Buradasınız
Kölelik Bürolarına Hayır!
İşçi Kardeşler!
Kapitalist sömürü düzeni her geçen gün haklarımıza azgınca saldırıyor. Milyarlarca işçinin yaşadığı işsizlik, açlık ve yoksulluk dün olduğu gibi bugün de sermaye sınıfının umurunda değil. Krizin faturasını işçi sınıfına kesen ve sermaye sınıfı için yeni kâr alanları yaratmaya çalışan AKP hükümeti, bu kapsamda yeni saldırı paketlerini devreye sokmuş bulunuyor. Özel İstihdam Büroları olarak adlandırılan simsarlık büroları kurulmak istenirken, kıdem tazminatlarımız da elimizden alınarak bir fona devredilmek istenmektedir.
Sermayenin has hükümeti AKP, işçi haklarına karşı her alanda saldırı yürütüyor. Hükümet, son toplu sözleşmeyle, kamu işçilerini bir kez daha sefalet ücretine mahkûm etmiştir. Türk-İş ve Hak-İş bürokratları da buna göz yumarak, işbirlikçi çizgilerini sürdürmüşlerdir. Su, doğal gaz, elektrik, ev kiraları, gıda maddeleri gibi temel ihtiyaçlarımıza yapılan zamların oranı %80’lere varırken, işçilere yapılan zam oranı % 5’i geçmemiştir. İşsizlik fonunu patronlara peşkeş çeken, patronlara teşvikler vererek onların cebini dolduran AKP hükümetinin son icraatı, Özel İstihdam Büroları yasasını 26 Haziranda, gece yarısı meclisten geçirmek olmuştur. Bu yasa açıkça işçilere köleliği dayatıyor. Özel İstihdam Bürolarının, yani işçi simsarlığının kurulmasına onay veriyor.
Özel İstihdam Büroları yasası ile biz işçiler, simsarlar tarafından kiralık bir köle gibi bir patrondan öbürüne alınıp satılır hale geleceğiz. Patronlara işçi simsarlığı yapmanın önünü açan yasa ile haklarımızı korumamız daha da zorlaşacak. Taşeron firmaların, esnek çalışmanın çok daha kötü bir çeşidi olan bu bürolarla ücretlerimizi yükseltme ve örgütlenme mücadelemizin önü tamamen kapanacak, iş güvencemizi tümüyle kaybedeceğiz. Kölelik büroları ucuz işçiliğin önünü açarak, milyonlarca işçinin karın tokluğuna dahi çalışmasını imkânsız hale getirecek. Geçici işçilik yaygın hale gelecek ve daimi işçilik tarihe karışacak. Aynı işte uzun süre çalışamayacağımız için sigorta primlerimiz de eksik kalacak. Hakkımızı aramak için birleşmemiz, direnmemiz ve örgütlenmemiz iyice zorlaşacak. Sendikalaşma ve grev hakkımız bu bürolar nedeniyle kullanılamaz hale gelecek.
Saldırılara Boyun Eğmeyelim!
Patronların artan saldırılarına ve emek düşmanı yasalarına hiçbir işçinin gönüllü olarak evet demeyeceğini biliyoruz. Fakat politikacılar, patronlar ve onların borazanı medya bu yasaları faydalıymış gibi sunuyor ve örgütsüz işçi kardeşlerimizin kafasını bulandırıyor. Örgütsüzlükten dolayı patronların bu tip saldırılarına gerektiği gibi cevap verilemiyor.
Fakat kardeşler, bu durum ilelebet böyle sürüp gitmeyecek. Sermaye sınıfı işçilerin, aç ve yoksul milyonlarca emekçinin her geçen gün daha çok nefretini kazanıyor. İşçi sınıfının mücadele etmek dışında bir seçeneği yoktur. Özel İstihdam Büroları yasası şimdilik cumhurbaşkanı tarafından meclise geri gönderildi. Gözümüzü boyayacak ufak değişikliklerden sonra yasa mecliste muhtemelen yeniden kabul edilecek. Bu yasanın ardından kıdem tazminatı hakkımız da elimizden alınmaya çalışılacak. Hükümet, kıdem tazminatı hakkımızı oluşturulacak bir fona vermeyi amaçlıyor. Yani işçi işten atıldığında kıdem tazminatı alamayacak, sadece, adına en az on yıl fona prim ödenen, emekliliği gelen işçiler ve ölen işçilerin yakınları tazminat alabilecekler.
Kardeşler! Bu yasaların tamamen geri çekilmesi için mücadele etmemiz gerekiyor. Sermaye sınıfının artan saldırılarına karşı biz UİD-DER’li işçiler fabrikalarda, sendikalarda, işçi semtlerinde ve meydanlarda, sınıfımızın örgütlü mücadelesini büyütmeye çalışıyoruz. Sizleri de bu mücadeleye ortak olmaya, birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz.
Sega İşçileri Hakları İçin Direniyor
Endonezya: Toshiba Grevi 3. Ayında
- Zeytinyağı, Margarin, Süt Tozu
- Toplumsal Sorunların Bireysel Çözümü Mümkün mü?
- Gelişen Ufkumuz, Değişen Dünyamız
- Köşemize Çekilmiyoruz, Emekçi Gençlik Köşemizle Güçleniyoruz!
- Her Şeyi Paraya Bağlayanlar Kim?
- Devlet Bütçesi Kimin Bütçesi?
- İşçilerin Tek Çıkış Yolu Birlik, Dayanışma ve Mücadeledir!
- İşçi Dayanışması 200. Sayı Çıktı!
- Muhammed Ali’nin Haykırışı ve Gerçek Düşmanlar
- Kapatılan Ocakların Susmayan Bandosu
- Umut Sende Bende Bizde...
- “Ne Olacak Bu Memleketin Hali?”
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- Ülkeyi Şirket Gibi Yönetmek…
- İşçilerin Birliği ve Dayanışması Güçlendikçe Umut da Büyür!
- İşçi Dayanışması 199. Sayı Çıktı!
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Özgür Olmak Demek…
- Hangisi Daha Zor?
- Olur Kardeşim Olur!
Son Eklenenler
- Vivident, Mentos gibi sakız ve şekerleme markalarının üreticisi olan Perfetti Van Melle’nin İstanbul/Kıraç’ta bulunan fabrikasında çalışan işçiler Tekgıda-İş Sendikasında örgütlenmiş, şirket yönetiminin sendika düşmanı tutum ve baskılarıyla...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Rus yazar Tolstoy “acı duyabiliyorsan canlısın, başkasının acısını duyuyorsan insansın” der. Tolstoy’un bu ifadeleri özü itibariyle insanlaşmayı anlatır. İşçi sınıfı olarak, sömürücü efendilerden insanlık için insanlaşma...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER, sözünü İşçi Dayanışması’yla söylüyor. Kapitalist sömürüye, zorbalığa, ayrımcılığa, haksız savaşlara karşı işçi sınıfına sesleniyor ve diyor ki kurtuluş ellerinizde, birliğinizdedir.
- İşçi ve emekçiler pek çok ülkede 2024 yılını mücadeleyle kapattı, 2025’i mücadeleyle karşıladı. Kapitalist sömürü düzeninin yol açtığı sorunlar büyürken, buna karşı işçilerin mücadelesi ve dayanışması da güçleniyor. Emperyalist savaşın yayıldığı,...
- Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Aralık ayı yıllık enflasyonunu yüzde 44,38, 12 aylık ortalama enflasyonu ise yüzde 58,51 olarak açıkladı. Kamu emekçilerinin ve emeklilerin maaş artışında önemli bir faktör olan altı aylık enflasyon ise yüzde 15,75...
- Harb-İş Sendikası Eskişehir Şubesi, 3 Ocakta basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasında kamu işçilerinin toplu iş sözleşmesi (TİS) sürecine, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına ve Harb-İş üyesi işçilerin yaşadıkları ekonomik...
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...