Buradasınız
Genç Bir İnşaat İşçisi Daha Öldü!
Bostancı’dan bir işçi
Okul masraflarını karşılayabilmek için inşaatta çalışan üniversiteli bir genç 4. kattan düşerek hayatını kaybetti. Bu içimizi burkan haber geçtiğimiz hafta patronlar sınıfının gazete ve televizyonlarında bu şekilde yer aldı. Üniversiteli gencin yaşadığı bu trajedi aslında biz işçilerin iki büyük sorununu ortaya çıkarıyor. İlk olarak paralı eğitim sistemini, ikinci olarak da çalıştığımız işyerlerinde alınmayan işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerini.
Patronlar sınıfının düzeninde işçi-emekçi çocukları okuyabilmek için çalışmak zorunda kalıyor. Özellikle yaz aylarında part time ya da yevmiyeli işlerde çalışıp okul masraflarını çıkarmaya çalışıyorlar. İnşaattan düşerek ölen üniversiteli Ömer Çetin de günlüğü 30 TL’ye İstanbul-Ataşehir’deki bir lise inşaatında çalışıyordu. Fakat onu inşaatta çalışırken tutacak bir kemer olmadığı için düşerek genç yaşta hayatını kaybetti. Bir yandan işçi çocukları okuyabilmek için çalışıp ölürken öbür yanda patronların çocukları istedikleri okullarda, rahatça, para sorunları olmadan okuyabiliyorlar. İşte patronlar sınıfının biz işçi-emekçi ailelerine ve çocuklarına reva gördüğü hayat!
Genç inşaat işçisi 4. kattan elindeki keserle tahta kalıplarını sökmeye çalışırken dengesini kaybedip düşerek hayatını kaybetti. Ömer gibi birçok inşaat işçisi hiçbir önlem alınmadığı için ya düşerek hayatını kaybediyor ya da yaralanıp sakat kalıyor. Metrelerce yükseklikte çalışırken ölen bu genç işçinin ölümünün tek sorumlusu vardır, o da inşaatta hiçbir güvenlik önlemi almayan patrondur! İnşaat işçilerine doğru dürüst eldiven, baret, yüksekte çalışmak için kemer ve koruma gözlüğü verilmiyor. Hayat kurtaran bu malzemeler inşaat patronları tarafından maliyetli olarak görüldüğü için alınmıyor. Ne de olsa patronlara göre bizim canımız sudan ucuz!
Patronlar sınıfı ve onların düzeni ortadan kalkmadıkça ne iş kazaları sona erecek ne de gençlerin okuyabilmek için hayatlarının baharında yaşamlarını yitirmeleri son bulacak. İşçi-emekçi aileler ve gençler olarak, patronlar sınıfı kendi kârları için bizi mezara koymadan biz onları mezara koyalım! “Öğrenciyim mücadeleye etmeye gerek yok, yaşlıyım benden geçti” demeden, parasız eğitim hakkı ve işyerinde işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınması için mücadele edelim!
Haklarımız İçin Mücadele Etmeliyiz!
Yine İş Kazası Yine Ölüm
- Toplu Konut Değil, Toplu Mezar!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
Son Eklenenler
- Genel-İş Sendikası İstanbul Anadolu Yakası 4 No’lu Şube ile Kartal Belediyesi yönetimini temsil eden SODEMSEN arasında yürüyen görüşmelerden olumlu bir sonuç alınamaması üzerine Kartal Belediyesi işçileri 30 Ekimde greve çıkmıştı. Belediye...
- Sendikaya üye olan işçilerin önüne çok çeşitli engeller çıkartılıyor. Sendikanın örgütlendiği işyerinde toplu sözleşme yapma yetkisi alması için hem işkolu hem de işletme barajlarını aşması ve Çalışma Bakanlığından çoğunluğu sağladığına dair yetki...
- Tarkett işçileri 18 Eylülden bu yana grevlerini sürdürüyorlar. Taleplerini, mücadelelerinin nasıl başladığını, grevlerini şöyle anlatıyorlar:
- Ücretlerini arttırmak, sendikalaşmak, ücret gaspına dur demek için çeşitli sektörlerden işçiler grev ve direnişlerini sürdürürken her geçen gün bunlara yenileri ekleniyor. Kartal Belediyesi işçileri Toplu İş Sözleşmesi (TİS) masasında anlaşma...
- Dünya İşçi Sınıfının Yoksulluğa, Hak Gasplarına ve Emperyalist Savaşa Karşı Mücadelesi Devam Ediyor!Dünyanın dört bir yanında farklı sektörlerden on binlerce işçi ve emekçi artan yoksullaşmaya, hak gasplarına ve emperyalist savaşlara karşı mücadeleyi büyütmeye devam ediyor. Baskı ve tehditlere boyun eğmeyen işçiler, grevlerle, kitlesel eylemlerle...
- İşçi Dayanışması’nda her vesileyle vurguladığımız gibi kapitalizmde iki temel sınıf var. Yaşam biçimi, düşünme tarzı, çıkarları, hayattan beklentileri farklı olan iki sınıf: İşçi sınıfı ve sermaye sınıfı. Bu nedenle her kavram hangi sınıftan...
- 28 Ekim 2014’te Ermenek’te 18 madenci katledildi. Ermenek katliamı, ekmek kavgası uğruna yerin yüzlerce metre altına inen sarı baretlilerin yaşamdan koparıldığı ne ilk katliamdı ne de son olacaktı. Aynı yıl 13 Mayısta Türkiye tarihinin en büyük...
- Son günlerde de Polonez işçisi kadınların direnişlerini hayranlıkla ve umutla takip ediyorum. Uzun zamandır “grevlerde kadınlar nasıl tepki veriyor” diye kadın ağırlıklı grevleri dikkatle izliyorum. Sizlere de bu merakımdan dolayı karşıma tesadüfen...
- Bu sistemde kâğıt üzerinde herkesin özgür olduğu söylenir, herkesin eşit özgürlükleri varmış gibi sunulur. Ancak gerçeklik başkadır. Gerçeği algılamak için uyanık ve sınıf bilinçli olmak, “hangi sınıfın özgürlüğü?”, “ne çeşit bir özgürlük?” gibi...
- Adana’da SASA-PTA Üretim Tesisi Şantiyesinde çalışan işçilerin Yapı Yol-İş Sendikasıyla birlikte ücret gaspına karşı başlattıkları direniş kazanımla sonuçlandı. Karşıyaka Belediyesi Kent AŞ işçileri, belediye önünde eylem yaparak ücretlerinin...
- Her gün yeni bir vahşet, felaket, savaş haberi alıyoruz. Çünkü içinde yaşadığımız ekonomik ve toplumsal düzen vahşet, felaket, savaş üretiyor. Her gün bir önceki güne göre daha kötü bir dünya ve yaşama açıyoruz gözlerimizi. Beraber çalıştığım bir...
- Çoğu işçi kardeşimiz birlikte hareket etmenin, hak mücadelesi vermenin zor olduğuna inanıyor. Gerçekten de hak mücadelesinde kolay bir yol yok. Peki ama kölelik koşullarında çalışmak, sefalete boyun eğmek kolay mı? Bireysel çabalarla hayat...
- Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) üyesi sağlık emekçileri 24 Ekimde pek çok ilde basın açıklamaları gerçekleştirerek devletin sağlık politikalarını, sağlık emekçilerinin maruz kaldığı sömürüyü ve tüm bunların bir sonucu olan bebek...