Buradasınız
Fabrika Açacaksan Buyur, Gecekondu Yasak!
Aydınlı’dan bir işçi
Kısa bir süre önce evde haberlere şöyle bir göz atayım dedim. Haberlerden biri çok dikkatimi çekti. Ben de sizinle paylaşmak istedim. Haberde organize sanayi bölgelerinde (OSB) yatırımcılara bedelsiz arsa tahsisi yapılacağı söyleniyordu. Merak edip biraz araştırdım. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız tarafından sunulan projeyle hükümet yatırım yapmak isteyen ancak arsa bulamayan yatırımcılara bedelsiz arsa vermeyi kararlaştırmış. Bu proje kapsamında 30 milyar liralık yatırımla beraber 400 bin kişiye de istihdam sağlanacakmış. Sonuç olarak da bu milli gelire 100 milyar liralık katkı anlamına geliyormuş.
Bir taraftan patronlara ücretsiz arsalar verilip, onların kârlarına kâr katması sağlanırken, diğer tarafta işçi ve emekçilerin gecekonduları başlarına yıkılıyor. Geçirilen kentsel dönüşüm yasasıyla Türkiye’nin birçok yerinde işçiler evsiz bırakılıyor. Sadece İstanbul’da, kentsel dönüşüm kapsamında on binlerce ev yıkılacak ve oralarda oturan insanlar evsiz kalacak. Ama bu kimin umurunda ki? Nasıl olsa yıkılan işçilerin evleri. Yıkımlarda dile getirilen gerekçelerden birisi oldukça çarpıcı: Yıkımlarda önce gecekondular gidecekmiş, çünkü gecekondular, yani işçi ve emekçilerin hayatlarını vererek zar zor yaptıkları o iki göz evler İstanbul’un siluetini bozuyormuş. Diğer bir deyişle patronların ve zenginlerin lüks evlerinin manzaraları bozuluyormuş.
Bakan Taner Yıldız OSB’lerdeki bedelsiz arsa tahsisi için şunları söylemekten de geri durmuyor: “Yatırım yapmak için yer arayan yüzlerce yatırımcı varken bazı yatırım alanlarının boş tutulmasına razı olamayız.
Birilerinin keyfi kaçabilir ama sonunda mutlaka işler düzelecek. Bizim amacımız yatırımın, yatırımcının önünü açmak…” Sözüm ona “ bu büyük beyler” biz işçilere istihdam sağlamak istiyorlarmış. Bu kuyruklu bir yalandır. Eğer bizleri bu kadar düşünüyorlarsa şu sorunun cevabını da verirler herhalde: Yatırımcıların arsa bulamaması sizi bu kadar rahatsız edip gönlünüzün buna razı gelmemesine neden olabiliyor da, sokakta yaşayan yüz binlerce insanın evlerinin olmaması veya evleri başlarına yıkılan işçilerin evsiz kalması neden yüreğinizi sızlatmıyor? Onlara da bedelsiz arsa ya da ev tahsis etmeyi düşünüyor musun acaba?
Somali’den Geriye Ne Kaldı?
- Her Yer Bizim Düzenimiz Olsun Diye
- Neden Bu Kadar Stresliyiz?
- “Beni Bırak, Gözünü Bebekten Ayırma Sakın”
- Huzurlu Bir Yaşam İçin Mücadeleye…
- “Bizim Hayallerimizi, Sizin Geleceğinizi Çaldılar”
- Bizim Mahallenin Gençleri
- Kişisel Gelişim Zırvasına Kanma, Sınıf Mücadelesine Sarıl
- Sömürü Düzenini Uçurumdan Atmak İçin Örgütlenelim
- Hindistan’da 250 Milyon Dolarlık Düğün ve Yoksulluk
- Emek Sömürüsü Kapitalizmin Fıtratında Var
- Sahip Olduğunuz Servet Bizden Çaldıklarınızdır!
- “Sayende Sigortalı Çalıştım, Emekliliğime Az Kaldı”
- Bayramları Bayram Gibi Yaşamak İçin!
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
Son Eklenenler
- Siyasi iktidarın sahte enflasyon verilerine dayanarak 2025 yılı için kamu emekçilerine yaptığı yüzde 11,54 oranındaki zam, kamu emekçileri tarafından ülke genelinde protesto edildi. 13 Ocakta iş durduran KESK, Birleşik Kamu-İş, Hür-Sen, ASİM-Sen...
- Aylardır uzmanların, siyasetçilerin, patronların hatta uluslararası finans kuruluşlarının yaptığı tartışma, analiz ve hesaplamaların sonunda 2025 yılı için asgari ücret 22 bin 104 lira olarak açıklandı. Bu açıklamayı, Türkiye İşveren Sendikaları...
- Günümüzde fabrikalarda, işyerlerinde “kolay yoldan para kazanma” hayaliyle şans ve bahis oyunları oynamak gitgide yaygınlaştı. Teknolojiyle birlikte kumarhane herkesin cebine girdi. Her molada, her köşede tüm başlar cep telefonlarına eğiliyor,...
- Balıkesir Gönen’de bulunan Arıtaş Kriyojenik’te 19 Aralıkta başlayan grev 10 Ocakta anlaşmayla sonuçlandı. DİSK/Emekli-Sen 11 Ocakta Türkiye genelinde İzmir’den Trabzon’a, İstanbul’dan Denizli’ye pek çok ilde “TÜİK Verileri Kirli ve Yalan; Açlık,...
- Aralık ayında Birleşik Metal-İş sendikasının örgütlü olduğu Hitachi Energy, GE Grid Solutions, Schneider Elekrik, Arıtaş Kriyojenik ve Green Transfo fabrikalarında peşi sıra grevler başladı. Çok geçmeden de sermaye sınıfının tatlı kârlarını düşünen...
- İzmir Buca’da sendikal baskıların ve işten atma saldırısının devam ettiği Telus önünde direniş başladı. Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri ve ardından Metropol İnşaat adlı taşeron şirketler bünyesinde çalışan inşaat...
- Yeni bir yılın, 2025’in ilk günlerini yaşıyoruz. Ama işçi ve emekçilerin yüreğinde “yeni” olanın getirdiği heyecan ve umut yerine büyüyen endişeler ve kasvet var. Takvim yaprakları hariç hayatımızda değişen tek şey yaratılan ekonomik yıkımın...
- Her Aralık ayında izlediğimiz asgari ücret tiyatrosu bu yıl çok daha trajik bir şekilde sonuçlandı. Resmi enflasyonun, TÜİK’in uydurma rakamlarıyla bile yüzde 47 olduğu, ENAG’a göre yüzde 87 olduğu bir süreçte asgari ücrete sadece yüzde 30 zam...
- DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında 2024-2026 dönemi için yürütülen TİS görüşmelerinde MESS’in yüzde 40 oranında zam dayatması üzerine Schneider Elektrik’in Manisa ve Kocaeli...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde, İZENERJİ, İZELMAN, Ege Şehir Planlama, İZFAŞ şirketlerinde çalışan DİSK/Genel-İş Sendikasında örgütlü işçiler maaş, yılsonu ikramiye ve eğitim alacakları ödemelerinin geç ve eksik yapılmasını protesto etmek...
- UİD-DER’li emekçi kadınlar olarak, bir grup Polonez direnişçisi kadın kardeşimizle güzel bir sohbet gerçekleştirdik. Direnişçi bir ablamız “bize hep ‘aman kurulu düzenimiz bozulmasın’ düşüncesini bellettiler” dedi. Bu söz üzerine uzunca sohbet ettik...
- Polonez işçileri 173 gün süren mücadelelerinin kazanımla sonuçlanmasının ardından fabrika önünde kurdukları direniş çadırını halaylarla, sloganlarla kaldırdılar. 7 Ocakta direniş alanında zaferlerini kutlayan işçiler, davul zurna eşliğinde halaylar...
- İktidar ve sermaye sınıfının saldırıları böylesine ağırken işçilerin birlik olamayacağını düşünmek kime yarar sağlar? Bu düşünce doğru bir akıl yürütme yöntemi olabilir mi? Karşımızdaki yıkım tablosu, işçilerin birleşmek dışında bir çıkış yolu...