Buradasınız
İranlı Sendikacı Şahruk Zamani’den Çağrı
Sendikacı arkadaşlarım!
Ben ve tutuklu işçi arkadaşlarımın İran İslam Cumhuriyeti’nin cehennemi andıran cezaevlerinden gönderdiğimiz içten selamlarımızı kabul edin.
Ben Şahruk Zamani, Boyacılar Sendikası’nın başkanıyım ve Komite-i Peygiri-i İcadi Teşekkülhayi Karigeri üyesiyim. Benim gibi onlarca işçinin tek suçu sendika kurmak ve protesto etme hakkımızı kullanmak yani kanuni haklarımızı istemektir. İşçi düşmanı İslamcı hükümet bu kanuni haklarımızı istediğimiz için bizi uzun yıllar hapse mahkûm ediyor, bize fiziki ve manevi işkenceler yapıyor. Bu hükümet birkaç milyarder mollanın ve generalin çıkarlarına hizmet ediyor. Bu uğurda bizleri hapse atmakta, elli milyonluk bir işçi sınıfını köleler gibi sömürmektedir. Kanuni haklarımızı talep ettiğimizde bizlere şiddetle baskı yapmaktadır. Örneğin, bütün komiteler, bütün kurucu heyetler, işçi örgütleri, Otobüs Şoförleri Sendikası, Boyacılar Sendikası, Şeker İşçileri Sendikası, Komite-i Peygiri, Komite-i Hemahengi ve bütün işçi örgütleri devletin büyük baskısı altındadır.İşçilere yapılan haksızlıklar gün be gün artmaktadır; işçilerin ücretleri yoksulluk sınırının dörtte birine düşmüştür. Tüm devlet işletmeleri, okullar ve dahi üniversiteler, sağlık hizmetleri, ulaşım ve tüm belediye hizmetleri özelleştirilmektedir. Özelleştirmelerdeki amaç, devlet yetkililerinin yakınlarına çıkar sağlamaktır. İşçilerin iş güvencesi tamamen ortadan kaldırılmıştır. Bunu şöyle anlatabilirim: İki çeşit iş sözleşmesi vardır.
Biri üç aylık, altı aylık ve bir yıllık olan geçici iş sözleşmesi; diğeri ise cebren işçiye boş kâğıda imza attırmak suretiyle düzenlenen sözleşmedir. Bu sözleşmeler işçi sınıfının zararına, kapitalist sınıfın yararına düzenlenmektedir. Sosyal güvenceler işçilerin aleyhine kaldırılmıştır. İş kanunu “işten atma” kanununa dönüştürülmüş yani işçinin işinde kalmaması için her türlü yasal düzenleme yapılmıştır. Gümrük vergilerini kaldırdılar, kalitesiz malları petrol dolarlarıyla takas edip İran’a doldurdular. Bununla üretimi gerilettiler, işsizliği arttırdılar. Fabrikalarda işçilerin sürekli olarak işlerine son verilmesi diğer işçileri de tedirgin etmekte, endişe içinde bırakmaktadır. Bunlar devlet ajanlarının açık destekçilerinin ve Haneyi Kariger’in (devlete bağlı İşçi Evi) eliyle yapılmaktadır. Üretim, dağıtım ve tüketim kooperatifleri bunların eliyle yağmalanmaktadır.Tüm bunları protesto edenlere, iş bırakanlara, petrol rafinerilerinde, otomotiv fabrikalarında, örneğin İran Hoodro’da, barbarca baskılar ve hatta katliamlar yaptılar. Aslında tüm bunlar hükümetin işçilerden ne kadar korktuğunu göstermektedir.Sendikacı arkadaşlarım! İran İslam Cumhuriyeti çok uluslu emperyalist şirketlerin hem acentesi hem de ortağıdır. Buna göre İslamcı hükümet, IMF ve Dünya Bankası’nın planlarını, siyasetini yürütmektedir. Bu dünya kapitalizminin sistematik baskısı karşısında İran işçileri dünya işçi ordusunun bir taburudur! Bilmeliyiz ki, diğer işçilerle sorunlarımız aynıdır. Dünya işçi cephesini kurmalıyız ve bunun esasları da, işçilerin siyasi ve ekonomik isteklerinden oluşmalıdır. İşçiler işçi birliği cephesini kurarak düşman karşısında hazırlıklı olmalıdır.
İşçi bacılar, kardeşler! İslamcı hükümet dünya kapitalist sınıfına hizmet etmektedir ve ILO’nun üyesidir. Ama onun yasalarına uymadığı gibi kendi yasalarına da uymamaktadır. Örneğin iş kanunu ve anayasanın 26. faslı işçilere örgütlenme hakkı tanımasına rağmen buna izin verilmiyor. İşçileri yakalayıp, onları avukatsız, hukuksuz, tek başlarına bırakarak keyfi bir biçimde yargılıyor, haklarını savunmaktan alıkoyuyor, sözümona mahkemelerde taraflı hâkimler Vizarat-ı İttilaat (İran İslami İstihbarat Servisi) emriyle uzun yıllar hapis cezası veriyor.
Ben Şahruk Zamani 11 yıl, öğretmen Resul Budagi 6 yıl, fabrika işçisi Behnam İbrahimzade 5 yıl, Otobüs Şoförleri Sendikası yöneticilerinden Rıza Şahabi 6 yıl, inşaat işçisi Muhammed Cerrahi 5 yıl, inşaat işçisi Bedram Nasrullahi 3 yıl ceza aldık. Sendika kuran işçiler işten atılıyor, polis takibine alınıyor, zindanlara kapatılıyor. Devlet böyle yapıyor ki, başka işçi örgütleri, işçi liderleri ortaya çıkmasın, işçiler güç kazanmasın, aç kalsın, işsiz kalsın ve böylelikle de kapitalist sınıfa daha fazla para kazandırsın.
Biz mahkûm işçiler, sizlere Goherdeşt Cezaevinden sesleniyoruz. Dünya işçi örgütlerinden, özellikle de Ortadoğu ülkelerindekilerden, Asya ülkelerindekilerden ve Avrupa ülkelerindekilerden, işçi düşmanı hükümetlerin karşısında (mesela İran İslam Cumhuriyeti) durmak için sınıf bilincini ve mücadeleyi yükseltmesini istiyoruz. Her koşul altında dünya işçileriyle dayanışma içinde olun ve bu mücadelede bize güç katın!
Çözüm birleşmekten ve örgütlenmekten geçmektedir.
Dünyanın bütün işçileri birleşin!
Şahruk Zamani, Goherdeşt Cezaevi, İran
İlk İş Güvenliği Eğitimim
- Dünya İşçi Sınıfı, Düşmanlaştırma Politikalarına, Hak Gasplarına ve Saldırılara Karşı Mücadeleyi Büyütüyor
- İngiltere’de İşçi Sınıfı Irkçılığa Geçit Vermiyor!
- Doro-Çiba: Hiroşima’dan Gazze’ye Emperyalist Savaşlara Hayır!
- İngiltere’de Filistin Halkıyla Dayanışma Büyüyor, İşçi Sınıfı Faşizme ve Irkçılığa Geçit Vermiyor!
- Nijerya’da Emekçiler Hayat Pahalılığına Karşı Ayakta!
- İngiltere’de Göçmen Düşmanlığı, Irkçı ve Faşist Yükseliş Protesto Edildi
- İşçilerin Kapitalist Sömürüye ve Emperyalist Savaşa Öfkesi Büyüyor!
- Bangladeş’te Gençler, Emekçiler Ayakta!
- Şerife Muhammedi’ye Özgürlük!
- Samsung Electronics’te Tarihi Greve Çıkan İşçilerin Mücadelesi Sürüyor
- İngiltere’de Seçimlerin Ardından On Binler Filistin Halkı İçin Yeniden Meydanlarda
- Kapitalizmde Sorunlar da Dünya İşçilerinin Mücadelesi de Büyüyor!
- Güney Kore’de Fabrika Yangını: Kâr Hırsı Öldürüyor
- İngiltere’den ABD’ye Yüzbinler Filistin Halkı için Meydanlarda
- Güney Kore’de Tarihi Grev: Samsung Elektronik İşçileri İlk Kez İş Bıraktı
- Avrupa’da Tarım Emekçilerinin Mücadelesi Sürüyor
- İranlı Emekçiler Her Şeye Rağmen Mücadeleyi Sürdürüyor
- İsrail’in Gazze’deki Saldırıları Sürüyor, Filistin Halkıyla Dayanışma Eylemleri Büyüyor
- Nakba’nın 76. Yılında İngiltere’de Yüzbinler Yeniden Meydanlarda
- Arjantin’de 24 Saatlik Genel Grev
Son Eklenenler
- Soma Katliamında sorumluluğu olan ve daha önce yargılanmayan 28 kamu görevlisinin 10 yıl sonra yargılanmaya başlandığı davanın ikinci duruşması 12 Eylülde Soma 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. Sanıklar bir kez daha mahkemeye getirilmezken, sanık...
- 78’liler Hareketi, 12 Eylül askeri faşist darbesinin 44. yılında İstanbul Taksim Kazancı Yokuşunda basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya 20’nin üzerinde kurum temsilcisi ve UİD-DER’li işçiler katıldı. “12 Eylül Tekçi Rejimle İç İçe Sürüyor”...
- İşçi sınıfının genç ve çalışkan evlatları, hepinize sınıfımızın samimi sıcaklığıyla merhabalar. Her birinizin mutlaka duyduğu, gördüğü, alıp okuduğu, hatta belki arkadaşlarınıza da önerdiği kişisel gelişim kitapları üzerine sizlerle hasbihâl etmek...
- Zaman hızla akıp gidiyor. Gündemimiz de aynı hızla değişiyor. Hiç düşündük mü, nasıl oluyor da yaşanan büyük olaylar, felaketler bile çok kısa sürede hiç olmamışlar gibi gündemden çıkıyor? Mesela Haziran ayında Diyarbakır ve Mardin’de çıkan orman...
- 12 Eylül askeri faşist darbesinin üzerinden 44 yıl geçti. Darbeyle hesaplaşamayan Türkiye işçi sınıfı uğradığı hak kayıplarını telafi edemediği gibi yeni kayıplar yaşadı, yaşıyor. Sınıfsal hafızaya vurulan ağır darbe yüzünden 1980 sonrası işçi...
- 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesiyle egemenler geçmişle gelecek arasındaki köprüleri yıkmak, işçilerin mücadele deneyimlerini unutturmak istediler. Toplumu baskı ve şiddetle susturdular, yıllarca sürecek bir karanlığa hapsettiler. Çekilen tüm...
- DİSK’in “Artık Yeter! Geçinemiyoruz! Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet” şiarıyla düzenlediği eylemler devam ediyor. 10 Eylülde Gebze Kent Meydanında gerçekleşen eyleme DİSK’e bağlı sendikalarda örgütlü işçiler, DİSK Yönetim Kurulu, DİSK Birleşik Metal...
- Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe mahallesinde 21 Ağustostan beri kayıp olan 8 yaşındaki Narin, 19 gün sonra yapılan bir ihbar sonucunda, öldürülmüş ve cansız bedeni bir torba içinde dere kenarına bırakılmış olarak bulundu. Narin’in...
- Polisin saldırılarına, Emniyet Müdürünün tehdidine boyun eğmeyen direnişçi Polonez işçileri halaylarla, türkülerle, sloganlarla, dayanışmayla direnişlerini sürdürüyorlar. Tüm emek dostlarını direnişleriyle dayanışmaya çağırıyorlar.
- Hayat pahalılığı, yüksek enflasyon, reel ücretlerin düşmesi işçilerin yaşamını her geçen gün daha da zorlaştırıyor. Siyasi iktidarın ekonomik yıkımın faturasını işçi ve emekçilere kesen ekonomi programları ise sorunlarımızı katlanarak büyütüyor. Bu...
- İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ), geçtiğimiz haftalarda bir açıklama yaptı. Hem su sarfiyatını azaltacak hem de aile bütçesine katkı sağlayacak tasarruf önerilerini sıraladı. Aşırı kurak bir dönem...
- Tuzla Kimyacılar Sanayi Sitesinde bulunan, Selüloz-İş Sendikasının örgütlendiği MKB Rondo grevinin 11. gününde, UİD-DER coşkulu bir dayanışma ziyareti gerçekleştirdi. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor” pankartı taşıyan UİD-DER’li işçiler, “...
- Yüzyıllar evvel yaşamış bir Alman filozof, şöyle demişti: “Sarayda yaşayan başka, kulübede yaşayan başka düşünür.” Bu sözler zenginlerle yoksulların dünyasının, düşünce ve hareket tarzlarının birbirinden çok farklı olduğunu anlatır. İnsanlar bu...