Buradasınız
Kampanyamız OSTİM ve Sincan’da İşçilerle Buluştu
Ankara’dan UİD-DER’li işçiler
UİD-DER Ankara temsilciliği olarak “Düşük Ücretlere, Uzayan İş Saatlerine, Taşeronlaştırmaya Hayır!” kampanyamızı işçilere duyurmaya, taleplerimizi onlara ulaştırmaya ve örgütlenmeye devam ediyoruz. 7 Şubat Cumartesi günü kampanyamızı OSTİM’de çalışan işçi ve emekçilerle buluşturduk. Taşeronda çalışan işçilerle, iş görüşmesinden dönen işsizlerle, iş güvenliği uzmanları ve öğrencilerle karşılaştık. İşçi Dayanışması gazetemizi ve kampanya bildirimizi alan işçilerle, hem sorunlarını hem de en temel haklarına yönelik saldırıları ve çözüm yollarını konuştuk.
İşçiler, ücretlerin sefalet ücreti olduğunu, hiçbir temel ihtiyaçlarını karşılayamadıklarını söylediler. İş görüşmesinden dönen bir işçi kardeşimiz şöyle dedi: “İş görüşmelerinde eğer talep ettiğim ücret patronun düşündüğünden biraz fazla ise, fazla dediğim de sefalet ücretinden 100-200 lira fazla, patron ‘biz size döneceğiz’ deyip gönderiyor ve bir daha da kimse dönmüyor!” Başka bir işçi ise, iş güvenliği uzmanı olduğunu ve patrona karşı mücadele ettiğini ama tek başına mücadelenin bir işe yaramadığını anlattı. Maaşını patrondan alıyor olmanın işini yapmasını engellediğini belirtti. 15 Şubatta Sincan’da yapacağımız “Düşük Ücretlere, Uzayan İş Saatlerine, Taşeronlaştırmaya Hayır!” etkinliğine katılacağını vurguladı.
8 Şubat Pazar günü ise Sincan’da standımızı kurduk. Dövizlerimizi okuyan, bizleri gören işçiler yanımıza geldiler ve sıkıntılarını bizlerle paylaştılar. Ne yapabileceklerini sordular. İşçilere 1980’den önceki mücadelelerin işçilerin haklarını bugünkü ile kıyaslanamayacak kadar genişlettiğini anlattık. O yıllarda işçilerin işçi olmaktan, özel sektörde çalışmaktan yakınmadıklarını, çünkü mücadele ederek taleplerini kabul ettirdiklerini anlattık. Ücretlerin yüksek olmasının nedeninin patronların vicdanlı olmasından değil işçilerin mücadele etmesinden kaynaklandığını belirttik.
Türk Metal sendikasına üye işçilerle karşılaştık. Metal grevini ilgiyle takip ettiklerini ve grev yasağının büyük haksızlık olduğunu söylediler. Kızı taşeronda çalışan bir anne heyecanla standımıza gelerek imza attı ve şunları söyledi: “Çocuğum taşeronda çalışıyor, 1000 lira maaşla çocuğuma olmaz işler yaptırıyorlar. Kendim olsam bu kadar üzülmem ama insanın çocuğu bu zulmü yaşayınca insana daha ağır geliyor. Pazar günü toplantıya ben de geleceğim, en önde olacağım.”
İşçi sınıfını iliklerine kadar sömüren, kanını emen sermaye sınıfı, işçi sınıfı sessiz kaldığı için sömürüyü her geçen gün kat be kat artırmaya devam ediyor. Yıllar önce mücadele ile kazanılmış pek çok hakkımız bugün elimizden alınıyor ve alınmaya da devam ediyor. Buna “artık yeter!” demek ve bunun için de bir şeyler yapmak gerektiğini biliyoruz. 80 öncesi kazanılmış bütün hakların mücadele edilerek alınmış olduğunu, bu düzenin böyle gelmediğini mücadele edilirse böyle de gitmeyeceğini işçilere kavratıyor ve onlara umut veriyoruz. Onları UİD-DER çatısı altında birlikte mücadeleye çağırıyoruz.
Son Eklenenler
- Bugün milyarlarca insan kapitalizmin yarattığı pek çok sorunla cebelleşiyor. İşsizlik, yoksulluk, iklim krizi, göç krizi, emperyalist savaşlar… Dünya üzerinde yaklaşık 300 milyon göçmen var. Türkiye’de Amerika’da, İspanya’da İngiltere’de ve daha...
- Geçtiğimiz günlerde Asya’nın en zengin ailesi olan Ambaniler’in Martta başlayan 4 aylık düğün maratonunda 250 milyon dolar harcadıklarına dair bir haber okudum. Mukesh Ambani’nin oğlu Anant’ın evlendirildiği şatafatlı düğüne dünyanın her yerinden...
- İstanbul 112 Ambulans çalışanları ve SES İstanbul Şubeleri, 26 Temmuz Cuma günü Avrupa İl Ambulans Servisi Başhekimliği binası önünde, yaşanan sorunlara çözüm bulunması talebiyle basın açıklaması gerçekleştirdi. Yapılan basın açıklamasına 112...
- Otoriter, faşist rejimlerin iktidarda olduğu dönemlerde toplumsal değerler aşındırılır, insanlar yalnızlaştırılır, bencillik ve bireycilik daha fazla öne çıkar. Zulme ve haksızlığa karşı çıkmak aptalca, kişisel çıkarları ön planda tutmak, bunun için...
- Kemal Türkler anılırken yaşadığı dönemle ve mücadele arkadaşlarıyla, sınıf mücadelesinde elde ettikleri kazanımlarla anılıyor. Bize öyle önemli bir miras bırakmış ki katledilişinin 44. senesinde bizler onu hâlâ aramızda ve kavgamızda hissediyoruz....
- İstanbul Çatalca’da bulunan, sucuk, salam, sosis gibi işlenmiş et ürünleri üretimi yapılan Polonez’de baskılar ve hukuksuzluklar artıyor, işçiler de sendikal haklarına sahip çıkmaya devam ediyor. Tekgıda-İş Sendikasının yeterli çoğunluğu sağlayarak...
- Siyasi iktidar Türkiye’nin dört bir yanını maden şirketlerine peşkeş çekmeye devam ediyor. Son olarak Emsa Enerji ve Madencilik şirketi Tokat’ta 30’dan fazla köyün yaylası ve su havzası olan Sorhun Obasında altın aramak için sondaj çalışmalarına...
- Sermaye sınıfının sendika düşmanlığına ve ücret gasplarına karşı işçilerin ve emekçilerin mücadeleleri sürüyor. İstanbul Çatalca’da Polonez işçileri patronun sendika düşmanlığına karşı direnişe geçti. Şişli Belediyesi işçileri ücretlerinin eksiksiz...
- “Fabrikadaki çoğu kadın 600-700 işçiye haklarının ellerinden gideceğini anlattığımızda protestoya katılmayı tereddütsüz kabul ettiler. Fabrikada sendikasız işçi yoktu. Kadınlar erkeklerden daha bilinçliydi. Sınıfsal olarak da meseleyi biliyorlardı....
- Başka dilde bir şarkı söylendiğinde sözlerini anlamayız. Yine de şarkıda akan hisler yüreğimize kolaylıkla işler. Elbette müziğin gücü ve evrenselliğidir bu. Ancak esas güç, egemenlerin ne yaparlarsa yapsınlar önüne geçemeyecekleri duygudaşlık...
- DİSK’in kurucusu, Maden-İş’in Genel Başkanı, Türkiye işçi sınıfının unutulmaz önderi Kemal Türkler, katledilişinin 44’üncü yılında Topkapı Mezarlığındaki mezarı başında anıldı. 22 Temmuzda gerçekleştirilen anmaya DİSK’e bağlı sendikaların üye ve...
- Türkiye işçi hareketinin yükselişe geçtiği 1960-1980 arası dönemi düşündüğümüzde bu yükselişe büyük katkısı olan Maden-İş geleneğini ve Maden-İş Genel Başkanı Kemal Türkler’i anmamak olmaz. Kemal Türkler, bu dönemin sembolü haline gelmiş isimlerden...
- Kemal Türkler… DİSK’in kurucusu, Maden-İş’in unutulmaz önderi… Dürüst, namuslu ve yüreği işçi sınıfından yana atan bir sendikacı… Katledilişinin 44. yıldönümünde büyük işçi önderi Kemal Türkler'i saygıyla anıyoruz.