Buradasınız
Macaristan’da İşçiler Kölelik Yasasına Karşı Mücadele Ediyor

Ekonomik kriz dünya genelinde etkisini hissettirmeye devam ettikçe işçiler, yoksul emekçiler krizin sonuçlarıyla daha fazla yüz yüze kalıyor. Elbette bu durum işçilerin öfkesini artıyor. Çünkü egemenler krizden sıyrılabilmek için faturayı işçi sınıfına kesiyor. Birçok ülkede işçi sınıfının kazanılmış haklarına yönelik saldırılar hız kazandı. Hükümetler çıkardıkları kanunlarla çalışma şartlarını daha da ağırlaştırıyorlar. Ücretleri düşürüyor, çalışma sürelerini, vergileri arttırıyor, maliyeti azaltmak gerekçesiyle eğitim, sağlık, ulaşım gibi temel kamu hizmetlerinde kısıtlamalara gidiyor, kamu çalışanlarını işten çıkarıyor, emeklilik şartlarını ağırlaştırıyor, emekli maaşlarından kesintileri arttırıyor, iş güvenliği mevzuatlarının kapsamını daha da daraltıyorlar.
Macaristan’da durum farklı değil. İşçi düşmanı Başbakan Orban yönetimindeki Macaristan hükümeti, işçilerin çalışma sürelerini uzatmak için bir yasa taslağı hazırladı. Macaristan yasalarına göre işçinin haftalık çalışma süresi 40 saat ve yıllık fazla mesai süresi ise 250 saati geçemez. Orban hükümeti, tasarıyla yıllık fazla mesai süresini 400 saate çıkarmayı hedefliyor. Haftanın 5 günü 8 saat çalışan işçileri Cumartesi günü de 8 saat çalıştırmak istiyor. Tasarının amacı işçileri daha fazla mesai yapmaya zorlamak, mesai ücretlerini düşürmek, zaman içinde yasal haftalık çalışma süresini 48 saate çıkarmak ve Cumartesi gününü hafta tatili olmaktan çıkarıp işgünü haline getirmek! Ayrıca Macaristan’da işçilerin fazla mesai ücretlerinin aynı yıl içinde ödenmesi ya da mesai süreleri kadar izin kullandırılması gerekiyor. Ancak tasarıda bu süre 3 yıla çıkarılmak isteniyor. Sendikalar bu süre içinde işten çıkarılan ya da istifa eden işçilerin mağdur edilebileceğini ifade ediyor.
Macaristanlı işçiler, emekçiler, gençler hükümetin bu tasarısına kitlesel bir protesto gösterisiyle karşılık verdiler. 8 Aralık Cumartesi günü, başkent Budapeşte’de binlerce işçi ve emekçi “Çalışma Saatleri Değil, Ücretler Arttırılsın!” sloganıyla bir araya geldiler ve hükümet binasına doğru yürüdüler. Fransa’da zamlara karşı ortaya çıkan ve devam etmekte olan gösterilerden esinlenen işçi ve emekçiler yürüyüşte sarı yelekler giydiler. “Fransız işçi ve emekçiler gibi biz de ayağa kalkmalıyız!” diyen işçiler, “kölelik yasası” dedikleri bu tasarı geri çekilene kadar mücadele edeceklerini dile getirdiler ve Fransız işçilerine dayanışma mesajları gönderdiler. Protestolara Budapeşte’deki birçok üniversiteden öğrenciler de destek verdi. “İşçiler ve öğrenciler birlikte mücadele etmeli” diyen öğrenciler “Köle Olmayacağız!” yazan dövizlerle yürüdüler. Öğrenciler, anti-demokratik yasaların ve baskının artmasına karşı her alanda ve üniversitelerde de daha özgür bir ortam talep ettiler.
Macaristan’da işçi ücretleri Avrupa ortalamasının çok altında. Düşük ücretler nedeniyle geçinemeyen Macar işçiler, ya mesailere kalarak uzun saatler boyunca çalışıyorlar ya da diğer Avrupa ülkelerine giderek orada iş bulmaya çalışıyorlar. Protestolara katılan işçiler, Orban yönetiminin ücretleri yükselterek göçü azaltmak ve işsizlere istihdam sağlamak yerine çalışma saatlerini uzatmasına tepki gösteriyorlar. Daha fazla çalışmanın işçinin dinlenmesine, yenilenmesine, aileye, sosyalleşmeye zaman ayırmasına engel olacağını ifade ediyorlar.
Tepkiler üzerine Orban hükümeti tasarıda kimi değişiklikler yaptı. Ancak işçilere ve sendikalara göre bu göstermelik değişiklikler sorunu çözmüyor. Yasal mesai süresi tavanı 400 saate çıkarılmadı ancak işçi ve patron arasında sözleşme imzalanması halinde 400 saatlik mesai yapılabilecek. Bu sözleşmeler sendikalarla değil, işçilerle bireysel olarak yapılacak. Düşük ücretler nedeniyle patronların işçilere bu sözleşmeleri dayatması, sendikaları devre dışı bırakması hiç de zor olmayacak. Bu nedenle işçiler Orban hükümetine ve işçi düşmanı politikalarına karşı mücadele etmeyi sürdüreceklerini dile getiriyorlar.
Bana da Burs Çıkmadı!
- Madrid Ayakta: “Sağlık Haktır, Satılamaz!”
- Hollanda’da 100 Bin Kişi Filistin Halkı İçin Yürüdü
- Nakba’nın 77. Yılında İngiltere’de Yüzbinler Meydanlara Çıktı
- Peru ve Almanya’da Grev, İspanya’da Protesto
- Arjantin’de İşçiler Üçüncü Kez Genel Grevde!
- Yunanistan’da Kemer Sıkma Politikalarına Karşı Genel Grev
- ABD, İspanya ve İtalya’da Emekçiler Meydanlarda
- İşçilerin Kemer Sıkma Politikalarına ve Anti-Demokratik Uygulamalara Karşı Mücadelesi Sürüyor
- Sırbistan’da Hükümet Düştü!
- Sırbistan’da Tarihi Protesto Gösterisi
- İngiltere’de On Binler Yeniden Meydanlarda!
- Örgütlüysek Her Şeyiz!
- Almanya’da Havayolu İşçileri Uyarı Grevi Yaptı
- Dünya Meydanlarında Emekçi Kadınlar: Şiddete, Baskıya, Sömürüye, Emperyalist Savaşa Son!
- Gürcistan’da Maden İşçileri Ayakta!
- Kadınıyla Genciyle İşçi Sınıfı Mücadeleyi ve Umudu Büyütüyor!
- Finlandiya’da Birçok Sektörden İşçiler Grevde
- İngiltere’de Yükselen Ses: “Gazze’den Elinizi Çekin!”
- Almanya’da Yükseltilen Irkçılığa Karşı Kitlesel Eylemler
- Örgütlü İşçiler Unutmuyor, Hesap Soruyor! Sömürüye ve Haksızlıklara Karşı Mücadeleyi Büyütüyor!
Son Eklenenler
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...