Buradasınız
Gebze’de 1 Eylül Yürüyüşü

Gebze’de 1 Eylül Dünya Barış Günü vesilesiyle dünyanın birçok yerinde ve Ortadoğu’da devam eden emperyalist savaşları protesto etmek için Gebze Emek ve Demokrasi Güçleri bir yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Eylem UİD-DER, HDP ve EMEP’in de içinde olduğu bir dizi demokratik kitle örgütü ve siyasi parti tarafından organize edildi.
Saat 18.30’da Trafo Meydanında toplanan gruplar kortejler oluşturarak yürüyüşe geçti. UİD-DER’in kızıl korteji kitleselliği ve canlılığıyla dikkat çekti. Yürüyüş boyunca yapılan konuşmalarda, Ortadoğu’da devam etmekte olan savaşta AKP hükümetinin oynadığı uğursuz role dikkat çekildi. Atılan sloganlarda savaşta payı olan tüm emperyalist güçler ve bu güçler tarafından beslenip büyütülen katil IŞİD çeteleri protesto edildi. Saldırılar karşısında direnen Rojava ve Gazze halklarına dayanışma mesajları gönderildi. Suriyeli göçmenlere karşı son günlerde yükseltilen milliyetçi saldırganlık da protesto edildi.
Yürüyüşün ardından Gebze Kent Meydanında basın açıklaması gerçekleştirildi. Okunan açıklama metninde, 1 Eylül’ün 54 milyon insanın öldüğü 2. Dünya Savaşı’nın ardından bir daha savaşların yaşanmaması temennisiyle Dünya Barış Günü olarak ilan edildiği hatırlatıldı. Ancak emperyalist güçlerin kendi çıkarları için dünyayı kana bulamaya devam ettikleri ifade edildi. Açıklama şu sözlerle devam etti: “Gazze’de, Rojava’da, Şengal’de Ukrayna’da ve dünyanın daha pek çok bölgesinde emekçi halklar katlediliyor. Halkların bugünü, geleceği ve bir arada yaşama umudu yok ediliyor, topraklar kan ve gözyaşı ile sulanıyor. Başta ABD olmak üzere emperyalist güçler petrolün siyahını, doların yeşilini görürken bölge halklarına düşen akan kanlarının kırmızısını ve vahşeti görmek oluyor. Tüm dünyayı sarsan ekonomik kriz derinleşirken rekabet artıyor, bu rekabet nedeniyle yeni çatışma alanları ortaya çıkıyor. Bu rekabet ve çatışmaların bedelini ise emekçi halklar ödüyor.” Açıklamanın devamında IŞİD çetelerinin gerçekleştirdiği katliamlara ve insanlık dışı uygulamalara dikkat çekildi. Çetenin işgal ettiği bölgelerde, kadınları pazarlarda satılan kölelere dönüştürdükleri ifade edildi. Saldırılar nedeniyle göç etmek zorunda kalan halkların adeta soykırımla yok edilmek istendiği belirtildi. Basın açıklaması barış, kardeşlik, özgürlük ve eşitlik için mücadeleyi ortaklaştırma çağrısıyla sona erdi.
Basın açıklamasından sonra yapılan forumda söz alan UİD-DER’li bir kadın işçi, 1 Eylül’ün tarihsel anlamına vurgu yaptı ve dünyayı çıkarları için kana bulayan emperyalistlerin savaş ve barış arasında kurduğu ilişkiye dikkat çekti. Bir işçi kenti olan Gebze’de emek örgütleri olarak sınıf siyaseti adına sağlanan eylem birlikteliğinin devamının gelmesi gerektiğini ifade etti: “Ancak o zaman daha yaşanılası, barış dolu bir dünya özlemimizi, Ortadoğu’daki savaşın son bulması ve tüm inançların ve halkların kardeşçe bir arada yaşaması talebimizi daha gür bir şekilde haykıracağımızı düşünüyorum” dedi.
Forumda söz alan UİD-DER’li bir gıda işçisi, ezen ve ezilenin, sömürenin ve sömürülenin olduğu bir dünyada barıştan söz edilemeyeceğine; işçiler işten atıldığında patronla barıştan söz edilemeyeceğine; yakınlarımız hastanelerden geri çevrildiğinde; çocuklarını okula kayıt yaptıramadığında, evsiz sokakta kaldığında, bir Alevi inancını yaşayamadığında, başörtülü bir kadın başörtüsünü özgürce takamadığında, bir Kürt kendi anadilini konuşamadığında barıştan söz edilemeyeceğine dikkat çekti. Konuşmasının devamında emperyalistlerin kendi çıkarları için gerçekleştirdikleri savaşların ancak işçilerin uluslararası birliği tarafından durdurulabileceğini ifade etti. Konuşmaların ardından UİD-DER müzik ekibi ezgilerini seslendirdi ve eylem sona erdirildi.
İş kazaları son bulsun!
Ağustosta 158 İşçi Hayatını Kaybetti
- Kartal’da Binlerce Emekçi Haykırdı: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- İşçi ve Emekçiler Emek ve Özgürlük İttifakı’nın Kartal Mitinginde Haykırdı: Artık Yeter, Birlikte Değiştireceğiz!
- Metal İşçisi Kadınlar Olarak 1 Mayıs’ta UİD-DER’leyiz
- Çocuklarımızın Geleceği İçin Haydi 1 Mayıs’a
- Bakırköy’de Binler Haykırdı: Krizin Faturası Patronlara!
- Göçmenlerin Sağlığa Erişim Hakkı Yok Ediliyor!
- “Halkımız Yoksul Değil, Devletimiz Sosyal”
- Gazze’de Yardım Merkezine Saldırı: Kapitalizmin Geldiği Nokta
- Dünya Mülteciler Günü: Umut Kapitalizme Karşı Mücadelede!
- Genel-İş Sendikacıların Tutuklanmasını Protesto Etti
- Sağlık Emekçileri: “Bitmeyen Eziyet Bitmeyen Rezalet! Hasta Gelmedi Ceza Geldi”
- ABD Büyükelçiliği Önünde Eylem: “Filistin’de Ablukaya ve İşgale Son”
- İzmir Belediye İşçilerinin Grevinin Gösterdikleri
- Tüm İnsanlık İçin Atan Kalplerin Anısına
- Enflasyonun Bize Faturası
- Örgütlü Gücümüzden Korkuyorlar Kardeşlerim
- TPI Compozit Grevcilerinin Anlattıkları
- İşçiler Grevi Nasıl Yürütmeli?
- Yönetmen ve Senarist Ali Özgentürk’e Veda
- Sırrı Abi, Beynelmilel ve İşçi Sınıfının Enternasyonali
- Yaşasın Sınıf Dayanışması
- Soma Katliamının 11. Yılında 301 Madenci İçin Eylemler Yapıldı
- Erol Eğrekler Katlediliyor, Holdingler İşçilerin Kanıyla Büyüyor!
- Benim Onurlu ve Dirençli Devrimci Hasan Dayım
- ERLAU Direnişinde İşçinin Gücü
Son Eklenenler
- UİD-DER’in 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin 55. yıldönümünde gerçekleştirdiği “15-16 Haziran: Gelenekten Geleceğe: Umut Örgütlü Mücadelede!” etkinliğine farklı sektörlerden yüzlerce işçi katıldı. Etkinliğe katılan konuklar arasında; unutulmaz...
- Özel Sektör Öğretmenleri Sendikasının 25 Haziranda başlattığı Büyük Öğretmen Yürüyüşünü gerçekleştiren ve bugün Ankara’ya ulaşan öğretmenlerin önü Ziya Gökalp Caddesi üzerinde polis barikatıyla kesildi. Talepleri için yürüyüşlerini Milli Eğitim...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimlerin ardından İzmir Çiğli Belediyesinde çalışan 147 işçi tasarruf bahanesiyle işten atılmış, yürütülen mücadele sonucu işçilerin bir kısmının işe iadesi yapılmıştı. Verilen tüm sözlere rağmen işe iadesi yapılmayan...
- Bu yıl 1 milyondan fazla öğrenci LGS sınavına, 2,5 milyon öğrenci YKS sınavına girmek için başvuru yaptı. Her yıl milyonlarca çocuk ve genç, aileleriyle birlikte sınav stresiyle baş etmeye çalışıyor. Çocuklarının geleceğine yönelik kaygı duyan...
- Artan fiyatlar karşısında alım gücümüz düşmeye devam ediyor. Enflasyonun artış hızının azaldığı söyleniyor ama bu, fiyatların düşmesi anlamına gelmiyor. Yaz meyveleri tezgâhlara çıktı ama kilosu 150-200 liraya varan fiyatlar yüzünden alamıyoruz....
- 15-16 Haziran 1970 Büyük İşçi Direnişi, cesaretini, onurunu ve örgütlü gücünü kuşanmış Türkiye işçi sınıfının tarihe kazıdığı iki büyük gün… İşçi sınıfının tarihsel mücadele mirasını yaşatmak ve bu mirastan güç alarak işçilerin birliğini büyütmek...
- Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, geçtiğimiz günlerde en kötüsünü geride bıraktığımızı söyledi ve “2026 yılı, refahın daha çok hissedildiği, fırsatların genişlediği ve ekonomik güvenin pekiştiği bir yıl olacak” dedi. Yıllardır iktidar sözcülerinden...
- Özel Okul Öğretmenleri Sendikası üyesi öğretmenlerin Büyük Öğretmen Yürüyüşü 3. gününde devam ederken, 27 Haziranda Ankara’da Milli Eğitim Bakanlığı önünde basın açıklaması yapıldı. Aynı gün Haber-Sen Türkiye genelinde yaptığı basın açıklamalarında...
- Sevgili Polonez işçisi kardeşlerim, Dayanışma TV’de yayınlanan “146+Bir Polonez Bir İşçi Direnişinin Kalbinden” belgeselinizi büyük bir dikkatle izledim. Belgeseldeki her bir kare, her bir sözünüz direnişinizin gün gün örülmüş gerçek hikâyesini...
- “Gerçeğin içinden, sınıfın penceresinden” şiarıyla yayın yapan Dayanışma TV, işçi sınıfının ilham verici mücadelelerini belgelemeye, bu mücadelelerin işçi sınıfının ortak deneyimi haline getirilmesi çabasına katkı sunmaya devam ediyor. Dayanışma TV...
- Türk-İş’e bağlı sendikalarda örgütlü kamu işçileri, 2025-2026 yılı toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde siyasi iktidarın yüzde 16’lık sefalet zammı dayatmasına karşı 26 Haziranda Türkiye genelinde yarım gün iş bıraktı. Türkiye Sağlık-İş Sendikasına...
- İspanya’nın güneyinde bulunan sanayi kenti Cadiz’de yaklaşık 30 bin metal işçisi grevde. 18-19 Haziranda 2 günlük grevlerinin ardından talepleri karşılanmayan işçiler 23 Hazirandan bu yana süresiz grevdeler. CCOO ve UGT sendikalarına üye işçiler,...
- Gençlik dönemi, insan hayatının en heyecanlı, en meraklı ve en enerjik zamanlarıdır derler. Bu yönleriyle gençlik bir nehre benzetilebilir; coşkulu, yönünü arayan, bazen de önüne çıkan taşlara çarpa çarpa yolunu bulan… Bazen hızlı, bazen yavaş akar...