Buradasınız
Hükümet Katliamda Üç Maymunu Oynuyor
Sarıgazi’den bir kadın işçi

Ankara katliamının üzerinden 10 gün geçti. Hükümet ve bakanları katliama ilişkin üç maymunu oynamayı devam ettiriyorlar. “Görmedim, duymadım, bilmedim” oyunu yaparak katliamda kendilerinin bir suçu olmadığını kanıtlamaya çalışıyorlar. Oysa her şey biliniyor, görülüyor ve duyuluyor.
Katliamın ardından İçişleri Bakanı, Adalet Bakanı ve Sağlık Bakanı bir açıklama yaptı. İçişleri Bakanı utanmadan “güvenlik zafiyeti yok, gerekli güvenlik önlemleri alındı” diyor. Ekranlara geçip ikiyüzlüce “güvenlik zafiyeti yok” diyorlar. Sonrasında katliamın IŞİD tarafından yapıldığı ortaya çıktı. Hükümet suçu kendi üzerinden atacak bir günah keçisi bulmuştu. Fakat IŞİD’in canlı bombalarının ülkede cirit attığı, hepsinin listesinin fotoğraflarıyla birlikte polis, asker, devlet tarafından bilindiği, katliam alanında ellerini kollarını sallayarak dolaştıkları biliniyor ve görülüyordu. Ülkede onların nerelerde örgütlendikleri, sınırdan ne zaman girip çıktıkları biliniyor. Aileler çocuklarının IŞİD’e katıldığını polise gidip haber veriyor. Fakat hükümetin ne hikmetse bunların hiçbirinden “haberi olmuyor”, bir şey yapmıyor. Yeri gelince uçan kuştan haberi olan güvenlik güçlerinin “hiçbir şeyden haberi yoktu.” Ne kadar da gerçekçi, ne kadar inandırıcı!
Ardından Başbakan Davutoğlu “Elimizde canlı bombacıların listesi var. Ama eylem yapmadan onları tutuklayamayız, insanları sebepsiz yere tutuklayamazsınız” diyerek açıklama yapıyor. Bu açıklamayla, hükümet her şeyden haberi olmasına rağmen katliamın yapılmasına göz yumduğunu itiraf etmiş oluyor. Devlet barış diyen, demokrasi diyen, ülkede kardeşçe yaşamak isteyen herkesi eylem yaptı diyerek tutuklayıp hapse atarken, eli kanlı örgütler sırf eylem yapmadılar diye tutuklanmıyor. Devletin amacı bellidir. Kin ve nefreti kışkırtarak savaşı ve katliamları sürdürmek!
Barıştan ve demokrasiden yana daha kaç kişinin öldürülmesi beklenecek? Reyhanlı’da, Diyarbakır’da, Suruç’ta da aynı oyun oynanmıştı. Her şey biliniyor ama hiç bir şey yapılmıyor. Devlet, katliamların yapılmasına göz yumuyor. Bunca katliamın yaşanmasının nedeni AKP’nin savaş politikalarıdır. Tek başına iktidar olamayan AKP ve Erdoğan, ona 400 vekili vermeyenleri cezalandırıyor. “Beni seçmezseniz ülkede kaos olur” diyor. Oysa kaosu hükümetin kendisi, Erdoğan’ın kendisi yarattı. Erdoğan, kendi gibi düşünmeyen herkesi hedefine koymuş durumda.
Bu düzen kaostan, savaştan ve katliamdan, kin ve nefretten besleniyor. Bu düzen işçilerin emekçilerin yan yana gelmesine, birbirine destek olmasına, yaralarını sarmasına, işyerlerinde bir araya gelerek haklarını aramasına karşıdır. Ankara’da meydana gelen katliam da bu yüzden tezgâhlanmıştır. Yaşadığımız topraklarda işçi ve emekçileri, halkları birbirine düşürmeye çalışanlar, üç maymunu oynayanlar elbet bir gün hesabı verecek. Egemenlerin kirli oyunlarına karşı halklar daha çok kardeşleşmeli ve işçi sınıfının örgütlü mücadelesini yükseltmelidir.
Döktükleri Kan Egemenleri Kurtarmayacak!
Yaşasın Halkların Kardeşliği!
- Savaşı Kınamak Sorumluluktan Kurtulmaya Yeter mi?
- 7 Ekim’in Birinci Yılı: Emperyalist Savaş Büyüyerek Devam Ediyor
- Ukrayna Savaşının 2. Yıldönümü: “Emperyalist Savaşa Karşı Mücadeleye!”
- Ukrayna Savaşının İkinci Yılı: Ukrayna’dan Gazze’ye Emperyalist Savaşa Hayır!
- Filistin ve Ortadoğu’da Emperyalist Savaş Yangını Devam Ediyor
- Bütçe Holdinglere Akıyor, Holdingler Savaştan Besleniyor!
- Milyonlar Meydanlarda Filistin Halkıyla Dayanışmayı Büyütüyor
- Emperyalist Savaşa Karşı İşçilerin Uluslararası Dayanışmasının Önemi
- Savaş ve Biz İşçiler
- Akan Kan Bizim de Kanımızdır!
- Filistin Halkıyla Dayanışma Büyüyor: Emperyalist Savaşa Hayır!
- Japon Doro-Çiba Sendikasının Filistin Sendikalarına Yanıtı
- Filistin Sendikalarının UİD-DER’in Mesajına Yanıtı
- Türkiye’de ve Dünyada Filistin Halkıyla Dayanışma Eylemleri: “Savaşı Durdurun!”
- Savaş Emekçiler İçin Yıkım Demektir! Savaşa Hayır!
- Haksız Savaşlar Memleket Sormaz!
- Haksız ve Emperyalist Savaşlara Hayır Diyoruz!
- Emekçiler Haykırdı: Rusya Elini Ukrayna’dan Çek! NATO’nun Genişlemesine Hayır!
- İşçi Sınıfının Tek Güvencesi Örgütlü Gücüdür!
- Emekçiler Haksız Savaşlara Hayır Diyor!
Son Eklenenler
- Toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan, üreten, hizmet sağlayan, zenginlikleri var eden biz değil miyiz? Aynı sorunlarla boğuşan biz değil miyiz? Çürümeden, yozlaşmadan kurtulmak, nefes almak isteyen biz değil miyiz? Birbirimize ihtiyaç duyan biz...
- KESK, Ağustos ayının ilk haftasında alternatif TİS masası kurarak 2026-2027 Toplu Sözleşmesinde kamu emekçilerinin taleplerini duyurdu. İktidarın ilk zam teklifini açıkladığı gün Çalışma Bakanlığı önünde açıklama yaparak teklifi protesto etti. 13...
- İsrail devleti Filistin halkına yönelik saldırılarını her geçen gün arttırıyor. Filistin halkı yalnızca bombalarla, kurşunlarla değil abluka nedeniyle açlıkla da mücadele ediyor. Bölgede gıdaya erişim neredeyse imkânsız hale geldi. Ancak İsrail...
- Sırbistan’da geçtiğimiz yıl Kasım ayında Novi Sad şehrindeki bir tren istasyonunda meydana gelen çökme sonucu 16 kişi hayatını kaybetmişti. Yolsuzluk ve ihmalin yol açtığı bu felaketin üzerinden 9 ay geçti, ancak öğrenciler ve işçilerin öfkesi...
- Geçtiğimiz ay Emekçi Kadın köşemizde, 1840’lı yıllarda Ignaz Semmelweis adlı genç bir doktorun annelerin hayatını kurtaran mücadelesine yer vermiştik. Zorluklara, engellere, baskılara rağmen doğru bildiği yolda yürüyerek kadınların ve bebeklerin...
- Bundan 1162 yıl önce, 863’te köleler Abbasi İmparatorluğuna isyan ettiler ve bataklığın ortasında bir şehir kurdular. Bu şehrin adı El-Muhtare idi, yani “Özgürlük Kenti”… Bu bölge, Dicle ve Fırat nehirlerinin Basra Körfezine dökülmeden önce...
- 4 milyon kamu emekçisini ve 2,5 milyon emekliyi kapsayan toplu sözleşme sürecinde iktidarın ilk zam teklifi 2026 yılının ilk 6 ayı için yüzde 10, ikinci 6 ayı için yüzde 6; 2027’nin ilk 6 ayı için yüzde 4, ikinci 6 ayı için yüzde 4 olmuştu. İkinci...
- Kamu emekçilerinin 2026–27 yıllarını kapsayacak toplu iş sözleşmesi görüşmeleri başladı. Yaklaşık 6 milyon kamu emekçisi var ve aileleri ile birlikte düşünüldüğünde 20 milyon insanı ilgilendiren bir süreç başladı. Kamu işvereni yani devlet, 2026’nın...
- İşçi Dayanışması’nın sayfalarında dünyadan işçi mücadelelerine, yüz milyonlarca işçinin katıldığı grevlere, farklı millet ve inançlardan yüz binlerce emekçinin bir araya geldiği Filistin’le dayanışma eylemlerine, ülkeden ülkeye yayılan emekçi...
- 17 Ağustos 1999 gecesi Türkiye tarihinin en büyük felaketlerinden biri yaşandı. Kocaeli, Yalova, Sakarya, İstanbul ve Düzce’yi sarsan 7,4 büyüklüğündeki depremde 50 binden fazla insan hayatını kaybetti, çok daha fazlası yaralandı. Yüzbinlerce...
- Mersin’in Tarsus ilçesi 1. Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren PMS Tıbbi Cihazlar fabrikasında 12 işçi, sendikaya üye oldukları için işten çıkarıldı. Tüm Taşıma İşçileri Sendikası (TÜMTİS), 16 Ağustosta fabrika önünde basın açıklaması...
- Sakarya Hendek’te bulunan, Birleşik Metal-İş Sendikasının örgütlü olduğu Koç Holding’in şirketlerinden Türk Traktör’ün tedarikçisi olan SAG Hidrolik fabrikasında bir işçinin işten çıkarılması sonrası 12 Ağustosta direniş başladı. TEKSİF Sendikasına...
- İsrail’in Filistin halkına yönelik saldırıları ve açlık politikası tarifsiz acılar yaşatmaya devam ediyor. Siyonist rejim, iki milyon Filistinlinin bölgeden sürülmesi anlamına gelecek olan Gazze’yi tam işgal planıyla saldırılarını tırmandırıyor....