Buradasınız
İş Kazalarına Dur Demek İçin 1 Mayıs’a!
UİD-DER üyesi bir işçi

Merhaba dostlar. Çalıştığım fabrikada geçtiğimiz günlerde bir eğitim semineri yapıldı. Bu eğitim seminerinin konusu “iş güvenliği önlemleri, işçi sağlığı ve iş becerisiydi.” İki gün ardı ardına ikişer saatlik seminerlerden sonra bir sınav yapıldı. Bu sınavı geçen işçilere sertifika verilecek. Baştan sona yalanlarla dolu bir seminerdi. Adı eğitim semineriydi ama hiç de eğitici değildi. Neden ve nasıl yapıldı dersiniz?
Seminerin sunumunu yapan öğretmen, iş kazalarını bakın ne şekilde anlatıyor: “İş kazalarının %70’i işçilerin dikkatsizliğinden, %7’si iş güvenliği önlemlerinin alınmamasından oluyor.” İş kazası geçirdiğimizde ne yapmamız gerektiğini anlatırken iş kazası raporu tutulmasından, kazanın bildirilmesinden hiç bahsetmedi bile. Üstüne üstlük fabrikalarda meslek hastalıklarının azalmış olduğunu da söylüyordu. Seminer bitip sınava geçtiğimizde ise çok trajikomik bir olay yaşandı. Sınav sorularının cevapları işçilere önceden verildi. Patronun bu semineri yapmaktaki amacı işçilerin bilinçlenmesi değildi tabi ki. Fabrikada üretilen malın %90’ını alan müşteri firma bu eğitim seminerlerini ve sınavdan sonra verilecek sertifikayı patrona dayatıyordu. Her işçinin bu sertifikayı almasını şart koşuyordu. Yoksa fabrikayla olan ilişkilerini kesecekti. Onların tabiriyle en yağlı müşterisini kaybetmekten korkan patron, eğitim seminerini yapmak zorunda kaldı. Böyle bir seminerden sonra sınavda herkesin başarılı olamayacağını bildiği için de soruların cevaplarını önceden işçilere dağıttı. Bir daha seminer ve sınavla uğraşmak istemediği için bunu yaptı.
Patronlar hiçbir şeyi bizi düşündükleri için yapmazlar ve yapmayacaklar. Onlar sadece kendi kârlarını düşünürler. Bizim fabrikada yapılan seminerin amacı ve nasıl yapıldığı bize bunu bir kere daha gösteriyor. Patronlar işçilerin yararına birşey yapmazlar ya da sadece göstermelik yaparlar. Zaten biz de onların yapmasını beklememeliyiz. Örgütlü gücümüzle zorla yaptırmalıyız. İş güvenliği eğitimlerini ve önlemlerini ancak ve ancak örgütlü gücümüzle onlara dayatabiliriz. Önümüzdeki 1 Mayıs, patronlara örgütlü gücümüzü gösterebileceğimiz bir gündür. 1 Mayıs alanlarında gücümüzü gösterelim.
Son Eklenenler
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...
- 9 Temmuzda Hindistan genelinde milyonlarca işçi, emekçi, çiftçi ve genç, Modi hükümetinin işçi düşmanı politikalarına karşı ülke çapında greve çıktı. Kentlerden köylere, fabrikalardan tarlalara kadar yaşamı durduran dev grev, Hindistan’daki tüm...
- Annem, ablamla birlikte dördüncü katta oturur. Sokağa inmez ama mahallede, köyde, Almanya’daki akrabalarda ne olup bittiğini mutlaka bilir. Evden her çıktığımda balkonundadır. Selamlaşır, iki laf ederiz. Başımda bazen UİD-DER yazılı kırmızı şapkam,...
- Karanlık ve aydınlık… Ölüm ve yaşam… Emek ve sermaye… Sonsuz evrenimizde her şey karşıtıyla birlikte var. Sömürü ve zulüm varsa isyan da var. Sınır, din dil, ırk farkı tanımadan dünya meydanlarında tek ses tek yürek olan işçiler, işçi sınıfımız var...
- Emperyalist savaşın alevlerini büyüten, milyonlarca masum insanı, doğayı katleden, kentleri yok eden egemenler ne yaparlarsa yapsınlar emekçilerin birbirleriyle dayanışmasının önüne geçemiyorlar. İşçi ve emekçiler fabrikalardan limanlara,...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi grevinde yaşananlar hakkında Marksist Tutum’da bir makale okudum. Tam da içimden geçenleri, cümlelere dökemediklerimi noktasına virgülüne kadar yansıtan bir yazıydı. Konuyu derinlemesine ele alan bu yazı her mücadelede...
- Zeytinlik alanları maden ve enerji işletmeciliğine açacak yasa teklifine karşı tepkiler sürüyor. Çeşitli illerden Ankara’ya gelen köylüler, talan yasasına karşı TBMM yakınında bulunan Cemal Süreya Parkı’nda direniş nöbetindeler.
- Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli mücadeleler, dönemeç noktaları vardır. 1970 Haziran’ı bu tarihte önemli bir yere sahiptir. Bugün halen aşılamamış bir zirve olan 15-16 Haziran direnişi sürecinde, işçi sınıfı yapay kutuplaştırma...