Buradasınız
IFF İşçilerinin Direnişine Polis Baskısı
Gebze Organize Sanayi Bölgesi GOSB’da 61 gündür direnişlerini sürdüren IFF Aroma ve Esans fabrikası işçilerinin mücadelesi tüm baskılara rağmen sürüyor.
İşçiler fabrikada çoğunluğu sağlayıp Tek Gıda-İş Sendikasında örgütlendiler. İşçilerin sendikalaşma haklarını tanımayan IFF yönetimi, yıldırma politikalarına devam ediyor. İş güvencesi, ücretlerin yükseltilmesi, işçi sağlığı için mücadele eden işçilere, işten çıkarmayla saldıran IFF yönetimi, hukuk tanımazlıklarına yeni bir boyut daha ekledi. IFF patronları valiyi, kaymakamı, polisi devreye sokarak işçilerin haklı mücadelesini engellemek istiyor.
Kocaeli Valisi ve Çayırova Kaymakamı tarafından Tek Gıda-İş örgütlenme uzmanı Yunus Durdu’ya bir tebligat gönderildi. Bu tebligatlarda Valilik ve Kaymakamlık çadırın 6 Kasım sabahı saat 08.00’e kadar sökülmesini, eğer sökülmezse sabah zabıta eşliğinde söküleceğini bildirdi. İşçilerin hak mücadelesine, örgütlenmesine “kanunsuz eylem”, işten atılmalara, sendikal faaliyetin engellenmesine karşı kurdukları direniş çadırına ise “kamu düzeninin bozulması” gerekçesiyle yasaklama kararı alındığı belirtiliyor.
Sabah olduğunda fabrika önüne 10’a yakın polis aracı, çevik kuvvet polisi, TOMA ve zabıta getirildi. Polis savaşa hazırlanıyormuş gibi işçilerin karşısına geçip onları korkutma ve baskı altına almaya çalıştı. İşçiler ise çadırı sökmeyerek hep birlikte çadırın içinde beklemeye başladılar. Örgütlenme uzmanı Yunus Durdu, burada işçilere bir konuşma yaptı: “Burada işçiler 61 gündür geceli gündüzlü mücadele veriyor, adına ‘ben sendikayım, ben sendikacıyım’ diyenler bu yaşanan duruma seyirci kalıyorsa onları tarihe bırakacağız, tarihe havale edeceğiz. Biz her ne olursa olsun, şu çadırdan cenazemiz de çıksa mücadelemizden dönmeyeceğiz. Biz işbaşı yapıncaya kadar buradan asla vazgeçmeyeceğiz. Bizim şu organize sanayi bölgesinde iş kazasına uğramış, asgari ücretle inim inim inleyen işçilere sözümüz var. Başaracağız. Bu mücadelenin kaybedeni onlar olacak.” Bu konuşmanın ardından işçiler hep birlikte “Yılgınlık Yok Direniş Var”, “Yaşasın Onurlu Mücadelemiz” sloganlarını attılar.
Direnişçi işçiler polise karşı, mücadelelerinde haklı ve kararlı olduklarını belirten açıklamalar ve sloganlarla tepkilerini göstermeye devam ettiler. Polis bir süre fabrika önünden ayrıldıktan sonra tekrar gelerek işçilere gözdağı vermeye başladı. Ardından “çadırı sökeceğiz, çadır kurmak suç” diyerek çadırın önüne toplandı. İşçiler ise polise “biz haksızlığa uğradık paramızı vermediler, maaşımızı tazminatımızı vermediler, işimiz yok, çocuklarımıza aş götüremiyoruz. Biz ne yapalım, burada donalım mı? Asıl suç işleyen IFF yönetimi! Kaymakam ve Vali bizim bu sorunumuzu çözsün” dediler. Ancak polis çadırı sökmeye başladı. İşçiler ise çadırın içinde birbirlerine kenetlenerek beklemeye başladılar, çadırın içinden çıkmadılar. Bu esnada çadırı sökmek üzere getirilen bir belediye işçisi çadırı sökerken kendini tutamayarak “komiserim bize bu çadırı kestirmeseniz olmaz mı, böyle olur mu? Benim gözlerimden yaş geldi, çağırın başkası kessin” diyerek tepkisini gösterdi. Çadırın sökülmesi esnasında işçiler öfkelerini şu sözlerle dile getirdiler: “Biz bu çadırda öleceğimizi de bilsek bu mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. Siz bu çadırı yıkarsınız, biz yine kurarız. Asıl bizim kafamızdaki ve kalbimizdeki çadırı yıkamazsınız.”
Çadırın yıkılmasına tepki gösteren işçiler, “Gün Gelecek Devran Dönecek, IFF İşçiye Hesap Verecek” “Sendikal Hakkımız Engellenemez” sloganlarını attılar. İşçilerin pek çok yerde hak arama mücadelesinin önüne geçen kaymakamı, valisi, polisi, IFF işçilerinin de karşısında durarak hangi sınıfa hizmet ettiklerini bir kez daha kanıtladılar.
IFF işçileri, “biz bu mücadeleyi kazanana dek burada olacağız, yüz kez çadır kurmak gerekiyorsa çadırımızı kuracağız” diyerek mücadelelerinde kararlı olduklarını belirttiler. İşçiler tüm sınıf kardeşlerinin mücadelelerine destek vermelerini, dayanışmada bulunmalarını bekliyorlar. IFF işçilerini yalnız bırakmayalım mücadelelerine destek olalım.
- İşçiler Hak Gasplarına, Baskı ve Yasaklara Boyun Eğmiyor
- Patronlar Saldırıyor, İşçiler Mücadele Ediyor
- Patronun Grev Kırıcılığına ve Jandarma Saldırısına Rağmen Lezita Grevi Sürüyor
- Durak Tekstil İşçileriyle Dayanışma Etkinliği
- Ücret Gasplarına, Düşük Ücretlere ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor, Kazanıyor
- Perfetti’de Baskılar da Direniş de Devam Ediyor!
- Akkuyu Nükleer Santrali Şantiyesi İşçileri İş Bıraktı
- Hakları İçin Mücadele Eden İşçiler Kazanıyor
- Ücret Gasplarına, İşten Atmalara ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Gates Endüstriyel Metal Kauçuk’ta Grev Başladı
- Ekol Ofset ve Aunde Teknik’te Sendika Düşmanlığı
- Patiswiss’de Sendika Düşmanlığı Protesto Edildi
- Durak Tekstil İşçilerine UİD-DER’den Dayanışma Ziyareti
- Erciyas Grevini Ziyaret Ettik
- Esitaş İşçileri Sendikalı Olma Hakkını Mücadeleyle Kazandı
- Antep’te Düşük Ücret Dayatmasına Karşı İş Bırakma Eylemleri
- İşçiler Patronların Düşük Ücret Dayatmasına Boyun Eğmiyor
- Patronların Sendika Düşmanlığına Karşı İşçiler Direnişte
- Daha Yüksek Ücret İçin İşçi Eylemleri
Son Eklenenler
- İşçi sınıfının kadınları olarak birçok sorun yaşıyoruz ve bu 1 Mayıs’ta bizim de yükselteceğimiz taleplerimiz var. Sohbetimiz sırasında emekçi kadın kardeşlerimiz hangi taleplerle 1 Mayıs’a katılacaklarını anlattılar.
- Bizler bir grup petrokimya işçisiyiz. Tüm sınıf kardeşlerimizi 1 Mayıs’ın birlik, mücadele ve dayanışma coşkusuyla selamlıyoruz.
- İşçilerin sendikalaşma hakkı, ücretleri patronlar tarafından gasp edilirken bu duruma itiraz eden, hakkını arayan işçiler cezalandırılıyor, darp ediliyor. Ancak saldırılara, baskılara boyun eğmeyen işçiler mücadeleyi sürdürüyor. İstanbul Finans...
- Tekirdağ Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de meydana gelen tren katliamında 7’si çocuk 25 kişi yaşamını yitirmiş, 300’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliama ilişkin davanın karar duruşması 25 Nisanda Çorlu Halk Eğitim Merkezi’ne kurulan 1. Ağır Ceza...
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...