Buradasınız
İşçilerin İradesine Rağmen Kristal-İş Sözleşmeyi İmzaladı

AKP hükümeti cam işçilerinin grevini 60 gün süreyle erteledi ve bu süre geçtiğimiz gün doldu. Yaklaşık 6 bin işçi, süre dolduktan sonra ne olacağını tartışıyordu. İşçilerin ağırlıklı kesimi fiili grevden ve mücadeleden yanaydı. Ancak mücadeleden kaçan Kristal-İş yönetimi, işverenle son yapılan görüşmede şekillenen toplu sözleşme maddelerini işçilere sundu ve referandum istedi. İşçiler, cam işvereninin önerdiği toplu sözleşme maddelerini reddettiler. Lakin Kristal-İş yönetimi, Yüksek Hakem Kurulu’na gideceği gerekçesiyle işçilerin reddettiği işverenin toplu sözleşme teklifini imzaladı. Böylece işçilerin mücadele iradesini çiğnemiş oldu. Bu duruma tepki gösteren Trakya Cam fabrikasının işçileri, Kristal-İş Genel Başkanı Bilal Çetintaş’ı protesto ettiler. “Biz bugüne kadar sizi dinledik. Bütün kararlarınızın arkasında durduk. Ancak siz bizim kararımıza saygı duymadınız. Biz de demokratik hakkımızı kullanarak sizi dinlemiyoruz. Dinleyen arkadaşlara da saygı duyuyoruz” diyen işçiler, Bilal Çetintaş’ın konuşma yapacağı alandan ayrıldılar. Çetintaş ise bu sözleşmenin Türkiye koşullarına göre çok iyi olduğunu ileri sürdü.
Cam işçilerinin çalıştığı diğer fabrikalarda da tepkiler devam ediyor. Evrensel’den Vedat Yalvaç’a konuşan Trakya cam işçileri, hem grev süreciyle ilgili bilgiler veriyor hem de neden tepkili olduklarını dile getiriyorlar. İşçilerin genelinin tepkisini içerdiğini düşündüğümüz bu haberleri, anlamlı bulduğumuz için aşağıda yayınlıyoruz:
Kristal-İş sorumluluğu Şişecam işçisine yıkıyor
Bakanlar Kurulunun 26 Haziran’da “Genel sağlığı ve milli güvenliği tehdit ettiği” gerekçesiyle ertelediği Şişecam grevinin 60 günlük erteleme süresi doldu. Şişecam Genel Müdürü Ahmet Kırman ve Kristal-İş Genel Başkanı Bilal Çetintaş arasında önceki gün gerçekleşen görüşme de sonuç vermedi. Patron, işçilerin ısrarcı olduğu üç talebin hiçbirini kabul etmeye yanaşmadı. İşçiler saat ücretine 1 lira 85 kuruş zam talep ederken, patronun son teklifi saat ücretine 1 lira 10 kuruş ile 1 lira 21 kuruş arasında kaldı. İşçilerin diğer önemli talebi sözleşmenin 2 yılda bir yapılması. Ancak patron 3 yılda ısrarcı. Grev zamanı işten atılan Tamer Balcı ve İsmail Çalışkan’ın işe geri alınması da işçilerin üçüncü önemli talebiydi. Bu konuda da olumlu bir gelişme olmazken sendika yöneticileri, Balcı ve Çalışkan için işe iade davası açtığını duyurdu.
Patrona da sendikaya da tepki
Son görüşmeden sonra işçilere bir açıklama yapan sendika, ücretlere kademeli olarak yapılacak iyileştirmelerle birlikte ortalama yüzde 14 zam yapılacağını iddia etti ve sözleşmenin 3 yıllık olmasını içeren bir anlaşma metnini fabrikalarda oylamaya başladı.
Kristal-İş Trakya Şubesinde görüştüğümüz işçiler ise dün 05.00’ten itibaren başlayan bu oylamaya tepkili: “Oylamaya ‘evet’ de çıksa ‘hayır’ da çıksa bize bir fayda sağlamıyor. Sendika yumurta kapıya dayanınca topu taca atıyor. Geçen 2 ay boyunca hiçbir kararı işçinin oylamasına sunmayan sendikacılar şimdi bu işin bütün sorumluluğunu bize yüklüyor. Evet dersek, sendika ‘Biz işçilere sorduk onlar evet dedi biz de imzaladık’ diyecek. Hayır dersek hakem heyetine gidecek ve iki ay sonra bu teklifin biraz daha altında bir zam verilecek ve sendika ‘Bakın hayır dediniz sonuç bu oldu’ diyecek. Biz bunun için mi greve çıktık!” diyorlar.
‘Bizi bölmek istiyorlar’
Bu durumun fabrikalarda yan yana çalışan işçileri de karşı karşıya getireceği, böleceği uyarısında bulundular. Birkaç haftadır işyerlerinde hakem heyetinin, patronun saat ücretine verdiği teklifin 40 kuruş altında zam vereceği tartışmasının yayıldığını söyleyen işçiler, “Amaçlanan işçiye ölümü gösterip sıtmaya razı etmek” dediler.
Yapılan teklife göre yalnızca 2014 girişli işçilerin iyi zam alacağını, bunların sayısının da çok az olduğunu belirten işçiler, Şişecam patronuna tepkilerini ise şöyle dile getiriyor: “Şişecam bizler sayesinde her geçen gün büyüyor. 5-6 fabrikadan 20’ye yakın fabrika çıktı. Üretimde dünya üçüncülüğüne yürüyor. Ancak işçisine reva gördüğü ortada.”
Neden greve gitmiyoruz?
‘Hayır’ oyu kullanmanın hiçbir şeyi değiştirmeyeceğini dile getiren birçok işçi, sendikaya tepki olarak ‘Hayır’ diyeceğini ifade ederken, diğerleri “Bir an önce ne olacaksa olsun bitsin” düşüncesiyle ‘evet’ oyu kullanacağını söylüyor.
“Sendika binasında bu oylama kararı tartışılırken ‘Neden greve gitmiyoruz’ diye sorduk. Sendika yöneticisi de böyle bir yasal haklarının olmadığını söyledi. İki seçeneğe sıkıştırıldık” diyen bir işçiler, bu sıkışmışlığı aşma noktasında sendikalarını pasif kalmakla eleştiriyor: “60 gün boyunca iki eylem yaptık. Birinci eylem üzerinde taleplerimizin yazılı olduğu etiketler yapıştırdık. İkincisi de fabrika içinde yürüyüştü. Bu yürüyüş de şöyle oldu; içeride bir vardiya çalışırken çalışmak için gelen diğer vardiya fabrika içinde yürüyüş yaptı. İş durdurulmadı yani. İşçiler olarak biz üretimden gelen gücümüzün farkındayız, ama sendikacılar bunu hiçbir zaman kullanmadı.”
Cam işçisi: Grev seçeneğini referanduma götürelim
Kristal-İş Sendikasının referanduma götürdüğü işveren teklifine işçiler 12 oy farkla “Hayır” cevabını verdi. 5 bin 789 işçiden 3 bin 703’ü oy kullanırken; 2 bin 86’sı referanduma tepki göstererek oy kullanmadı. İşçilerden bin 755’i evet, bin 767 hayır oyu kullandı. 181 oy ise “geçersiz ve boş” olarak sayıma dahil edilmedi.
İşçiler, referandumdan ‘hayır’ çıkmasının en büyük nedenlerinden birisinin patron teklifindeki “sözleşmenin 3 yılda bir yapılması” düzenlemesi olduğunu söyledi. İşçiler, şube başkanlarını çağırarak toplantı yapan sendika genel merkezinin bundan sonra nasıl bir yol izleyeceğini açıklamasını bekliyor. “Hayır” sonucu sonrası sendikacıların hakem heyetine başvurması bekleniyor.
Görüştüğümüz işçilerin bir kısmı bu saatten sonra hakem heyetinin vereceği kararı kabul edeceklerini belirtirken, bir bölüm işçi ise; sendikayı fiili mücadele ve greve çağırdı. “Referandumdan ‘Hayır’ çıktı. Bu saatten sonra yapacağımız tek şey hakem heyetinin vereceği kararı beklemek” diyen bir grup işçi, “Ancak şunu herkes bilsin ki burada çıkan sonucun hesabını hem sendikacılar hem de patron verecek” diye konuştu. Referandumun ‘olumlu’ olduğunu belirten işçiler, “Grevimiz ertelendiği günden beri bize hiçbir şey sormayan sendika son dakika iki cevabın da yararımıza olmadığı bir kararı oyumuza sundu” diyerek duruma tepki gösterdi.
‘3 yılda bir yapılsın’ dayatması
“Grev sendikacılarımız ve bir kısım arkadaşımız tarafından seçenek olarak görülmese de bizler üretimden gelen gücümüzü kullanmadığımız sürece kaybetmeye mahkûm olacağız” diyen bir grup işçi, “Öncelikle şu çok açıktır ki kendi gücümüzün farkında olmamız gerekiyor. Bugün 5 bin 800 cam işçisi üretimi durdurduğu takdirde Şişecam işverenine de diz çöktürür, dünyanın da gündemine oturur” dedi. Grevin halen işçinin elindeki en büyük silah olduğunu düşünen işçiler, sendika yöneticilerini grev seçeneğini referanduma götürmeye çağırdı. Bu yasalarla bir şeyin değişmeyeceğini belirten bir otocam işçisi, sendikanın her türlü fiili eylemine hazır olduklarını söyledi. “Sendika yöneticileri açıktan olmasa da patronunun sunduğu teklife ‘evet’ dememiz yönünde bir çalışma yürüttü” diyen Kırklareli Cam'dan bir işçi, “Hem sözleşmedeki zam, hem de sözleşmenin 3 yılda bir yapılması bizim için kabul edilebilir yanı yok. Bu yüzden de ‘Hayır’ dedik” dedi. İşçiler Kırklareli Cam'da ‘Hayır’ oylarının yüksek çıkmasının nedenini patronun ‘Sözleşme 3 yılda bir yapılsın’ dayatmasına ve sendikanın tutumuna tepki olarak açıklıyor.
- Temel Conta İşçilerinin Grevi Devam Ediyor
- Chinatool ve Green Transfo Grevlerinde Anlaşma Sağlandı
- Antep’te Tekstil İşçilerinin Düşük Zamlara Karşı Mücadelesi Sürüyor
- Chinatool Otomotiv İşçileri Greve Çıktı
- Antep’te Tekstil İşçileri Düşük Zamlara Karşı Mücadele Ediyor
- Kaynak Tekniği İşçileri Grevde
- Yolbulan Metal İşçileri Eylemlerine Devam Ediyor
- GE Grid Solutions Grevinde Anlaşma Sağlandı
- Schneider Elektrik’te Anlaşma Sağlandı
- Genel-İş Üyesi İZBB İşçileri İş Bıraktı
- Her Yer Bizim Düzenimiz Olsun Diye
- Direnişçi Polonez İşçileri: “Direne Direne Kazandık!”
- Polonez Direnişçisi: “Biz Başardık, Şimdi Hep Birlikte Başaralım!”
- Betek Boya’da İşten Atma Saldırısı
- Green Transfo’da Grev Başladı
- İşçilerin Grev-Direniş Rehberi
- İşçiler “146+Bir Polonez” Belgeselinin Galasında Buluştu
- Arıtaş Kriyojenik İşçileri de Greve Çıktı
- Metal İşçileri Yasak Tanımıyor, Grev Coşkusu Sürüyor
- Polonez Direnişçileri Çatalca Adliyesi Önünde
Son Eklenenler
- Sevgili işçi kardeşlerim, Sermaye sınıfı, burjuvazi, sağıyla soluyla, iktidarıyla muhalefetiyle bir bütündür ve yoksul halka, işçi sınıfına düşmandır. Ancak bu utanmaz sınıf ve politikacıları, bizleri kandırmak için yapmadıklarını bırakmazlar....
- Türk Tabipleri Birliği (TTB), 25 Şubatta “Başka Bir Sağlık Sistemi Mümkün, Başka Bir Hekimlik Ortamı Mümkün!” diyerek İstanbul’dan Ankara’ya yürüyüş başlattı. İstanbul Kadıköy’de bir basın açıklaması yaparak yürüyüşlerini başlatan hekimler,...
- İstanbul Beşiktaş Belediyesi ve Seyhan Belediyesi işçileri ücret gaspına karşı 24 Şubatta geciken ödemelerinin yapılması talebiyle iş bıraktı.
- Bugün ilaç yazdırmak için aile hekimime gittim. Ama onu hiç bu kadar üzgün görmemiştim. Normalde güler yüzlü, hastalarına iyi davranan, insani ilişkileri güçlü biriydi. Üzüntüsünün sebebini sorduğumda iç çekerek anlatmaya başladı: “Gerçekten çok...
- Patronlar sınıfının biz işçilere topyekûn savaş açtıkları çok açık şekilde ortadadır. Her fırsatta mikrofonu kapan patronlar ve siyasetçiler büyümekten, gelişmekten, enflasyonun kısa sürede sona ereceğinden bahsediyor. Ancak gerçekler bunun tam...
- İşçi eylemlerinde, grev ve direnişlerde çokça atılan bir slogan vardır: Hak Verilmez Alınır! Bu yalnızca bir slogan değil, işçi sınıfının mücadele tarihinin bir özeti gibidir. Geçmişten bugüne sendikal ve siyasal hakların mücadeleyle kazanıldığını,...
- UİD-DER, 6 ay boyunca haklarını almak için mücadele eden ve sonunda patrona geri adım attıran Polonez işçileri ile birlikte 23 Şubatta etkinlik düzenledi. Çatalca Belediyesi Nazım Özbay Kültür Merkezinde gerçekleştirilen “Polonez İşçileri Diyor ki:...
- Hepsiburada’nın taşımacılık şirketi olan HepsiJET’in İstanbul Esenyurt’ta bulunan deposunda çalışan 4 kadın işçi 17 Şubatta depo önünde direnişe başladı. DİSK/Lastik-İş Sendikası, örgütlenme faaliyeti yürüttüğü İstanbul Esenyurt’ta bulunan Huhtamaki...
- İstanbul’da çeşitli sendikalar, siyasi partiler ve demokratik kitle örgütleri BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen’in 17 Şubatta “çalışma hürriyetinin ihlali” ve “suç işlemeye tahrik” suçlamasıyla tutuklanmasını ve Antep’te çeşitli fabrikalardan...
- Dünyanın en yüksek sendikalılık oranına sahip ülkelerinden biri olan Finlandiya’da birçok sektörde sendikalar ve işverenler arasındaki toplu sözleşme süreci devam ediyor. Ücret artışları, çalışma saatlerinin düzenlenmesi, sözleşme süreleri gibi...
- Güven kelimesi aslında ne kadar derin bir anlama sahiptir. Güven, bireyler arasındaki ilişkilerin sağlıklı ve sürdürülebilir olmasını sağlayan temel bir unsurdur. Hem bireysel hem de toplumsal düzeyde, güven duygusu yaşamın vazgeçilmezidir....
- Mücadele örgütümüzün yayın organı İşçi Dayanışması’nın 201. sayısının arka kapağında yer alan “Suriyeliler Geri Dönecek mi?” yazısını ben de okudum. Yazıda, “Almanya’ya giden insanların ne kadarı kalıcı olarak Türkiye’ye geri döndü?” diye bir soru...
- Bolu Kartalkaya’daki otel yangınında aralarında otel çalışanlarının ve çok sayıda çocuğun da olduğu, 78 kişi hayatını kaybetti. Sömestr tatili olduğu için ailelerin çocuklarıyla birlikte gittiği otelde toplu bir katliam yaşandı. Akabinde ortaya...