Buradasınız
İranlı Sosyalist Örgütlerin Ortak 1 Mayıs Bildirisi
Yaşasın 1 Mayıs Uluslararası İşçi Bayramı
1 Mayıs işçilerin uluslararası dava günü geliyor. Bu gün herkese kutlu olsun.
İşçilerin uluslararası mücadele günü olan 1 Mayıs’ı, dünyada ve bölgede şiddetlenen kriz ortamı ve İran rejiminde siyasal kargaşanın devam ettiği bir zeminde karşılıyoruz. Ortadoğu, kuzey Afrika, Avrupa ve Amerika’da şiddetlenen sermaye karşıtı eylemler, İran’da değişim ufkunu daha fazla açmıştır. Emperyalistler ve sermaye devletleri, militarizm, savaş tehdidi ve farklı yollarla emekçilerin mücadelesini bastırmak ve engellemek peşindedirler.
Burjuva devletler, mevcut krizi atlatmak için ekonomik kemer sıkma programlarıyla, işçi sınıfının ve emekçilerin sofrasına her gün daha fazla saldırmaktalar, emekçilerin hayat standartları ve geçim koşulları gitgide düşmektedir. Örneğin Fransa’nın Paris, Marsey, Bordo ve Nant şehirlerinde işçilerin protesto gösterisi, İsveç’te kemer sıkma politikasından doğan işten çıkarmaya yönelik protestoları, İspanya ve Yunanistan’da işçilerin ve solcuların ilerleyişi, hepsi geçtiğimiz yılda küresel sermaye karşıtı eylemler arasındadır.
İranlı emekçiler geçtiğimiz yılda daha kapsamlı mücadeleler sergilemişlerdir. İşçilerin talepleri için grevler ve protestolar bir an bile duraksamamıştır. Öncü işçilerin ve işçi örgütlerinin aktifliği, hapiste olan ve eşit olmayan koşullardaki işçi öncülerin mücadelesi ve onların fedakâr ailelerinin savaşı, kadınların cinsiyet ayrımcılığına karşı verdikleri savaş, öğretmenlerin başarılı genel grevi ve ülke çapında düzenledikleri gösteri ve bunu müteakip hapiste olan öğretmenlerin cesurca öncü işçilerle birliği, hemşirelerin geniş kapsamlı direnişleri, gazeteciler, yazarlar, sanatçılar ve sinemacıların toplumu aydınlatıcı rolleri, kadınların çeşitli toplumsal aktivitelerde öncü olmaları ve kısmi olsa da başarıları, üniversitelilerin örgütlenme çabaları ve işçi sınıfının mücadelesi ile entegre olması geçtiğimiz yıla damgasını vurmuştur. Suçları, küçük esnafı, işportacıları ve diğer ücretlileri korumak, mülteci işçilere (Iraklı, Bangladeşli, Afganlı) yapılan haksızlığı dile getirmek olan hukukçuların ve avukatların adalet için ve haksızlığa karşı verdikleri mücadele ve bunun sonucunda tutuklanmaları ve kısaca pahalılık, işsizlik, enflasyon ve boykota karşı yoksul halkın verdiği savaş, hepsi diğer kayda değer olaylardır.
Geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi İran’da işçi bayramının gelişini, boş vaatler, yoksulluk sınırının altındaki ücretler, sanayi işletmelerinin iflası ve kapanması, artan işsizlik, öncü işçiler ve grevci işçilere yönelik baskılar ve mahkemelerde açılan davalarla kutluyoruz! Bafg madeni, Kuşk Yazd, Çadermelo, Razi petro kimya tesislerinde ve Kürdistan’da yapılan baskı ve tutklamalar, hepsi devletin ve patronların alışılagelmiş davranış biçimi olmuştur. İran İslami sermaye rejiminin emperyalist güçlerle ve ABD ile nükleer müzakerelerde ödün vermesi ve anlaşmasından, içeride açık siyasal ve demokratik bir ortamın oluşacağı ve baskının azalacağı anlamını çıkartmak ve hayal etmek abestir. Tam aksine iktidarın bütün kolları var gücüyle işçilerin, öğretmenlerin, hemşirelerin, çevrecilerin ve halkın protestosu karşısında durmaya ve onu engellemeye çalışıyor. Çünkü sadece bu şekilde sömürüyü sürdürebilirler, doğal kaynakları yağmalayabilirler ve saltanatlarını sürdürebilirler.
1 Mayıs işçi bayramı, 2 Mayıs öğretmenler günü bildirisini imzalayan örgütler, işçilerin sınıf hareketine ve öğretmenlerle birlikte mücadele etmesine ülke çapında yeni bir boyut kazandırmıştır, bu dinamizmi iyi bir fırsat olarak değerlendirip ulusal işçi örgütleri kurmak gerekir.
Bugünlerde, işçi sınıfının taleplerinin bayrağını yükseltmek amacı ile geniş kapsamda işçiler, öğretmenler ve öğrencileri 1 Mayıs ve 2 Mayıs eylemlerine katılmaya teşvik edip örgütlenmek gerekir. Aynı zamanda rejimin satılmış sarı örgüt ve sendikalarının düzenlediği gösterileri kararlı biçimde boykot etmek lazım.
İran işçi sınıfının en büyük gereksinimi örgütlenmektir. İşçiler sayısız taleplerini dile getirmek için kendi iş sahalarında örgütlenmeliler. İşçi sınıfı düşmanı olan rejime karşı, adil ücret elde etmenin, siyasal ve hukuksal hakların kazanımının tek yolu kendi saflarını güçlendirip örgütlenmektir. Bunu başarmanın ve mücadeleyi daha ileriye götürmenin kaçınılmaz yolu işçi örgütlerinin birlikte ve bir bütün olarak hareket etmesidir.
Bütün aydın işçi sınıfı vicdanı bu gereksinimin bilincinde. Bizim umudumuz bu yılki 1 Mayıs’ın bir başlangıç olmasıdır. İşçi sınıfının birliktelikle bu davasını yürütmesidir. Biz bütün gücümüzle bu çabaları ve mücadeleyi desteklemekteyiz.
Geçtiğimiz günlerde olduğu gibi bizim bugün de vurguladığımız şudur; işçi sınıfının, özgürlük mücadelesi veren kadınların, devrimci gençlerin ve bütün emekçi halkın tek kurtuluşu sosyalizm bayrağını yükseltmektir. Biz işçi ve devrimcilerle birlikte 1 Mayıs’a hoş geldin diyor ve bütün devrimcilerin bayramını kutluyoruz.
Yaşasın sermayeye karşı savaşan bağımsız örgütlerin birliği!
Yaşasın Özgürlük, Yaşasın Sosyalizm!
Kahrolsun İran İslam cumhuriyetinin sermaye rejimi!
İran işçi sınıfı mücadelesini yurtdışından destekleyen örgütler
İranlı Sosyalist Sol Birliği
Nisan 2015
Gebze 1 Mayıs Alanından Anekdotlar
İşte UİD-DER, İşte 1 Mayıs!
Son Eklenenler
- Düşük ücretler, sağlıksız, havasız, güvenliksiz ortamlarda çalışmak zorunda kalmak, zaten üç kuruş olan ücretini dahi zamanında alamamak, bir robot gibi gece gündüz demeden çalışmaya, fazla mesai yapmaya zorlanmak… Çoğu zaman yetersiz, sağlıksız,...
- Çarşıda, pazarda, markette, mağazada ekonomik yıkımın, yüksek enflasyonun, hayat pahalılığının yansıması olan fiyat etiketlerini görüyoruz. Güne kahvaltı yerine adeta iğneden ipliğe her şeye gelen zam haberleriyle başlıyoruz. Zaten normal bir...
- Sakarya Hendek’te faaliyet gösteren Oba Makarna fabrikasında 15 Eylül Pazar günü yem silolarının yakınında patlama gerçekleşti. Patlama sırasında ve patlamanın etkisiyle çıkan yangında aralarında itfaiye işçileri de olmak üzere 30 işçi yaralanırken...
- İşçi sınıfının sömürüye, eşitsizliğe, adaletsizliğe karşı mücadelesinin sembolü haline gelmiş şarkılar vardır. O şarkıları üreten ve söyleyen ozanlar vardır işçilerin unutmadığı, kuşaklar boyu saygı ve sevgiyle andığı. Onlardan biridir Şilili ozan...
- ABD’nin Boston ve Connecticut eyaletlerinde binlerce otel çalışanı toplu sözleşme görüşmelerindeki anlaşmazlık nedeniyle grevler düzenledi. 1 Eylülde Massachusetts Park Plaza Hotel’in önünde gece yarısı eylem başlatan işçilere, ülkenin çeşitli...
- Topraktan başını güneşe uzatan filiz, meyve veren dal, ana rahminden kopup emekle, sabırla büyütülen çocuk… Yeşeren, serpilip gelişen, bugünden yarına geleceğe dönüşen yaşam… Biz emekçi kadınlar yaşam zahmetsiz, kahırsız, mutlulukla aksın isteriz....
- Burjuva partilerin vekil adayları seçim zamanı bizdenmiş gibi görünüp türlü vaatlerle oyumuzu almaya çalışırlar. Seçim biter bitmez sonraki seçime dek bizi umursamazlar. İşçi ve emekçilerin haklarına saldırı, sermaye sahiplerine kıyak anlamına gelen...
- 57 gündür direnişte olan Polonez işçileri gece ve gündüz fabrika önünde direnerek, polisin baskısına boyun eğmeyerek mücadele ediyor, sendikal haklarının tanınmasını istiyor. Antep’te bulunan Akcanlar Tekstil işçileri de 7’li vardiya sistemi...
- DİSK’in “Artık Yeter! Geçinemiyoruz! Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet” şiarıyla düzenlediği eylemler devam ediyor. 13 Eylülde Mersin’de Özgecan Aslan Barış Meydanında gerçekleşen eyleme DİSK’e bağlı sendikalarda örgütlü işçiler, DİSK Yönetim Kurulu,...
- Soma Katliamında sorumluluğu olan ve daha önce yargılanmayan 28 kamu görevlisinin 10 yıl sonra yargılanmaya başlandığı davanın ikinci duruşması 12 Eylülde Soma 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. Sanıklar bir kez daha mahkemeye getirilmezken, sanık...
- 78’liler Hareketi, 12 Eylül askeri faşist darbesinin 44. yılında İstanbul Taksim Kazancı Yokuşunda basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya 20’nin üzerinde kurum temsilcisi ve UİD-DER’li işçiler katıldı. “12 Eylül Tekçi Rejimle İç İçe Sürüyor”...
- İşçi sınıfının genç ve çalışkan evlatları, hepinize sınıfımızın samimi sıcaklığıyla merhabalar. Her birinizin mutlaka duyduğu, gördüğü, alıp okuduğu, hatta belki arkadaşlarınıza da önerdiği kişisel gelişim kitapları üzerine sizlerle hasbihâl etmek...
- Zaman hızla akıp gidiyor. Gündemimiz de aynı hızla değişiyor. Hiç düşündük mü, nasıl oluyor da yaşanan büyük olaylar, felaketler bile çok kısa sürede hiç olmamışlar gibi gündemden çıkıyor? Mesela Haziran ayında Diyarbakır ve Mardin’de çıkan orman...