Buradasınız
Kimsenin Kölesi Değiliz!
Kıraç’tan bir grup işçi
Bizler, Kıraç bölgesinde metal sektöründe çalışan bir grup işçiyiz. Fabrikada 12 saatlik 2 vardiya şeklinde çalışmaktayız. Genellikle hafta sonu tatilimiz olmuyor, olsa bile ayda bir defaya mahsus Pazar günü tatil yapabiliyoruz.
Normalde sabah 8’den akşam 17.30’a kadar çalışıyoruz ama her gün 2,5 saat fazla mesaiye bırakılıyoruz. Geçenlerde bir arkadaşımızın yaşamış olduğu bir olay, içler acısı durumumuzu daha iyi ortaya koyuyor.
Bu arkadaşımız izin dönüşü izninin bitmesine az bir süre kala rahatsızlanıyor ve hastaneye gidiyor. Doktor tedavi sonrası arkadaşa rapor veriyor. Patronların temsilcisi olan müdür ve amirlerse sen misin rapor alan diyerek yıldırma politikasına başlayıp arkadaşın bölümünü değiştirdi. Aynı arkadaş özel işlerinden dolayı hafta sonu fazla mesaiye gelemedi. En doğal olan izin hakkımızı kullanmamız bile idareyi çileden çıkarmıştı. Arkadaş müdür tarafından yazıhaneye çağrıldı ve ceza olarak hafta içi ve hafta sonu fazla mesailere bırakılmayacağı söylendi. Bu arkadaşımız asgari ücrete çalışan birisi ve servis hakkı da elinden alındığı gibi zaten almış olduğu 700 liranın bir kısmını da yola vermeye başlamıştı. Bu durum aslında bir arkadaşımızın başına gelen istisna bir olay değil şüphesiz, patronların çirkin yüzünü gösteren bir olaydır aynı zamanda.
Peki bu durumda ne yapılabilir? Bu ve benzeri durumlarda işçi tek başına ne yapabilir? Bundan 6 ay önce yaşadığımız bir olayı anlatarak aslında biz işçilerin ne yapmamız gerektiğini de görmüş oluruz sanırım. Bir gün sabah çay paydosunda çaylarımızı aldık ve yudumlamaya başlayan herkes “bu ne ya” diyerek söylenmeye başladı. Çay inanılmaz derecede kokuyordu, herkes biz bu çayı içmeyiz demeye başladı. Çay köpek ölüsü gibi kokuyordu. İşçilerin bağırıp çağırmasını duyan müdür yanımıza geldi ve ne oluyor arkadaşlar dedi. Arkadaşlarla şikâyetlerimizi anlatıp çayın köpek ölüsü gibi koktuğunu ve bu çayı içmeyeceğimizi söyledik. Müdür, “arkadaşlar benim de haberim yok, yukardan ayarlamışlar, deneme amaçlı 500 kilo çay almışlar” dedi. Tabii biz de konuşmaya başladık, “bu ne ya, biz deneme tahtası mıyız? Hem de 500 kilo çayı deneyeceklermiş!” diye tepki gösterdik.
Birkaç gün boyunca kimse bu çayı içmedi ve kendi imkânlarımızla çay yapmaya başladık. En sonunda çaylarımız düzeltildi. Bu durum patronları tedirgin ediyordu, çünkü işçiler bir sorunu çözmek için bir araya geliyordu ve sorun fabrikanın gündemi olmuştu. İşçiler birbirlerine ne kadar çok yaklaşırlarsa patronların işleri o kadar çok bozulacaktı. Bir araya gelmiştik ama örgütlü olarak değil bireysel tepkimizi birlikte ortaya koymuştuk. Düşünsenize bu ve benzeri taleplerimizi örgütlü bir şekilde getirdiğimizi, hayali bile güzel.
Bizler eğer ki sesimizi duyurmak istiyorsak, bireysel olarak haklarımızı aramak sonuç getirmeyecektir. Bir kibrit çöpünü küçük bir çocuk bile rahatça kırabilir ama birkaç tanesini yanyana koyarsanız kolayca kıramazsınız. Yasal haklarımızı bilmek zorundayız. Bir işçinin yasal çalışma süresi haftada 45 saattir ve bunun üzeri fazla mesaiye girer. Ancak işçiye fazla mesai dayatması da yapılamaz. İşçinin yiyeceği yemeğin sağlıklı, hijyenik olup olmadığını, içeceği suyun nereden geldiğini ve “deneme amaçlı alınan” çayın neden 500 kilo olduğunu sorma hakkı vardır.
Diyeceğimiz o ki, biz kimsenin kölesi değiliz.
Son Eklenenler
- Sırbistan’da Belgrad ve Novi Sad başta olmak üzere ülke genelinde kitlesel protestolar devam ederken bir yandan da öğrenciler dersleri boykot ederek üniversiteleri işgal ediyorlar. Yunanistan’da 2023'teki tren kazasının yıldönümünde işçiler,...
- Birleşik Metal-İş Gebze 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Kaynak Tekniği (Lincoln Electric) fabrikasında işçiler, 2024 Eylül ayından bu yana süren toplu sözleşme sürecinde, ücret ve sosyal haklarda anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktı. Sabah...
- Bazen gün ağarmadan, bir bardak çay bile içmeden, bir tabak yemek yemeden yeri geldiğinde hoş bir sohbeti yarıda bırakarak gözümüz sürekli saatte, servis bekleriz. Hastanede, okulda, düğünde, misafirlikte bile bir telaşımız oluyor, işyerinin...
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...
- İngiltere’nin başkenti Londra’nın meydanlarında aylardır emekçilerin barış talebi yankılanıyor. 18 Ocak Cumartesi günü, Filistin halkıyla dayanışma kapsamında Londra’da düzenlenen 24. ulusal gösteriye on binlerce kişi katıldı. Sırbistan'da...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında 219 gündür grevde olan işçiler, 24 Ocakta Payas Belediyesi önünde eylem yaptılar. 20 Haziranda greve çıkan işçiler, grevlerinin 217. gününde de fabrikanın önünden yürüyüş yaparak yolu...
- İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve denetimsizlik sebebiyle iş kazaları yaşanmaya, işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Yakın tarihte yaşanan çeşitli iş kazaları ve bunlarla ilgili yayınlanan bilirkişi raporları patronların kâr hırsı...
- İşçi Dayanışması’nın ilk sayısı 2008 Nisan ayında yayın hayatına başlamıştı. Elbette çıkarken kardelenler gibi toprağında kök saldıktan sonra filiz vermişti. İşte o günden beridir 1 Mayıs meydanlarında kırmızı şapka ve önlüklerle gelincik tarlası...
- 24 Ocak 1980’de, sermaye sınıfının ortak talepleri doğrultusunda bir dizi ekonomik karar alınmıştı. Adına “yapısal dönüşüm programı” denilen bu kararların alınmasında IMF, Dünya Bankası gibi emperyalist güçler, bu süre zarfında kurulan hükümetler,...
- Sonradan görme bir burjuva olan Turkuaz Tekstilin sahibi Nihat Zeybekçi, asgari ücreti vatan-millet-Sakarya’ya bağlamak için cambazlık yapıyor. Asgari ücret 660 dolara karşılık geliyormuş. 2003’te asgari ücret 100 dolar ediyormuş. Bunlar yanıltıcı...
- Teksif Sendikasında örgütlenen İzmir/Gaziemir’de Digel Tekstil, İstanbul/Tuzla’da TKİS Blinds ve Kayseri’de Almer Tekstil işçileri, patronların sendika düşmanlığına ve işten atma saldırısına karşı mücadele ediyor. İBB’ye bağlı Beltur işçileri, 20...
- Bolu’da Kartalkaya Kayak Merkezinde bulunan Grand Kartal Otel’de 21 Ocakta gece saatlerinde meydana gelen yangında 79 kişi hayatını kaybederken onlarca kişi yaralandı. Yapılan açıklamalara göre yangın sırasında otelde kayıtlı 238 kişi bulunmaktaydı...