Buradasınız
KESK İstanbul Şubeler Platformundan Panel: Yeni Anayasa Sürecinde Emekçiler Ne İstiyor?

12 Eylül 1980 faşizmi on binlerce işçiyi, sosyalisti ve sendikacıyı işkencelerden geçirmiş, hapishanelerde ve mahkemelerde süründürmüştü. İşçi sınıfının sendikaları dâhil bütün örgütlerini kapatmış, işçi sınıfının örgütlenmesinin önüne büyük engeller konmuştu. Darbeden sonra faşist cunta bir anayasa hazırlayıp halka zorla kabul ettirmişti. Aradan 32 yıl geçmesine karşın 12 Eylül anayasası büyük ölçüde yerli yerinde duruyor. Bugün darbe anayasası egemenlerin ayağına dolanmaya başladı. Kendi çıkarları doğrultusunda anayasada çeşitli değişikler yapmak istiyorlar. Tabii toplumun kanayan yaralarını saracak şekilde değil. Anayasa değişikliğinde işçi emekçileri bilgilendirmek ve bir tepki oluşturmak için KESK Şubeler Platformu Hava-İş Genel Merkezi’nde bir panel düzenledi. Panel, panelistlerin konuşması ve forum olarak iki oturumda gerçekleşti.
KESK’in düzenlediği panelin ilk oturumunda KESK Genel Başkanı Lami Özgen, DİSK Genel Başkan Yardımcısı Ali Rıza Küçükosmanoğlu, Birgün Gazetesi yazarı Aziz Çelik, Demokratik Anayasa Hareketinden Ayhan Bilge, Taraf Gazetesi yazarı Prof. Dr. Erol Katırcıoğlu, nasıl bir anayasa yapılması gerektiği ve halkın değişiklikteki söz hakkını anlattı. Forum kısmı olan ikinci oturumda ise çeşitli sendikalarda çalışan sendikacılar ve sendika üyeleri yapılacak yeni anayasa ile ilgili fikirlerini aktardılar.
Birinci oturum Eğitim-Sen İstanbul 3 Nolu Şube Başkanı Hüseyin Tosu moderatörlüğünde başladı. Açılış konuşmasını yapan KESK Genel Başkanı Lami Özgen, yeni anayasanın tüm toplumu temsil etmesi gerektiğini, 12 Eylül anayasasının tüm içeriğinin değiştirilerek yeni bir içerik oluşturulmasının önemini vurguladı. Sözlerine, Kürt halkının taleplerinin karşılanmasını, örgütlenme özgürlüğünün önündeki tüm engellerin kaldırılması gerektiğini de ekledi.
DİSK Genel Başkan Yardımcısı Ali Rıza Küçükosmanoğlu ise anayasada var olan yasaların geçerliliğinin ancak örgütlenme ile mümkün olacağını, 1963’te yaşanan Kavel direnişi örneğiyle anlattı. Bugün sendikaların hızla kan kaybettiğini ve hükümetin de buna uygun yasalar çıkarmaya çalıştığını belirtti. Küçükosmanoğlu’nun ardından sözü alan Birgün Gazetesi yazarı Aziz Çelik, %10’luk barajla kurulmuş bir meclisin üyeleriyle yapılacak anayasanın çok sağlıklı olamayacağını söyledi ve halklar haklarına sahip çıkarlarsa, yasa maddeleri önem kazanır dedi.
Taraf Gazetesi yazarı Prof. Dr. Erol Katırcıoğlu, dünyanın değişik ülkelerinde yapılan yasaların yapımında katılımın önemine vurgu yaptı. Anayasa değişikliğinde herkesin söz hakkını kullanması gerektiğini ve tavrını ortaya koyması gerektiğini de ekledi. Son sözü alan Birgün gazetesi yazarı Ayhan Bilge, yapılacak yeni yasanın içeriğinde kimlik sorununun ön planda olması gerektiğini, bunun için de ortak hareket edilmesinin önemini belirtti.
Panelde “Nasıl Bir Anayasa” sorusu; “işçi ve emekçilerin toplanma ve örgütlenmeleri önündeki tüm engelleri kaldıracak, Kürt halkının tüm taleplerini karşılayacak ve toplumdaki tüm farklılıkların haklarını koruyup güvence altına alabilecek eşitlikçi, özgürlükçü bir anayasa” tarifiyle yanıtlandı. Emekçilerin böyle bir anayasa oluşturulmasında söz hakkının olabilmesi için mücadele edilmesi gerektiği vurgulandı.
Panelde, derneğimiz UİD-DER’in yürüttüğü “İran İşçi Sınıfına Yönelik Baskılara Son!” kampanyası kapsamında, katılımcılardan imza aldık. Katılımcılar imza vererek kampanyamıza destek oldular.
- TPI Compozit Grevcilerinin Anlattıkları
- İşçiler Grevi Nasıl Yürütmeli?
- Yönetmen ve Senarist Ali Özgentürk’e Veda
- Sırrı Abi, Beynelmilel ve İşçi Sınıfının Enternasyonali
- Yaşasın Sınıf Dayanışması
- Soma Katliamının 11. Yılında 301 Madenci İçin Eylemler Yapıldı
- Erol Eğrekler Katlediliyor, Holdingler İşçilerin Kanıyla Büyüyor!
- Benim Onurlu ve Dirençli Devrimci Hasan Dayım
- ERLAU Direnişinde İşçinin Gücü
- Koca Yürekli İnsan, Güle Güle…
- “Gerçek Enflasyonun Altındaki Zammı Kabul Etmiyoruz!”
- “Deprem Siyaset Üstüdür” Yalanına Kanmamak İçin Örgütlü Mücadeleye
- On Binler Sırrı Süreyya Önder’i Sonsuzluğa Uğurladı
- Sırrı Süreyya Önder’i Kaybettik, İşçi Sınıfı Anısını Yaşatacak
- 1 Mayıs 1977’de Yaşamını Yitirenler Anıldı
- İSİG Meclisi ve İTO’dan Ortak Açıklama: “Çocuk İşçiliğiyle Mücadeleye!”
- Sırrı Süreyya Önder’in Kalbi ve İşçilerin Mücadelesi
- Bursa’da “Hak, Hukuk, Özgürlük” Yürüyüşü
- TTL Grevcisi Kadınlar: “Birimiz Hepimiz, Hepimiz Birimizdik”
- DİSK, KESK, TMMOB ve TTB 1 Mayıs’ta Kadıköy’e Çağırdı
Son Eklenenler
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/