Buradasınız
Emperyalist Güçlerin Savaşına Karşı, Birleşik İşçi Cephesi İçin
Ukrayna topraklarında topyekûn savaş var. Söz, ilerleyen toplara, bombardıman uçaklarına, füzelere ve tanklara verildi: yıkım ve ölüm. Rusya'nın silahlı kuvvetleri Ukrayna'ya kuzeyden, doğudan ve güneydoğudan saldırdılar. Ülkeyi işgal etmek ve Zelenski'nin Batı yanlısı hükümetinin yerine Rus yanlısı bir hükümeti geçirmek için askeri tesisleri yok ediyorlar. Ya da belki Ukrayna’yı Rusya'nın bir bölgesine dönüştürmek istiyorlar.
Ukrayna da dâhil olmak üzere dünyanın dört bir yanından gelen işçilerin, sermayeye karşı doğası gereği enternasyonal mücadele yürüten bir örgütü olarak bizler, emperyalist güçler tarafından hem Doğu'da hem de Batı'da yürütülen bu savaşın ve yaptırımların tüm faillerine karşıyız. Onyıllardır yoksunluk ve sömürü koşullarında yaşayan, çocuklarına bir gelecek sağlamak için 7 milyonu göç etmek zorunda kalan 44 milyonluk bir nüfusun sırtına bindirilen, sermayenin çıkarları doğrultusundaki bir savaştır bu.
Proleterler saldırı altındadırlar, saldırganlar ise hem Putin’in Rusya’sı(daha geçenlerde isyan eden Kazak işçileri bastırmış, eski Avrupalı sömürgecilerle rekabet halinde Afrika'nın yarısına asker gönderen, dünyanın en büyük ikinci silah ihracatçısı olan bir ülke)hem de İtalya da dahil tüm NATO üyesi ülkelerdir. NATO eski Rusya’nın Doğu Avrupa’daki nüfuz alanlarının büyük bölümünü işgal etti ve Rus şehirlerini vurabilecek füzeler, uçaklar ve gemilerle dolu bir kemer oluşturdu.
Bizler, Ukraynalılar da dahil olmak üzere Putin ve Lavrov’un “egemenliğini” yok etmek istediği halkların ve Ukrayna’da kendilerini anadillerinde ifade etme hakkından bile mahrum edilen Ruslar gibi azınlıkların kendi kaderini tayin hakkından yanayız. Ama biz emperyalist güçlerin saflarındaki milliyetçiliğe de karşıyız. Rus milliyetçiliği (Donbass “cumhuriyetlerinin” tanınmasını isteyerek Putin'in planına hizmet eden, Rusya'nın aşırı milliyetçi "Komünist" partisiydi) gibi NATO’nun elinde bir piyon haline gelen Ukrayna milliyetçiliği de böyledir.
İtalya'daki işçiler olarak, İtalyan hükümetinin silahlı savaşa katılmasına, Letonya ve Romanya'da halihazırda bulunan Alp birliklerine ve avcı-bombardıman uçaklarına ek olarak Savunma Bakanı tarafından vaat edilen bin asker ve silahın daha gönderilmesine karşıyız. Aynı zamanda, çatışmanın bedelini zaten gaz, elektrik ve petrol fiyatlarındaki artışlarla ödeyen İtalyan işçilerinin yanı sıra Rus işçilerinin de maruz kalacağı yaptırımlar savaşına da karşıyız.
Rusya'nın Ukrayna'yı işgalini kınıyoruz, bunun amacı Ukrayna halkını Rus emperyalizmine boyun eğdirmektir. Yurtdışındaki tüm İtalyan birliklerinin geri çekilmesini ve askeri harcamaların kısılmasını istiyoruz.
NATO’ya da Avrupa ordusu fikrine de amasız fakatsız karşıyız.
Kapitalistlerin kendi sömürücü çıkarları için proleterleri top mermisi olarak birbirlerine fırlattıkları savaşa karşı sesimizi yükseltelim.
Kapitalistlere ve onların hükümetlerine karşı, askeri harcamalara, baskıcı aygıtlara ve ordulara karşı, bu kaynakların sağlık ve eğitim alanında kullanılması için tüm ülkelerin işçilerinin ortak mücadele cephesini oluşturalım! Küreselleşmenin savaş değil işbirliği anlamına geleceği, sömürünün olmadığı sınıfsız bir toplum için!
24 Şubat 2022
- Asgari Ücret Asgari Zam Gördü!
- Balıkesir’de ZSR Mühimmat Fabrikasında İşçi Katliamı
- İş Kazalarına Karşı Daha Fazla Örgütlenelim
- Hitachi Energy’de Anlaşma İmzalandı, Grev Sonlandırıldı
- TİS Yetki Sistemi, Sorunlar ve Çözüm Arayışları Toplantısı Düzenlendi
- Selçuk, 5 Küçük Kardeş ve Annelik
- DİSK Asgari Ücret Taleplerini Açıkladı
- Kartal’da Binlerce Emekçi Haykırdı: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- Önümüzdeki En Büyük Engel Sömürü Düzenidir
- Kanatları Kesik Gençler Ülkesine Yolculuk
- 1-0 Önde Olmak İçin Örgütlü Mücadeleye!
- 2021 Tüm Emekliler Sendikası’ndan Tekirdağ’da Eylem
- Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nden Gözaltılara Karşı Eylem
- Kadınlar Şiddete, Eşitsizliğe, Yoksullaştırma Politikalarına Boyun Eğmiyor
- BES Kandırmacası ve İptal Eziyeti
- As Plastik ve Bayraklı Belediyesi İşçilerinden Eylemler
- Polonez Direnişçileri: 100 Gündür Buradayız Kazanmadan Gitmeyiz!
- 5 Kardeş Neden Öldü?
- Esir miyiz?
- Hesap Sormadıkça İş Cinayetleri Devam Edecek!
Son Eklenenler
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...