Buradasınız
Karanlığı Yırtarak Güneşe Yürüyenlere Bin Selam!
Gebze’den bir işçi
1 Mayıs’a dönük hazırlıklarımızda olanca çabayla ve özveriyle çalışan tüm UİD-DER’li işçi kardeşlerimizin emeklerine sağlık. 1 Mayıs geleneğini yaratan ve bu günü genç işçi kuşaklarına aktaran, “karanlığı yırtarak güneşe yürüyen” tüm işçi önderleri sayesinde, sınıfsız, sömürüsüz, açlığın, yoksulluğun, işsizliğin ve savaşların olmadığı bir dünyanın mümkün olduğunu biliyoruz. Bunun bilinciyle tüm dünyadaki işçi kardeşlerimiz gibi bizler de taleplerimizi haykırmak için 1 Mayıs’ta alanlara çıktık.
Gebze’de de 1 Mayıs öncesi yürüttüğümüz hummalı çalışma sonrası üzerimizde keyif dolu bir yorgunluk ama bitmek bilmeyen bir enerji vardı. Artık 1 Mayıs’a saatler kalmıştı. Mahallemizden hareket edecek olan otobüslerde, kadını, erkeği, genci, yaşlısı yerimizi almıştık. Mahallelerden hareket eden araçlarla çarşıda bulunan temsilciliğimiz önünde buluştuk ve konvoy halinde alana doğru yola çıktık. Yolculuk sırasında neşemize diyecek yoktu, marşlar, şiirler, türküler söylüyor, sloganlar atıyorduk. Bir işçi arkadaşımız derneğimiz adına yaptığı anlamlı ve ajitatif konuşmasıyla 1 Mayıs’ın önemine değindi. Bizler de coşkulu bir şekilde sloganlarımızı haykırarak, gür bir şekilde alkışlarla yanıt verdik. Otobüsler miting alanına yaklaşmıştı ve bizler de araçlardan inmeden önce şapka ve önlüklerimizi giyerek son hazırlıklarımızı yaptık. Araçlardan indikten sonra görevli arkadaşlarımızın uyarılarıyla hemen beşli kortejlerimizi oluşturduk ve bulunduğumuz yerden Kadıköy’deki toplanma alanına kadar sloganlarımızla ilerledik.
Toplanma alanında bizleri bekleyen Ankara ve İstanbul’dan gelen UİD-DER’li işçi kardeşlerimiz, bizlerin sloganlarına sloganlarla karşılık veriyor ve adeta Kadıköy sokaklarını titretiyorlardı. Bölgelerden gelen işçi ve öğrenci arkadaşlarımız UİD-DER kortejinde yerini almıştı. Ayrıca kortejimizin önünde, metal, sağlık, deri gibi çeşitli işkollarından işçi arkadaşlarımız, iş kıyafetleriyle yer alıyorlardı. Toplanma yerinde yürüyüş saatini beklerken görevli arkadaşlarımız flamalarımızı ve dövizlerimizi dağıtıyor ve özenle kortejimizi düzenliyorlardı. Kortejimiz ip gibi düzenli olmasına rağmen bir ucundan baktığımızda diğer ucunu göremiyorduk. Çünkü 1 Mayıs’ı önemini yaraşır iyi bir katılımla karşılıyorduk.
Alana gelen tüm sendikalar, siyasi çevreler, yürüyüş kollarındaki yerini almış ve saatin gelmesiyle yürüyüş başlamıştı. UİD-DER’in taşıdığı dövizler, pankartlar ve insana sanki tekbir ağızdan atılıyormuş hissi yaşatan coşkulu sloganlar, alana katılan tüm işçiler tarafından ilgiyle karşılanıyordu. Yürüyüş boyunca “Yaşasın 1 Mayıs, Yaşasın Sosyalizm”, “Yaşasın 1 Mayıs, Biji Yek Gulan”, “Kapitalist Sistemi Yıkacağız Sınıfsız Bir Dünya Kuracağız”, “İşsizlik, Savaş, Faşizm, İşte Kapitalizm”, “Krizin Faturası Patronlara”, “Parasız Sağlık, Ulaşım, Konut, Eğitim İstiyoruz; Vermeyecekler! Alacağız!”, “Bütün Ülkelerin İşçileri Birleşin”, “UİD-DER Yürüyor, Mücadele Büyüyor” sloganlarımızla alana doğru ilerledik. Kortejimizle, kürsünün önündeki sendikaların hemen arkasında yerimizi aldık.
Kadıköy’deki 1 Mayıs, sendikacıların günün anlam ve önemini vurguladıkları konuşmalarının ardından direnişçi işçilerin kürsüden işçi sınıfının ortak taleplerini dile getirmeleri ve bir ağızdan söylenen türkülerle son buldu. Görevli arkadaşların alandan ayrılıyoruz çağrılarına kulak vererek aynı disiplin ve coşkuyla toplanma alanına geri döndük. Gebze’de 1 Mayıs alanına gitmek üzere araçlara bindik ve yola çıktık.
Gebze’ye gelmiş ve toplanma alanında yerimizi almıştık. Kadıköy’de sergilemiş olduğumuz coşkuyu, disiplini, canlılığı gösteriyor ve sloganlarımızı burada da tek bir ağızdan atıyorduk. Yürüyüş boyunca kortejimiz alana katılan işçiler tarafından ilgiyle karşılandı. Hatta kortejimize gelip bizler de UİD-DER’le yürümek istiyoruz diyen işçiler ve öğrenciler vardı. Görevli arkadaşlar onları kortejimize alıyor ve şapka ve flamalarımızdan veriyorlardı. Kortejimiz büyüyerek ve coşkusu daha da artarak, sloganlarla meydana doğru ilerliyordu. Meydana geldik ve alandaki yerimizi aldık. Sloganlarımızı burada da haykırarak çektiğimiz halaylarla coşkulu 1 Mayıs kutlamamızı sona erdirdik.
Yaşasın 1 Mayıs, Biji Yek Gulan!
1 Mayıs’ta UİD-DER ile Alanlardaydık
İşçi Dayanışması 1 Yaşında!
Son Eklenenler
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...
- Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
- Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...
- Mücadele örgütümüz UİD-DER’in saflarında yer almış her işçi kardeşimizden, çoğu zaman övgü dolu sözler duyarız. Bu sözler tesadüf değil, UİD-DER’in sınıf mücadelesinin tarihsel deneyimlerinden süzülüp gelen mücadele kültürünün bir sonucudur. Ben de...
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...