalım” denildi. Etkinlikte şu sözlerle emekçi kadınların savaş istemediği vurgulandı: “Biz işçiler olarak daha iyi bir yaşamı hak ediyoruz. Ama bu düzen yaşama hakkımızı da elimizden alıyor. Filistinli kardeşlerimiz, tüm dünyanın gözleri önünde İsrail bombaları altında can veriyor, açlıkla, susuzlukla boğuşuyor. Dün Afganistan’ı, Irak’ı, Suriye’yi, Ukrayna’yı yakanlar, bugün Filistin’i yakıyorlar. Biz dünyanın hiçbir yerinde savaş istemiyoruz. Emperyalist savaş egemenlerin çıkarınadır. Biz işçilerin çıkarına olansa barıştır, halkların kardeşliğidir.”
Ankara’da gerçekleşen 8 Mart eylemi ise akşam saatlerinde Kolej Meydanından Sakarya Caddesine yapılan yürüyüşle başladı. Ankara Kadın Platformunun çağrısıyla gerçekleşen kitlesel eyleme yüzlerce kadın katıldı. Coşkulu sloganlar ve alkışlar eşliğinde yapılan yürüyüşe, emekçi halk alkış ve korna sesleriyle destek verdi. “Susmuyoruz, Korkmuyoruz, İtaat Etmiyoruz” pankartının açıldığı eylemde işçi sınıfı önderlerinden Clara Zetkin ve Rosa Luxemburg’un resimleri ile “Göçmen Kadınlarla Mücadelemiz Ortak” yazılı dövizler taşındı. Yapılan açıklamada “dünyanın dört bir yanında emperyalist savaşlar ve işgaller devam ederken barış isteyenlerin sesi susturulmaya çalışılıyor. Ancak biz kadınlar barıştan yana ısrarcıyız” sözleriyle emekçi halkların kardeşliğine vurgu yapıldı. 8 Mart’ın mirası hatırlatılarak şunlar belirtildi: “Agrobay’dan, Özak Tekstil’e hakları ve emeği için direnen kadınların mücadelesini selamlıyor, direnişlerini dayanışmamız ile dört bir yanda büyütüyoruz. İşsizlikle, açlıkla sınanan kadınlar olarak ev içi bakım emeğimizin görünmemesini kabul etmiyoruz. Görünmeyen emeğimizin sesini yükseltmeye, emeğimize her alanda sahip çıkmaya devam edeceğiz.”
Artvin, Samsun, Bursa, Diyarbakır, Iğdır, Ağrı, Bitlis, Mersin, Zonguldak, Aydın, Konya, Eskişehir ve daha onlarca kentte yürüyüş ve mitingler düzenlendi. Emekçi kadınlar sloganlar, alkışlar ve halaylar eşliğinde iktidardaki rejime, savaşlara ve kapitalizmin yarattığı sömürü ve eşitsizliğe “Artık Yeter!” diye haykırdı. Ankara, İstanbul ve İzmir başta olmak üzere bazı kentlerde de Feminist Gece Yürüyüşleri yapıldı. İstanbul’da yasaklara, polis ablukasına ve gözaltı tehditlerine rağmen Taksim Sıraselviler’de buluşan kadınlar “Kınamak Yetmez, Ticareti Kes”, “Savaşa, İşgale, Soykırıma Son”, “Filistinli Kadınlar Yalnız Değildir” sloganlarıyla eylemlerini gerçekleştirdiler.
- İşçiler, Emekçiler, Emekliler Eylemde
- Kamu Emekçileri ve Belediye İşçilerinden Eylemler
- Tez-Koop-İş’ten Çalışma Bakanlığı Önünde Eylem
- TPI Compozit’te Grev Başladı
- Emek Örgütlerinden Çalık Holding Önünde Eylem
- Emekçiler Baskılara ve Hak Kayıplarına Karşı Mücadele Ediyor
- TÜPRAŞ İşçileri Sefalet Zammını Kabul Etmiyor
- İzmir’den Kocaeli’ye İşçiler Grev Diyor
- Belediye İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Belediye İşçileri Sendikal Baskılara, İşten Atma Saldırısına, Ücret Gaspına Karşı Mücadele Ediyor
- Eğitim Sen: “Öğretmenler Sizin Projeniz Değil! Sürgüne Hayır!”
- Belediyelerde Grev Sesleri Yükseliyor
- Erlau İşçileri Sendikal Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Esenyurt Belediyesi’nde Kayyum Yönetiminin İşten Atma Saldırısı Protesto Edildi
- “Tutuklu Öğrencileri Serbest Bırakın” Eylemleri
- DİSK: “Emeğimiz, Haklarımız, Geleceğimiz ve Demokrasi İçin Ayaktayız”
- Manisa’da Mercan Makina’da Direniş Başladı
- Sağlık Çalışanları Tıp Bayramında İş Bıraktı
- Tersane ve Belediye İşçileri Ücret Gaspına Karşı Mücadele Ediyor
- Metal İşçisi “Grev”, Belediye İşçisi “Ücret Gaspına Hayır” Dedi
Son Eklenenler
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...
- Kısa bir zaman öncesine kadar direnişte olan, direniş boyunca pek çok kez polis saldırılarıyla yüz yüze gelen bir işçi kardeşimizle 19 Mart’tan sonra yaşanan protestolarla ilgili haberleri izliyor, sohbet ediyorduk. Bir anda öfkeyle, “şunlara bak,...
- Siyasi iktidar yoksullaştırma politikalarını sürdürüyor. Enflasyon balyozunu işçi ücretlerine, emekli aylıklarına, kamu çalışanlarının maaşlarına indiriyor, ücretleri tuzla buz ediyor. İşçilerin, kamu emekçilerinin, emeklilerin cebinden çalınan...
- TPI Kompozit işçileri grevlerinin 19. gününde İzmir Çiğli Kasaplar Meydanında buluşma gerçekleştirdi. İstanbul Şişli Belediyesinde çalışan Genel-İş Sendikası İstanbul Avrupa Yakası 3 No’lu Şube’de örgütlü işçiler, ödenmeyen alacakları için 30...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...