Buradasınız
Gebze’de UİD-DER’le 1 Mayıs
Bostancı’dan bir grup işçi
Her alanda saldırıların yoğun olduğu bir dönemden geçiyoruz. Sermaye işçi sınıfının kanla kazandığı sosyal haklarına, salyalarını akıtarak bakıyor. Ekonomik kriz, savaş ve tırmandırılan milliyetçilik işçi sınıfını sarıp sarmalamış bulunuyor. Tüm bunlara dur demek için bizler de, sanayi ordusunun yaşadığı semtlerden biri olan Gebze’de 1 Mayıs’ı kutladık. UİD-DER, flamalarıyla alanda kızıl bir gelincik tarlasını andırıyordu. Bu gelincik tarlası, ilkbaharda eriyen karların suyuyla dolup taşan nehirler gibi coşkuyla dolup taştı Gebze caddelerinde. İşçi ve emekçiler, balkonlardan, pencerelerden, dükkânlardan, gürleyen bu sese ilgiyle ve merakla baktılar. “Bu hangi fabrika?” diye soranlar oldu. UİD-DER’li işçiler, işçi sınıfının coşkusunu, disiplinini dosta düşmana gösteriyordu.
En ön safta yürüyen çocuklarımız, yaşlarına rağmen saflarını belirleyip, kortejde aynı disiplini ve coşkuyu yansıtıyorlardı. Yediden yetmişe, her yaştan işçi ve emekçi sesimize ses katıyordu. Yürüyüş boyunca flamasıyla ve sıkılı yumruğuyla dur durak bilmeden yürüyen 60 yaşlarındaki teyzemiz de bunlardan bir tanesiydi. 5’li kortejlerimiz, tüm alan boyunca bir ip gibi sıralanmıştı. Bundan etkilenen birçok kortej daha düzenli yürümeye başladı. UİD-DER düzen, disiplin ve dolup taşan coşkuyla adeta ‘80 öncesinin mücadele geleneğini tekrar hatırlattı.
“Krizin faturası patronlara!”, “Ayaklar elbet başa geçecek, sermaye tahtından indirilecek”… Sloganlarımız çevredeki işçi ve emekçilerde de yansımasını buluyordu. Aramızda ilk defa 1 Mayıs’a katılanlar da vardı. Alandaki duruşumuz bu insanların bizlere daha fazla güven duymasını sağladı.
Yürüyüş bitip alana girdiğimizde, çeşitli sektörlerde çalışan işçiler bizleri alkışlarla karşıladılar. Öyle ki bizlerden etkilenerek “kendi bayrağımı bırakıp bunların kortejine girsem” diyenler oldu. Gebze işçileri, derneğimizi tanımaya yönelik sorularla her koldan bizleri sıkıştırdı, “ne zaman kuruldunuz?”, “nasıl bu kadar kısa zamanda bu kadar kişi oldunuz?”, “yeriniz nerede?” vb.
UİD-DER’li işçilerin coşkusunun, disiplininin altında yatan sebep sınıf bilinçli işçiler olmalarıdır. Tarihine sahip çıkarak bu mücadelede safını belirlemek, bugünün genç işçi ve emekçilere düşen görevdir. UİD-DER’li işçilerin gürleyen sesi, seni de UİD-DER’le mücadeleyi büyütmeye çağırıyor. İki yıldır bu ses alanlarda kulakları yırtıyor.
Yaşasın 1 Mayıs!
UİD-DER Yürüyor Mücadele Büyüyor!
Kaybedecek Bir Şeyimiz Yok
Başıbüyük Halkı Yalnız Değildir
Son Eklenenler
- Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde çalışan işçiler Ocak ve Şubat ayı ücretleri ödenmediği için 27 Martta iş bıraktı. Santralin Türkiye tarafının genel yüklenici firması IC İçtaş bünyesinde çalışan...
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...
- Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran...