Buradasınız
İş Cinayetleri Şubatta En Az 138 Can Aldı
Türkiye’de resmi olarak ilk koronavirüs vakasının açıklanmasının üzerinden bir yıl geçti. Salgın gerekçesiyle toplum baskı altına alınırken ve işçi sınıfının haklarına saldırı artarken, işçiler çalışmaya devam etti. Milyonlarca insan kısa çalışma ve ücretsiz izin adı altında 3 kuruş parayla geçinmeye mahkûm edildi. Öte yandan patronlara önemli avantajlar sunuldu. İşçilerin sigorta primlerini ve ücretlerini bile ödemeyen patronlar, işyerlerinde eskisinden çok daha yoğun bir çalışma temposuyla işçileri çalıştırdılar. Patronlar, iş güvenliği önlemlerini eskisine göre daha fazla gevşettiler. İşyerlerinde en temel hijyenik koşullar oluşturulmadı. Patronların önlemden anladığı, salgın gerekçesiyle işçilerin yan yana gelmemesi ama tezgâhta yan yana yük hayvanı gibi çalışmasıdır. Bu nedenle iş kazaları ve iş cinayetleri kesintisiz devam etti. İş güvenliği önlemlerinin alınmaması nedeniyle hayatını kaybeden, sakatlanan işçilerin arasına salgın hastalık nedeniyle yaşamını yitiren işçiler de eklendi. Sınıf ve ırk ayırmıyor denilen salgın, yoksulluğa mahkûm edilen, bağışıklık sistemi zayıflayan işçilerin ve emekçilerin canını aldı. Salgın tam anlamıyla bir işçi sınıfı hastalığına dönüştü.
Covid-19’a bağlı işçi ölümleri, İSİG Meclisinin aylık iş cinayetleri raporlarına yansıdığı gibi, diğer nedenlerin önüne geçmiş bulunuyor. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisinin Şubat ayına ait iş cinayetleri raporuna göre, geçen ay en az 138 işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. Bu işçilerin yüzde 25’i Covid-19 nedeniyle yaşamını yitirdi.
İş cinayetleri raporuna yansıyan diğer veriler şöyle:
- 7 kadın işçi, 4 çocuk işçi hayatını kaybetti.
- Hayatını kaybeden işçilerin 46’sı 51 yaş üstü.
- Üçü Suriyeli, biri İranlı, biri Ugandalı 5 göçmen/mülteci işçi hayatını kaybetti.
- Ölen işçilerin 6’sı tekstil ve sağlık işkollarında çalışan sendikalı işçilerdi.
- İş cinayetleri en çok sağlık ve inşaat-yol işkollarında gerçekleşti.
- İş cinayetlerinin nedenlerine göre dağılımında yüzde 25’le Covid-19 başı çekti. İş cinayetlerinin yüzde 16’sı ezilme-göçük nedeniyle, yüzde 16’sı trafik-servis kazası, yüzde 11’i yüksekten düşme nedeniyle gerçekleşti.
- En çok ölüm İstanbul’da gerçekleşti. İş cinayetleri toplam 49 şehirde meydana geldi. Bangladeş, Gürcistan, Irak, Rusya ve Ukrayna’da da gurbetçi işçiler iş cinayetlerinde yaşamlarını yitirdiler.
Sağlık emekçileri salgının birinci yılında taleplerini dile getirdi
Koronavirüs salgının 1. yılında sağlık meslek örgütleri tarafından basın açıklamaları gerçekleştirildi. 11 Martta İstanbul’da Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi ve 12 Martta Ankara’da Gazi Üniversitesi Hastanesi önünde yapılan basın açıklamalarında, sağlık emekçileri salgın nedeniyle yaşamını yitiren meslektaşlarını andılar ve karşılanmayan taleplerini bir kez daha dile getirdiler. Sağlık emekçileri,
- Covid-19’un meslek hastalığı olarak kabul edilmesi,
- Şiddet, mobbing ve baskıların son bulması,
- Ek göstergelerin arttırılması,
- Fiili hizmet zammı,
- OECD ülkeleri ortalamasında kadrolu, güvenceli personel istihdamı yapılması,
- Haklarında kesinleşmiş yargı kararı bulunmayan ihraç sağlık emekçilerinin göreve başlatılması taleplerini dile getirdiler.
Yasal Olan Meşru mudur?
- İktidarın Zihniyeti İliç’te de Aynı!
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- İliç’te Aileler Arama Çalışmalarının Durdurulmasını Protesto Etti
- İliç’te Maden Faciası: Tonlarca Siyanürlü Toprak Çöktü, İşçiler Altında Kaldı
- Öğrenci Olmak: KYK Kredisi ve Motokuryelik
- İSİG Meclisi: Son 11 Yılda 671 Çocuk İşçi İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybetti
- 2023’ün İş Cinayetleri Bilançosu: 1932 Can!
- Çocuklarımızın Canı Hiçe Sayılıyor
- Yangın Değil İhmal Can Aldı
- Onun Oğlu Suda Yüzme de Bilmezdi…
- Artık Acılarda Birleşmek İstemiyoruz!
- İşçiler Ölüyor Sorumlular Hesap Vermiyor!
- Davutpaşa Davası Yeniden Görüldü Ama Yine Adalet Yok
- Madenlerden Denizlere Sermayenin Kâr Hırsı Can Alıyor
- Maden Ruhsatsız, Göçmen Sahipsiz!
- Göçmen İşçilerin Katili Sermaye Düzenidir!
- Tosyalı Demir Çelik’te İş Cinayeti
- Kocaeli İSİG Meclisi: AKP’li Yıllar ve İş Cinayetleri Rejimi
- Kazakistan’da Maden Faciası
- Ermenek Katliamının 9. Yılı: İş Cinayetlerinin Hesabını Birleşen İşçiler Soracak
Son Eklenenler
- Siyasi iktidar ve sermaye sınıfı yasa kural tanımadan işçilerin haklarını gasp ediyor. Bu saldırılara işçilerin cevabı ise mücadele etmek, boyun eğmemek oluyor. 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta Manisa Turgutlu’da yürüyüş ve basın...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER’in, “Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” şiarıyla düzenlediği etkinlikler dizisi İstanbul Avrupa Yakası ve Mersin’deki etkinliklerle son buldu.
- Kocaeli İSİG Meclisi ve Eğitim-Sen 1 No’lu Şube, MESEM aracılığıyla öğrencilerin sermaye için çocuk işçi yapılmasına karşı 16 Martta basın açıklaması düzenledi.
- Patronlar iş barışını “patronla işçi arasında uyum, saygı ve güven ortamı” olarak tanımlıyorlar. Peki, patronun işçiyi sömürmesi üzerine kurulu bir sistemde saygıdan, barıştan söz edebilir miyiz? İş barışı söylemini dillerinden düşürmeyen patronlar...
- Malum, Şubat ayını geride bırakıp baharın gelişini müjdeleyen Mart ayına girdik. Fakat içimiz bahar sevinciyle dolmak bir yana daha da kararıyor. Ama bunun tek nedeni hava değil. Atalarımız “Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır” demişler....
- Ücretlerimizin yükseltilmesini talep ettiğimiz her dönemde, biz işçilere “açgözlü”, “nankör” yaftası yapıştırılır. İktidar sahiplerinden tutun da, daha fazla kâr etmek için hayatlarımızı cehenneme çeviren patronlara kadar sermaye sınıfının zihniyeti...
- İşçilerin pek çok sektörde hak gasplarına karşı verdikleri mücadeleler sürüyor. Antep’te bulunan Sayın Tekstil fabrikasında 200’ü aşkın işçinin ek zam talebiyle 9 Martta başlattığı iş bırakma eylemi devam ediyor. 14 Martta sendikaları BİRTEK-SEN’le...
- Toplumun ezenler ve ezilenler olarak ikiye bölündüğü bir sistemde gerçek adalet ve barış olamaz. Ama gerçek adaleti ve barışı isteyenler olur ve onlar ezilen sınıflardır, kadın erkek işçiler ve emekçilerdir. Dünden bugüne Fransa’dan Türkiye’ye...
- Hepimizin bildiği üzere kısa bir süre önce 2023-2025 MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi grev aşamasında son buldu. Birden çok fabrikada MESS’e bağlı olsun veya olmasın hareketli süreçler yaşandı. Çünkü alınacak ücret başka fabrikadaki işçilerin alacağı...
- Pek çok işçi kardeşimiz grev ve direnişlerde “biz ekmeğimizin peşindeyiz” derler. Bununla ekmeklerini korumak dışında bir amaçları olmadığını anlatmaya çalışırlar. Fakat kısa zamanda ekmeklerini koruyabilmek için sendikaya üye olma, grev, gösteri,...
- TÜİK’e göre Türkiye’de göreli yoksullaşma da azalıyormuş! Ülkedeki ortalama gelirin yüzde 50’si yoksulluk sınırı olarak kabul edildiğinde 2013 yılında göreli yoksulluk oranı yüzde 15 iken 2023 yılında yüzde 13,9’a düşmüş. Pek çok uzman Cumhuriyet...
- Erzincan İliç’te bulunan siyanürlü altın madeninde meydana gelen faciada 9 madenci kardeşimiz hâlâ göçük altında. Siyanürlü liç yığınının çökmesinin ardından siyanürün yanı sıra çeşitli ağır metaller de suya ve toprağa karıştı. Madenin sahibi yerli-...
- Çalıştığım işyerinde Tuncay isimli bir arkadaşımız var. Tuncay eşinden ayrılmış, çok şeker bir oğlu var, hayatta belki de tek tutunacağı dal o kalmış. Gözlerinde “şişe dibi” diye tabir edilen bir gözlük, ayağının biri topal, iki kulağında da işitme...