Kriz Bahane, İşten Atmak Şahane

Son dönemlerde dünyayı etkisine almış kriz günden güne derinleşiyor. Kriz derinleştikçe de işsizler ordusuna her gün sayısız yeni işçi katılıyor ve katılmasının nedeni de kuşkusuz patronlardır.

En son Kocaeli’nde bulunan Brissa’da 64 kişi işten atıldı. İşten atılanların çoğunun emekliye ayrılmalarına bir veya iki sene kalmıştı. İşten atılan Adnan amca şöyle diyordu: “Benim emekli olmama bir buçuk sene kalmıştı, sadece ben değil işten atılanlarımızın çoğunun emekliliklerine çok kısa süre kalmıştı. Patronlar sınıfı biz işçilerin emekli olmaması için, mezarda emekli olmamız için bizi işten attı.”

Brissa’dan hemen sonra da Dudullu’daki Simter Metal fabrikasında işçiler sendikaya üye oldukları için işten atıldılar. Patron, 22 Aralık gecesi saat 1’de bütün çalışanları işten attığını sabah işbaşı yapmaya gelen işçilere duyurdu. Ama Simter işçileri harekete geçti ve direnişe geçip fabrikayı işgal etmeyi başardı. Fabrikayı işgal eden işçiler fabrikayı terk etmeyeceklerini bildirdi. Çevre fabrikalardan ve sendikalardan destek görmesi sayesinde yapılması gerektiği gibi yapıp fabrikadan çıkmadılar. Brissa’nın işçi çıkarmasını fırsat bilenler boş durmadı tabii. Pirelli 25 Aralık günü 85 işçiyi çıkaracağını bildirdi. Ve en son olarak da 27 Aralıkta Desa deri fabrikasında yine 35 işçi işten atıldı.

Evet dostlar, gördüğümüz gibi krizi bahane eden patronların krizden daha az zararla çıkmak için ilk yaptıkları iş, işçileri ya ücretsiz izne çıkarmak ya da işten atmak. Oysa krizi biz yaratmadık!

Peki, biz işçiler olarak ne yapmalıyız? Patronların bütün saldırılarına karşı hiçbir şey yapmayıp kaderimize boyun mu bükeceğiz, yoksa bugün pek çok fabrikanın işçilerinin yaptığı gibi mücadele bayrağını mı yükselteceğiz? Mücadele bayrağını yükseltip, patronlar sınıfına kan kusturup, saltanatlarına son vermeliyiz. Bu da ancak biz işçilerin bir araya gelmesiyle mümkün olacaktır. Bunun için BÜTÜN ÜLKELERİN İŞÇİLERİ BİRLEŞİN!