Buradasınız
Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
Esenyurt’tan bir mağaza emekçisi

Marmaris Belediyesi Destek Hizmetleri Müdürlüğü biriminde demir atölyesinde işçi olarak çalışan 22 yaşındaki Yener Durmuş, sabah saatlerinde sobayı tutuşturmak için tiner dökerken alev alan tiner tenekesi elinde patladı. Sağlık ekipleri tarafından yapılan ilk müdahale sonrası Marmaris Devlet Hastanesine kaldırıldı. Hastanenin gerekli ekipmanları olmadığı için ambulans uçakla Kocaeli Devlet Hastanesine sevk edildi. 24 gün yoğun bakımda yanık ve yanığa bağlı komplikasyonlar için tedavi gören Durmuş, doktorların tüm çabalarına rağmen yaşama veda etti. Ölümün bu türlüsü işçinin dikkatsizliği gibi gösteriliyor oysa böyle haberleri o kadar sık duyuyor ve çevremizde öyle çok şahit oluyoruz ki bunun dikkatsizlikle değil işçilerin çalışma şartlarıyla ilgili olduğu açık.
Yüzlerce emekçi kardeşimizi bu sömürü düzeni kapitalizm aramızdan alıyor. Daha geçtiğimiz günlerde Beşiktaş’taki bir gece kulübü tadilatında çıkan yangın sonucu 29 kardeşimiz hayatını kaybetti. Yeni yılın ilk günlerinde Sultanbeyli’de çelik yapı üreten işyerinde çalışan işçilerin konteynırında yangın çıkmış gencecik üç işçi kardeşimiz yanarak can vermişti. Bu olayın üzerine de İşçi Sağlığı ve İş Güveliği Meclisi (İSİG), 46 yıl önce yürürlüğe giren tüzüğün uygulanmadığını ve işyerlerinde havalandırma ve ısınma gibi sorunları maliyet olarak gören işverenin bu sorumluluktan kaçtığını ifade etmişti. Kurallara uymayan şirketler, denetimleri yapmayan kuruluşlar ve yitip giden kardeşlerimiz…
Bugün teknoloji ve modern sanayi bu kadar gelişmişken işçilerin iş koşulları yerinde sayıyor, ilkellik devam ediyor. İşçi sağlığı ve iş güvenliği kuralları, 46 yıl önce belirlenmiş yasalara göre değerlendiriliyor ama patronlar bu mevzuatlara bile uymuyor! Her gün çocuk yaşta iş cinayetlerine kurban giden kardeşlerimize dair haberler alır olduk. Peki, kimin umurunda? Ateş işçi sınıfının ocağına düşüyor, bizler kahroluyor ve üzülüyoruz. Kardeşler “Örgütlenmek Hayat Kurtarır” derken bu cinayetlere dur demek için önümüze somut bir çözüm koymuş oluyoruz. Bu cinayetlerin sorumlusu sömürü düzenidir, sermaye sahipleri ve onların çıkarları için siyaset yapanlardır. Bunların hepsinden hesap soracak olansa işçi sınıfının örgütlü gücü olacaktır.
- “Benim Suçumdu Abla”
- Toplu Konut Değil, Toplu Mezar!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
Son Eklenenler
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...