Buradasınız
Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
Ankara’dan bir temizlik işçisi

Yıllarca kamuda çalışıp emekli oldum. Malum, emekli maaşı asgari ihtiyaçları dahi karşılayabilecek bir ücret olmadığı için özel sektörde iş aramaya koyuldum. Genel olarak çalışma koşulları o kadar kötü ki 6 ayda 3 işyeri değiştirmeyi “başardım”. Benim gibi yıllarca posası çıkan bir işçinin bu koşullara katlanması artık çok zor oluyor.
Şu an çalıştığım yer savunma sanayisine üretim yapan bir fabrika. Üretim alanında yoğun kimyasal kokusu olmasına rağmen hiçbir işçide maske yok. Birkaç günde sesim değişmeye başladı, çok fazla öksürdüm. İşe başladığımın üçüncü günü, müdür yanımıza gelip “nasıl, alıştınız mı, güzel mi fabrika?” diye sorduğunda öksürdüğümü söyledim ve kullandığımız kimyasal malzemeye karşı da koruyucu özelliği olan bir maske istedim. Hem maskeyi istediğim müdür hem de işçiler bana tuhaf tuhaf baktılar. Anladım ki burada çok işim var. En temel iş güvenliği önlemlerinin bile adı geçmiyor burada.
Üretim alanının temizliğini iki kadın yapıyoruz. Birimiz alana mop atarken diğerimiz yerleri makine ile yıkıyor. Bu yıkama makinesi de kocaman bir makine. Ben bilmiyorum kullanmayı, öyle olunca da diğer arkadaşa kaldı yıkamak. Kullanmaya çalıştığımda beni sağa sola savuruyor. Diğer arkadaşım da çok zorlandığı ve hatta sağlık sorunları yaşadığı için yalnızca kendisinin kullanmasının doğru olmadığını, benim de öğrenmem gerektiğini söylemeye başladı. Ben de gücümün yetmediğini söyledim, “başka bir şey yapmalıyız” dedim. Bunu duyunca cesaretlenip “o zaman müdüre gidip söyleyelim” dedi. Ben de hemen “olur gidelim” dedim. Müdüre makineyi kullanamadığımı, gücümün yetmediğini, bir kadının yapamayacağı bir iş olduğunu söyledim. Tek başıma kalsaydım muhtemelen çıkışım verilirdi. Ama arkadaşım da yorgunluk yüzünden tansiyonunun yükseldiğini, yıkama yapmak istemediğini söyleyince müdürün verdiği cevap “zaten makineyi uzun saat çalıştırmıyoruz, bozuluyor. Yine de biz bu durumu değerlendirelim” oldu.
Makinenin uzun saatler çalışıp bozulmaması gerek, çünkü pahalı ve değerli. Ama işçilerin sağlığının patronların gözünde hiçbir değeri yok. İşçilere maske veremezler çünkü maliyet. İşçi çalışamayacak duruma gelip de işten ayrılırsa yenisi gelir diye bakıyorlar. Maske vermeyelim, bu kokuya dayanabilen dayandığı kadar çalışsın diye düşünüyorlar. Ağır koşullar yüzünden sirkülasyon o kadar fazla ki, en fazla 1 yıllık işçiler var, çoğu işçi 3-5 ay çalışıp çıkıyor. Hem yapılan işin ağırlığı hem sağlıksız çalışma koşulları, zararlı kimyasallar işçilerin sağlığını bozuyor. Fabrikalarda sınıfsal ayrımlar o kadar belirgin ki öfkelenmemek mümkün değil. Patronun gelip gittiği, müdürün olduğu idari katın tuvaletlerinden tutun yemek salonlarına kadar bakıldığında tertemiz olduğunu, işçiye reva görülenin ise hayvanın bile girmeyeceği tuvaletler olduğunu görüyorsun.
Dünyadaki her şeyi üretenler olarak bunları mı hak ediyoruz? Bize reva görülen bu hayatı değiştirmek için her birimizin bir adım atması gerekmez mi? Dibin dibi yok zaten dipteyiz ve bir şey yapmazsak kör kuyuların da derinlerine gideceğiz, gidiyoruz. Dişlerimizi sıkıp bu koşullarda çalışmaya devam etmek zorunda değiliz. Örgütlenip çalışma koşullarımızı iyileştirmek için mücadele etmeliyiz.
- Çocuk İşçilikle Mücadele İşçi Sınıfının Örgütlü Mücadelesinin Büyümesiyle Mümkün
- 301’i, Soma’yı, O Günden Beri Hiç Unutmadık…
- Nurtani İçin Adalet, Adalet İçin Mücadele Gerek
- Sorumluluğu İşçiye Yıkmanın Yolu: “Ya Güvenli Çalış Ya Hiç Çalışma”
- “Benim Suçumdu Abla”
- Toplu Konut Değil, Toplu Mezar!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
Son Eklenenler
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi (İzBB) şirketleri İZDOĞA, İZBETON, İZULAŞ ve 185 İZSU çağrı merkezinde işten atılan 368 Belediye-İş Sendikası üyesi işçi, işlerine geri alınma talebiyle mücadele ediyor. İşten atılan işçiler arasında 1,5 senelik genç...
- İranlı sınıf kardeşlerimiz, Sizlere Türkiye’den yazıyoruz. Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER) üyesi işçiler olarak sizleri en içten duygularımızla selamlıyoruz. On yıllardır Filistin halkına yönelik zulmünü sürdüren İsrail, bugün ABD’...
- 11 Temmuzda Brezilya’nın birçok kentinde on binler, emek karşıtı politikaları ve saldırgan uygulamalarıyla tanınan eski başkan Bolsonaro’nun yargılanma sürecine müdahale ettiği gerekçesiyle Trump’ı protesto etti. Kenya’da geçtiğimiz yıl vergi...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 14 Temmuzda Ankara’da bulunan Genel Merkez binasında düzenlediği basın toplantısında 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi taleplerini ve mücadele programını açıkladı. Basın...
- DİSK Emekli-Sen, 13 Temmuzda Çankaya Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde “Emekli Buluşması” düzenledi. DİSK-AR tarafından hazırlanılan 2025 Emekli Raporu’nun kamuoyuyla paylaşıldığı etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Emekli-Sen Genel...
- Haydarpaşa Dayanışması, son banliyö seferlerinin durdurulduğu 2013’ten bu yana Haydarpaşa Garında her Pazar günü “Ne Otel Ne Müze, Haydarpaşa Gardır Gar Kalacak!” pankartıyla basın açıklamaları gerçekleştiriyor. 13 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen...
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...