İngiltere’de Binlerce Emekçi Hükümeti Protesto Etti

Pandemiyle birlikte daha fazla açığa çıkan sağlık sistemindeki çöküş yüzünden onbinlerce insanın ölümü, artan işsizlik, ücretlerde kesintiler, “kov ve yeniden işe al” gibi dayatmalarla işçi sınıfına yönelik saldırılar, polise verilen yetkilerin arttırılmasıyla birlikte protesto hakkı başta olmak üzere demokratik hakların gaspı, göçmenlere ve siyahlara yönelik ırkçı politikalar… İngiltere’de özellikle pandemi sürecinde artan sorunlara karşı bir araya gelen ve haklarına birlikte sahip çıkan işçiler, emekçiler, kadınlar, gençler, siyahlar ve göçmenler hükümete ve kapitalist düzene karşı öfkelerini birlikte haykırıyorlar. 

26 Haziran Cumartesi günü, Muhafazakâr Parti hükümetine karşı öfkesi birikmiş binlerce işçi ve emekçi başkent Londra’da bir araya geldi. Halk Meclisi’nin (The People’s Assembly) çağrısıyla BBC binası önünde toplanan binler, Parlamento meydanına doğru yürüyüşe geçti. “Muhafazakârlara karşı birlik” yürüyüşünde Boris Johnson hükümeti protesto edildi, yürüyüş boyunca istifa çağrıları yükseldi. Bakanların yolsuzlukları, Covid-19 ölümleri, işçi sınıfına yönelik saldırılar yürüyüşün ana temasını oluştururken, “Filistin’e Özgürlük” sloganları eşliğinde İsrail’in zulmü ve İngiltere hükümetinin İsrail’e verdiği destek de protesto edildi.

ingiltere-img_20210626_132715.webp

Çeşitli sendika temsilcilerinin, İşçi Partisinden vekillerin ve İşçi Partisi eski lideri Jeremy Corbyn’in konuşma yaptığı eylemde Filistin Dayanışma Kampanyası, Savaş Karşıtı Koalisyon, Siyahların Hayatı Değerlidir hareketleri de yerini aldı. Eylem boyunca “Adalet Yoksa Barış da Yok”, “Birleşik Bir Halkı Hiçbir Kuvvet Yenemez”, “Kov ve Yeniden İşe Al’a Son Ver! (End Fire and Rehire)” sloganları atıldı.

İngiltere’de büyük sermayenin hükümet tarafından büyük teşviklerle desteklendiği dönemde işçi sınıfı kesintilerle, işsizlikle, demokratik haklarına yönelik saldırılarla karşı karşıya. Ancak gerici Muhafazakâr Parti hükümetine karşı geri adım atmayan kitleler, haklarına meydanlara inerek sahip çıkıyor. Yalnızca hükümete değil kapitalist sisteme de öfkesi artan emekçiler ve gençler mücadele etmeye devam ediyor.