Buradasınız
Gürültü Değil, Direniş Yapıyoruz!
Flormar direnişçisi bir grup kadın işçi

Bizler Flormar işçileri olarak 75 gündür fabrika önünde direniyoruz. Bu süre zarfında sesimizi duyurmak adına pek çok şey yaptık, yapıyoruz da. Fabrika önlerine gidip başka işçi arkadaşlara durumumuzu anlatıp destek istedik. Flormar mağazaları önünde bildiriler dağıtıp kamuoyu oluşturmaya çalıştık. Bizi ziyarete gelen insanlara anlattık yaşadıklarımızı. Yetmedi, geçtiğimiz günlerde bir grup Flormar direnişçisi olarak yetkili sendikamızla birlikte Ankara’ya bir ziyaret gerçekleştirdik. Yani TBMM’ye gittik. Bir de onlara anlattık yaşadıklarımızı, mağduriyetimizi. Umudumuzu kesmedik, lakin oradan da biz işçilerin derdine bir derman çıkacak gibi görünmüyor. Biz direnen işçilere “siz gidin sendikanızın genel başkanı gelsin” dediler. Yani biz işçileri, oy verip Meclise gönderdiğimiz vekiller bile muhatap olarak görmüyorlar. Oysaki 24 Haziran seçimlerinden önce, hem iktidar hem de muhalefet partilerinin temsilcileri çeşitli vaatler veriyorlardı bizlerden oy isterken. Gördük ki yine “aldatıldık”, yazık…
Bir süredir Flormar şirketinin temsilcileri, sosyal medya üzerinden bizlerin onurlu direnişini karalamak maksatlı yalan beyanlarda bulunuyorlar. Kimseyi sendikal sebepten işten atmadıklarını, işyerinde yasadışı eylem yapan bir grubu tüm haklarını vererek işten çıkardıklarını söylüyorlar. Bizler sadece anayasal hakkımız olan sendikaya üye olma hakkımızı kullandık. Bu sebeple de 132 işçiyi gözünün yaşına bakmadan işten attı Flormar’ın patronu. Hem de 25/2 kapsamında çok ağır suçlamalar içeren bir maddeden. Böyle bir suçlama yetmiyormuş gibi fabrika önünde direniş yapmamızdan da rahatsız oluyorlarmış. Hatta valilikten yazı gelmiş, “Bitirsinler artık! Çok gürültü oluyor. Civar fabrikalar da, GOSB yönetimi de rahatsız bu durumdan” diye.
Biz de buradan onlara sesleniyoruz! Bizler hakkımızı aradık diye, anayasal hakkımızı kullanıp sendikaya üye olduk diye, işimizden ekmeğimizden olduk. Bunu da defalarca belgeledik. Bu işi bitirmek kolay çünkü yasadışı iş yapanlar patronlar. Buyurun gücünüz yetiyorsa siz gidip Flormar’ın patronuna söyleyin de bitsin direniş. Ya da onların deyimiyle “gürültü” bitmiş olsun. Biz görüyoruz, yasalar patronların arkasında, hükümetler patronların yanında. Biz de gücümüz yettiğince hakkımızı aramaya devam edeceğiz. Bizim derdimiz gürültü çıkarmak, huzuru bozmak, ülke bölmek değil. Biz işçi, emekçi insanlarız. Her şeyi üretenleriz. Bizler hakkımızın peşindeyiz! Sonuna kadar da onurlu mücadelemizi sürdürmekte kararlıyız. Ayrıca şu da iyice bilinsin ki biz gürültü çıkarmıyoruz, direniş yapıyoruz!
Meslek Liseleri Patronlara Emanet
- Kütahya Şeker Grevi 3’üncü Gününde
- İşçiler Sendika Düşmanlığına Karşı Mücadele Ediyor
- Omsa Metal İşçileri Sendika Hakları İçin Direnişte
- Cam İşçileri Grevde, İzBB İşçilerinin Direnişi Sonuç Verdi
- Sefalet Zammı Dayatmasına, İşten Atmalara Karşı İşçi Mücadeleleri
- Soygun Değil de Ne?
- İzmir’de Grevci İşçiler Sefalet Dayatmasına Hayır Dedi
- DYO Boya Grevi Kazanımla Sonuçlandı
- İşçiler, Emekliler Sefalet Dayatmasına Karşı Mücadeleyi Büyütüyor
- Buca Belediye İşçilerinin Anlattıkları
- Çiğli Belediyesinde İşten Atılan Kadın İşçilerin Mücadelesi Sürüyor
- Kamu Emekçileri, Öğretmenler, İşçiler Mücadele Ediyor
- Polonez İşçilerine Selam Olsun
- Bize Ekmek Yoksa Size Pasta Yok!
- Buca Belediyesi İşçileri Ücret Gaspına Karşı İş Bıraktı
- Hak Gasplarına ve Sendikal Baskılara Karşı İşçi Mücadeleleri
- Reckitt İşçilerinin Grevi Kararlılıkla Sürüyor
- İzmir Belediye İşçilerinin Grevi Bitti Ama Grev Nefreti Bitmedi
- Bayramın Üçüncü Gününde KRT İşçileriyle Dayanışma
- KRT Çalışanlarından Eylem
Son Eklenenler
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Ankara Adalet Bakanlığı önünde, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işten atılan emekçilerin görevlerine iade edilmesi talebiyle basın açıklaması düzenledi.
- Türkiye’de her yıl 3-9 Eylül tarihleri arası Halk Sağlığı Haftası olarak kutlanıyor. Sağlık Bakanlığı, Halk Sağlığı Haftasının amacını “halkın sağlığını korumak, geliştirmek, sağlık için risk oluşturan faktörlerle (bulaşıcı hastalıklar, çevresel...
- Kozasından çıkmaya çalışan kelebeğin hikâyesini bilir misiniz? Bir adam ormanda yürürken, bir kelebeğin kozasından çıkmaya çalıştığını görür. Saatlerce, kelebeğin küçücük bir delikten çıkmak için verdiği mücadeleyi izler. Ancak bir süre sonra...
- Yalova’da bulunan Sefine Tersanesi işçileri, patronun çalışma koşullarında yaptığı tek yanlı değişikliğe karşı direnişe geçti. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) grevi beşinci gününde anlaşmayla sonuçlandı. Artvin Şavşat Belediyesinde...
- Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklisinin taleplerini boşa çıkaran 8. Dönem Toplu Sözleşme süreci, Kamu Hakem Kurulu tarafından karara bağlandı. Hakem Kurulu, 2026 yılında ilk altı ay için yüzde 11, ikinci altı ay için yüzde 7; 2027 yılı için ise...
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Diyarbakır’dan Ankara’ya pek çok kentte eylemler düzenlendi. Ankara’da Emek Barış ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla Kolej Meydanında bir araya gelen kitle sloganlar, alkışlar ve zılgıtlar eşliğinde Sakarya Meydanına...
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...
- Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
- Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...