Buradasınız
FedEx Piacenza’da Baskılara Karşı Mücadele Büyüyor
İtalya’da FedEx işçilerinin mücadelesi 2020 Nisanından bu yana sürüyor. Pek çoğu göçmen olan işçiler defalarca polis saldırısıyla karşılaşmalarına rağmen çalışma koşullarının düzeltilmesi için mücadele etmeye devam ediyor. Aşağıda işçilerin üye olduğu SI Cobas Sendikasının açıklamasına yer veriyoruz.
10 Mart Çarşamba günü sabah saat 06.00’da polis 21 FedEx işçisinin ve SI Cobas sendikası örgütçülerinin evlerine baskın düzenledi. Evleri aradı, cep telefonlarına, bilgisayarlara ve kıyafetlere el koydu. İki SI Cobas yöneticisi ev hapsine alındı, 5 işçinin Piacenza şehrinde ikamet etmesi yasaklandı ve 6 göçmen işçinin oturma izinlerinin iptal edilmesi için işlemlerin başlatıldığı bildirildi. İşçiler “ağır yaralama” ve “kamu görevlilerine direnme” de dâhil pek çok suçlamayla karşı karşıya. Bu suçlamaların yöneltildiği 29 işçi ve sendika örgütçüsüne ayrıca koronavirüs yasaklarını (sokağa çıkma yasağı, sosyal mesafe) ihlâl ettikleri gerekçesiyle 13 bin 200 avro para cezası verildi.
İçişleri Bakanlığının doğrudan müdahalesiyle düzenlenen bu büyüklükte operasyonlar, yargı tarafından böylesi geniş cezalandırmalar şimdiye kadar ancak mafya ve terörizm suçları için hayata geçirildi. Ancak tüm bunlar şimdi “suçları” sendikal mücadele yürütmek ve grevi savunmak olan işçilere ve sendika örgütçülerine uygulanıyor.
Bu işçiler ve sendikacılar neden suçlu? Piacenza’daki FedEx deposunda grevlerinin 13’üncü günü olan 1 Şubat gecesi grev alanında otururken göz yaşartıcı bombalar ve coplarla saldıran yüz polis karşısında kendilerini ve mücadelelerini korumaya çalıştıkları için! Diğer depolardan işçilerin desteğiyle grev alanını derhal yeniden düzenledikleri için! FedEx Avrupa çapında 6 bin 300 işçiyi işten çıkaracağını duyurduktan ve Belçika’nın Liège kentinde 667 işçiyi çıkardıktan sonra bile mücadele ederek ücret ve iş güvencesiyle ilgili taleplerini kabul ettirdikleri için! Ayrıca SI Cobas üyesi FedEx işçileri Belçikalı işçi kardeşleri ile dayanışma içinde olmuştur.
Bu direnişin videoları, işçilerin zaferiyle imzalanan sözleşme, binlerce işçiye cesaret vermiş ve mücadele azimlerini büyütmüştür.
Hükümet, Haziran ayından sonra işten çıkarma yasaklarını kaldırmayı planlıyor. On binlerce işçinin işine, ekmeğine sahip çıkmak için mücadele etmek zorunda kalacağı göz önünde bulundurulduğunda, hükümet Piacenza’daki FedEx işçilerinin mücadelesinin sınıf mücadelesini kızıştıracak işaret fişeği olmasına izin veremezdi. Geri kalan herkesi korkutmak için polis saldırılarına direnmeye cüret eden işçilere saldırmaya karar verdi. Bu nedenle iki sendika örgütçüsünü ev hapsine aldı. Bu nedenle evini terk etmek zorunda kalmak, barınacak geçici bir yer aramak, işini, geçimini kaybetmek anlamına gelen ikamet yasağını getirdi. 10-20 yıldır İtalya’da yaşayan, çocukları İtalya’da doğup büyüyen göçmen işçilerin aileleriyle birlikte sınır dışı edilmesi anlamına gelebilecek oturma izinlerinin iptal edilmesi tehditlerinin nedeni budur.
Bu saldırıların sonuncusu, Lega-5Stars hükümeti tarafından çıkarılan, Demokrat Partili hükümet tarafından sürdürülen ve şimdi sağdan sola neredeyse tüm partileri içeren Draghi hükümeti tarafından uygulanan Güvenlik Kararnamesi oldu. Bu münferit bir olay değil, hükümetin işçilerin protestolarını daha başından ezme, haklarını savunmak için mücadele eden işçileri korkutma, sınıf mücadelesi bayrağını son yıllarda herkesten fazla yükselten SI Cobas sendikasının örgütçülerine saldırma arzusunun bir işaretidir.
Piacenza’da yapılan baskınlarla aynı gün, Floransa yakınlarındaki Prato’da, çevik kuvvet polisinin Texprint tekstil fabrikasında haftanın 7 günü 12 saat (toplamda 84 saat!) kölece çalıştırılmaya karşı iki aydır mücadele eden Pakistanlı işçilerin grevine saldırması tesadüf değildir. Aynı sabah gazeteler, Texprint’in Çinli sahiplerinin mafya işlerine karışmaları nedeniyle kamu ihalelerine katılmalarının yasaklanmasını manşet yaptı. Yani polis, kölece çalıştırılmaya karşı bir mafya patronuna isyan eden işçilere saldırıyor. Buna şaşırmadık çünkü bu olaylar pek çok kez oldu, ama zamanlama tesadüf değil. Ve bu olaylar Modena’daki 87 işçinin ve 2016 yılında yine SI Cobas tarafından önderlik edilen Alcar1 et işleme işçilerinin mücadelesine destek verenlerin, polisin gazlı coplu saldırısı karşısında kendilerini savunmaları nedeniyle yargılandıkları bir zamanda gerçekleşiyor.
Piacenza Savcılığı, bunun bir sendika uyuşmazlığı olmadığı -onlara göre gerçek sendikalar sadece artık gerçek grevler yapmayan resmi sarı sendikalardır!- ve dolayısıyla grev gibi mücadele biçimlerinin suç olduğu iddiasını sürdürüyor. Bu, grevlere karşı, yalnızca resmi sendikalara grev yapma hakkı vermeyi amaçlayan siyasi saldırının devamıdır.
Tırmanan saldırılara ilk yanıt, ülke genelinde FedEx grubunda ve Piacenza bölgesindeki tüm işçilerin katıldığı bir günlük grev ve SI Cobas’ın örgütlü olduğu diğer işyerlerindeki iki saatlik grevlerdi. Ve en anlamlısı da 13 Mart Cumartesi günü Piacenza’da, SI Cobas’ın mücadeleci işçilerinin yanı sıra Covid-19’a rağmen pek çok destekçinin, baskıya karşı durmak isteyen gençlerin katılımıyla gerçekleştirilen kitlesel gösteri oldu.
SI Cobas işçilerine yönelik devlet baskısıyla cesaretlenen FedEx yönetimi, 15 Mart’tan bu yana Piacenza merkezini boşaltarak, yüz binlerce paketi diğer depolara ve hatta rakiplerine kaydırdı. Bu, İtalyan yasalarına göre yasak olan lokavt anlamına geliyor. Pek çok depoda işçiler, Piacenza’dan gönderilen kargoları taşımayı reddediyor.
Hükümetin polis ve yargı eliyle gerçekleştirdiği işçi karşıtı saldırılar, işçileri, özellikle de göçmen işçileri korkutmak yerine, mücadeleyi diğer sektörlere ve örgütlere doğru genişletirse, baskının bir bumerang gibi geri teptiğini kanıtlayacaktır. Tıpkı polisin ve Modena Savcılığı’nın SI Cobas Ulusal Koordinatörü Aldo Milani’yi mahkemede uydurma olduğu ortaya çıkan iddialarla suçlama girişiminde olduğu gibi.
Mücadeleyi sendikal örgütlülüğün ötesinde, ortak bir platformda büyütmeyi amaçlayan SI Cobas, Anti-kapitalist Eylem Paktı ve Mücadeleci İşçiler Meclisi’nin kurucularından biridir. Eylem Paktı, 17 Nisan’da, salgın, mücadele deneyimleri ve işçi sınıfının cephesinden atılması gereken adımlar üzerine bir konferans düzenleyecek. 1 Mayıs için çeşitli şehirlerde gösteriler örgütlenecek. 2 Mayıs için, sermayeye karşı mücadelede işçilerin uluslararası birliği hedefiyle çalışmanın zorunluluğuna inanan örgütlerin katılımıyla uluslararası bir konferans planlandı. İşçilerin gücü, fabrika kapılarının ötesindeki, sektörlerinin ötesindeki ve ulusal sınırların ötesindeki birliklerindedir.
SI Cobas - İtalya
- Dünya İşçi Sınıfı Yeni Yıla Mücadeleyle Girdi
- Güney Kore’de Devlet Başkanı Görevinden Uzaklaştırıldı, Mücadele Devam Ediyor
- Güney Kore’de Devlet Başkanına Karşı Protestolar Devam Ediyor
- Almanya’da Volkswagen İşçileri Grevde
- Dünya İşçi Sınıfı İşyerlerinde, Meydanlarda Mücadeleyi Büyütüyor!
- İngiltere’de İşçi ve Öğrenci ‘Filistin için İşyeri Eylem Günü’nde Birleşti
- İspanya’da On Binlerce Emekçi Artan Kira Fiyatlarını Protesto Etti
- Kadına Yönelik Şiddete Karşı Dünyadan Eylemler
- Yunanistan’da Kitlesel Genel Grev
- Fransa’da Demiryolu İşçileri İş Bıraktı
- Gürcistan’da Binlerce Maden İşçisi İşsiz Bırakıldı
- İspanya’da Emekçiler: Bizim Üzerimizde Çamur, Sizin Elinizde Kan Var!
- İngiltere’de On Binler Filistin Halkı İçin Yeniden Meydanlara Çıktı
- İspanya’da Sel Felaketinde Can Kaybı Yükseliyor
- Dünya İşçi Sınıfının Yoksulluğa, Hak Gasplarına ve Emperyalist Savaşa Karşı Mücadelesi Devam Ediyor!
- Yunanistan Liman İşçileri İsrail’e Silah Sevkiyatını Engelledi
- İtalya’da Ulaşım, Liman ve Otomotiv İşçileri Grev Yaptı
- İspanya’da Emekçiler Yüksek Kiralara Karşı Meydanlara Çıktı
- Avrupa İşçi Sınıfı Emperyalist Savaşı Protestoya Devam Ediyor
- Savaşın Birinci Yılında Dünya İşçi Sınıfı “Emperyalist Savaşa Hayır’ Diyor
Son Eklenenler
- Siyasi iktidarın sahte enflasyon verilerine dayanarak 2025 yılı için kamu emekçilerine yaptığı yüzde 11,54 oranındaki zam, kamu emekçileri tarafından ülke genelinde protesto edildi. 13 Ocakta iş durduran KESK, Birleşik Kamu-İş, Hür-Sen, ASİM-Sen...
- Aylardır uzmanların, siyasetçilerin, patronların hatta uluslararası finans kuruluşlarının yaptığı tartışma, analiz ve hesaplamaların sonunda 2025 yılı için asgari ücret 22 bin 104 lira olarak açıklandı. Bu açıklamayı, Türkiye İşveren Sendikaları...
- Günümüzde fabrikalarda, işyerlerinde “kolay yoldan para kazanma” hayaliyle şans ve bahis oyunları oynamak gitgide yaygınlaştı. Teknolojiyle birlikte kumarhane herkesin cebine girdi. Her molada, her köşede tüm başlar cep telefonlarına eğiliyor,...
- Balıkesir Gönen’de bulunan Arıtaş Kriyojenik’te 19 Aralıkta başlayan grev 10 Ocakta anlaşmayla sonuçlandı. DİSK/Emekli-Sen 11 Ocakta Türkiye genelinde İzmir’den Trabzon’a, İstanbul’dan Denizli’ye pek çok ilde “TÜİK Verileri Kirli ve Yalan; Açlık,...
- Aralık ayında Birleşik Metal-İş sendikasının örgütlü olduğu Hitachi Energy, GE Grid Solutions, Schneider Elekrik, Arıtaş Kriyojenik ve Green Transfo fabrikalarında peşi sıra grevler başladı. Çok geçmeden de sermaye sınıfının tatlı kârlarını düşünen...
- İzmir Buca’da sendikal baskıların ve işten atma saldırısının devam ettiği Telus önünde direniş başladı. Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri ve ardından Metropol İnşaat adlı taşeron şirketler bünyesinde çalışan inşaat...
- Yeni bir yılın, 2025’in ilk günlerini yaşıyoruz. Ama işçi ve emekçilerin yüreğinde “yeni” olanın getirdiği heyecan ve umut yerine büyüyen endişeler ve kasvet var. Takvim yaprakları hariç hayatımızda değişen tek şey yaratılan ekonomik yıkımın...
- Her Aralık ayında izlediğimiz asgari ücret tiyatrosu bu yıl çok daha trajik bir şekilde sonuçlandı. Resmi enflasyonun, TÜİK’in uydurma rakamlarıyla bile yüzde 47 olduğu, ENAG’a göre yüzde 87 olduğu bir süreçte asgari ücrete sadece yüzde 30 zam...
- DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında 2024-2026 dönemi için yürütülen TİS görüşmelerinde MESS’in yüzde 40 oranında zam dayatması üzerine Schneider Elektrik’in Manisa ve Kocaeli...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde, İZENERJİ, İZELMAN, Ege Şehir Planlama, İZFAŞ şirketlerinde çalışan DİSK/Genel-İş Sendikasında örgütlü işçiler maaş, yılsonu ikramiye ve eğitim alacakları ödemelerinin geç ve eksik yapılmasını protesto etmek...
- UİD-DER’li emekçi kadınlar olarak, bir grup Polonez direnişçisi kadın kardeşimizle güzel bir sohbet gerçekleştirdik. Direnişçi bir ablamız “bize hep ‘aman kurulu düzenimiz bozulmasın’ düşüncesini bellettiler” dedi. Bu söz üzerine uzunca sohbet ettik...
- Polonez işçileri 173 gün süren mücadelelerinin kazanımla sonuçlanmasının ardından fabrika önünde kurdukları direniş çadırını halaylarla, sloganlarla kaldırdılar. 7 Ocakta direniş alanında zaferlerini kutlayan işçiler, davul zurna eşliğinde halaylar...
- İktidar ve sermaye sınıfının saldırıları böylesine ağırken işçilerin birlik olamayacağını düşünmek kime yarar sağlar? Bu düşünce doğru bir akıl yürütme yöntemi olabilir mi? Karşımızdaki yıkım tablosu, işçilerin birleşmek dışında bir çıkış yolu...