Buradasınız
Gebze’de 1 Mayıs’ı Coşkuyla Kutladık
Pendik’ten bir işçi
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Aylar öncesinden 1 Mayıs hazırlıklarımızı yapmaya başlamıştık. “Düşük Ücretlere, Uzayan İş Saatlerine ve Taşeronlaştırmaya Hayır” çağrımızla işçileri mücadeleye çağırıyorduk. 1 Mayıs afişlerimizde işçilerin talepleri yazıyordu. Mahalleleri, sokakları, işçi semtlerini afişlerimizle donatmıştık. Stantlar kurarak işçileri 1 Mayıs’a güç katmaya, taleplerimizi haykırmaya ve alanda omuz omuza durmaya çağırıyorduk. 1 Mayıs’a sayılı günler kala heyecanımız daha da artmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak karınca misali sürekli çalışıyorduk. 1 Mayıs alanına daha fazla işçi kardeşimizi katabilmek için gece gündüz çalıştık.
1 Mayıs sabahı günün ilk ışıklarıyla işçiler yola koyulmuştu. Derneğimize geldiklerinde güler yüz, sıcacık bir çay ve kahvaltıyla karşıladık işçi arkadaşlarımızı. Bir yandan da alana gitme hazırlıklarımız devam ediyordu.
Vakit geldi ve otobüslerimize bindik. Daha otobüsteyken 1 Mayıs coşkusu başladı Otobüslerde yol boyunca hep bir ağızdan taleplerimizin yer aldığı sloganları haykırdık, şarkılar ve marşlarla coşkumuz katlandı. Bizim günümüzdü bugün! İşçi sınıfının günüydü bugün!
Alana vardığımızda işçi arkadaşlarımızı tek yürek olarak görmenin gururuyla daha da coşkulandık. İşçi örgütümüz UİD-DER’in ses aracından coşkulu işçi ezgileri eşliğinde halaylar çektik. Ses aracımızdan işçilere seslenen sunucularımız, enternasyonal dayanışmanın önemine vurgu yapıyordu. Kortejimizde İranlı ve Suriyeli dostlarımız da vardı. Ses aracımız Kürtçe, Farsça ve Arapça selamladı bu kardeşlerimizi. UİD-DER’in kürsüsü, ezgileri, sloganları, alana gelen tüm işçileri sarıp sarmalayan konuşmaları ve talepleri ile bir anda 1 Mayıs’a katılan sendikalı sendikasız tüm işçilerin kürsüsü haline geldi.
Çeşitli sektörlerden sendika kortejleri 1 Mayıs alanına akmaya başladı. Kortejimiz kitleselliği, coşkusu ve düzeniyle işçilerin ilgisini çekiyordu. Sendikalı işçiler alkışlarla kortejimizin yanından geçiyorlardı. Haykırdığımız sloganlara işçiler gür sesle eşlik ediyorlardı.
60’lı yaşlarda bir işçi abimiz heyecanla yanımıza gelip “bu alandaki en görkemli ve büyük kortej bizim, çok güzel gerçekten çok güzel bir şey” dedi. İki işçi kadın kendi aralarında konuşurken, kortejimiz için “kortejin başını gördüm ama sonunu bir türlü göremiyorum. Ne kadar kalabalıklar!” diye hayretle bakıyordu.
Bizimle mitinge gelen işçi dostlarımızın ortak düşüncesi şuydu: UİD-DER yaparsa en iyisini yapar. Her şey çok güzeldi. Müzik grubumuz sahnedeki yerini aldı ve işçi türküleriyle meydanı dolduran işçileri coşturdu.
İşçilerin bir araya geldiğinde neleri başarabileceğinin görülmesi bakımından önemli günlerden birisidir 1 Mayıs. UİD-DER de örgütlü duruşu, işçi sınıfının disiplinini, coşkusunu ve mücadele azmini işçi dostlarımıza 1 Mayıs alanında bir kez daha gösterdi.
Yaşasın 1 Mayıs, Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!
Yaşasın 1 Mayıs
Dersim Katliamı Unutulmadı
Son Eklenenler
- Yaşanan depremlerin, yangınların, sellerin bir felakete veya katliama dönüşmesinin sebebi patronların kâr düzeni ve kâr hırslarıdır. Dolayısıyla bu yaşananlar sınıfsaldır. Tek tek kişilerin sorunu değil, bir bütün olarak işçi sınıfının sorunudur,...
- Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) Genel Başkanı Mehmet Türkmen 16 Şubatta ikinci kez gözaltına alındıktan sonra 17 Şubatta savcılık tarafından ifadesi alınmadan, tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi ve tutuklandı. Türkmen’...
- İngiltere işçi sınıfı, Filistin halkı için yürüttüğü ulusal eylem günleri kapsamında 15 Şubatta başkent Londra’da bir kez daha meydanlara çıktı. Hükümet binalarının bulunduğu Whitehall’da toplanan çeşitli sendikalardan, siyasi partilerden ve sivil...
- 2025 yılı için asgari ücretin son derece düşük belirlenmesi işçileri şaşırttı ve haklı olarak öfkelendirdi. Pek çok işçi, “daha yüksek belirlenmesini bekliyorduk” dedi. Aynı öfke emekli maaşları için de söz konusu. Öte yandan metal işçileri de...
- Temel Conta işçilerinin grevi 10 Aralıktan bu yana sürüyor. İşçiler, yaklaşık bir yıl önce sendikalı olma kararı almış, Petrol-İş Sendikası Aliağa Şubesi’nde örgütlenmeye başlamışlardı. Petrol-İş Sendikası, Çalışma Bakanlığı’ndan yetki belgesini...
- Sırbistan’ın ikinci büyük şehri olan Novi Sad’in tren istasyonu 2022 yılında cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri kampanyası sırasında yapılmıştı. Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic de istasyonun açılış törenine katılarak, 60 yıl sonra bu istasyonu...
- Urfa’nın Viranşehir ilçesinde Kadıköy Güneş Enerji Santrali’nde (GES) Kalyon ve Eksim Real Enerji şirketlerinde çalışan işçilerin 11 Şubatta başlattığı iş bırakma eylemi tüm baskılara rağmen devam ediyor. Bezmialem Vakıf Üniversitesi şantiyesinde...
- 6 Şubat Maraş merkezli depremlerin üzerinden iki yıl geçti. Söylemesi dile kolay olan bu cümle alt metinde bizlere birçok şey anlatıyor. Dönüp geriye baktığımızda yaşanan onca acı ve keder bizlerin zihinlerinde tekrar tekrar canlanıyor. UİD-DER’li...
- Donald Trump bir kez daha ABD başkanı seçildi. Seçilir seçilmez de ilk bakışta deli saçması gibi görünen açıklamalar yapmaya başladı. Mesela Amerika’nın Grönland’ı alması gerektiğini söyledi. Bu, Trump’ın kafasından çıkmış çılgın bir fikir gibi...
- Antep Başpınar Organize Sanayi Bölgesinde sefalet zammına karşı direnişe geçen tekstil işçilerinin mücadelesi yasaklarla, baskı ve saldırılarla engellenmeye çalışılıyor. 14 Şubat günü, tüm saldırılara rağmen direnişlerini sürdüren Başpınar...
- Ağız ve Diş Sağlığı Merkezleri (ADSM), Ağız ve Diş Sağlığı Hastaneleri (ADSH) ve devlet hastanelerinde çalışan diş hekimleri ve sağlık çalışanları “Yüksek MHRS sayıları, kısıtlı süreler, eksik istihdam, sağlıksız ve güvenli olmayan birimler, düşük...
- Türkiye’de yasalarda her işçinin özgürce sendikaya üye olabileceği yazıyor. Ama resmi istatistiklere göre çalışanların yüzde 85’inden fazlası sendikasız. Sendikalı çalışmak yasal olmasına ve ücret, ikramiye, sosyal haklar bakımından avantajlar...
- Çok açık ki iktidarın “Aile Yılı” ilan etmesi aileler refaha kavuşsun diye değil, sermayenin ve iktidarın çıkarları içindir. İşçi aileleri için daha büyük yoksulluk, daha kötü çalışma koşulları, acı ve gözyaşı, hatta ölüm getireceği sır değildir.