Buradasınız
Burger King ve İşçi Sömürüsü
Burger King işçisi
Merhaba, ben Burger King’de çalışan bir işçiyim. Size biraz çalışma koşullarımızdan bahsedeceğim. Burger King, Türkiye’nin ve dünyanın en büyük fast food zincirlerinin başında gelir. Hemen hemen her yerde bir tane şubesi vardır. Her yerde vardır, çünkü neredeyse birkaç ayda bir yeni bir Burger King şubesi açılır. Peki nasıl? Tabii ki, biz işçileri sömürerek.
Çalışma koşullarımız çok kötü. Asgari ücret dışında hiçbir ücret alamıyoruz, sosyal haklarımız yok. Müdürlerimizin baskısı altında çalışmaya çalışıyoruz. En ufak bir hak arayışında, bir haksızlığa dur deyişimizde o klasik laf söyleniyor: “Maaşınızı alıyorsunuz, yemeğinizi veriyoruz, daha ne istiyorsunuz?” Evet, onlar için bu bize sunulmuş büyük bir lütuf. Aslında koşullar o kadar kötü ki kimse kalıcı olmuyor ve hemen işi bırakıyor. Bunun da çözümünü bulmuşlar. İşçileri işyerinde tutmak ve her söylenene itaat etmelerini sağlamak için statü kavramını yerleştirmişler. Meselâ işe başlıyorsunuz birkaç ay sonra “rütbeniz” yükseliyor, birkaç ay sonra yine yükseliyor, bu kez “müdür” oluyorsunuz. Bununla kandırılan işçiler zor koşullara dayanıp bir gün müdür olacağım hayaliyle yaşıyor. Bunun için işçi arkadaşlarını eziyor, hor görüyor, hatta müdüre gammazlıyor.
Günde yarım saat molamız var. Hepsi bu, başka hiçbir şey yok. Bu süre zarfında yemek yiyeceksin, dinleneceksin, tuvalete gideceksin. Bunları yaptın yaptın, yapamadın bir daha da ne yemek var ne de dinlenmek. Ne kadar çalışırsan o kadar yemek veriyorlar. Çalıştığın her saat için 1,75 puan kazanıyorsun. Günde minimum 8 saat çalışırsan karnını anca doyurabilecek bir yemek yiyorsun, fazlası yok. Tuvalete dahi gidemiyoruz. Günde bir defa gitme şansı yakalasak bile ona da etmedik laf bırakmıyorlar. Hiç oturmuyoruz, hep ayaktayız, bir saniye boş durmamıza bile tahammül edemiyorlar. Verdikleri asgari ücreti durmadan başımıza kakıp duruyorlar.
İşyerinde statüsünü yükseltmek için kendini paralayan işçiler, uzun saatler gece yarılarına kadar hatta sabahlara kadar çalışıyor, fazla mesai ücretlerini alamıyorlar. Satışı arttırmak, maliyetleri düşürmek için durmadan çalışanlara baskı yapılıyor.
Bu koşullarda çalışırken, Burger King’in “çağrı merkezi”nde sendikalaştıkları için dört işçinin işten atıldığını duydum. Birilerinin bu duruma dur demek için bir şeyler yapması tabii ki çok güzel. Çağrı merkezindeki işçilerin uzun saatler ve kötü koşullarda çalıştıklarını işyerindeki kuryelerden anlıyordum. Onlara destek olmalıyız: “444 54 64’ü arıyoruz, 1’e basıyoruz. Sendikalı olma mücadelenizi destekliyoruz, sipariş yok, destek var!” diyerek, siz de Burger King direnişçilerine destek olabilirsiniz. Her yerde olduğu gibi örgütsüzlük burada da bedelini işçilere ağır ödetiyor. Örgütlenip birlik olmaktan başka çaremiz yok!
Okumuş Bir İşçi Soruyor
Sivas Katliamı Gebze’de Lanetlendi
- Her Fabrikada Ortak Sorunlarımıza Çözüm: Örgütlen!
- “Yanıyorsun Fuat Abi”
- Kredi Kartları Taksitlerinden Kurtuluyoruz!
- Neden Hiçbir Şey Değişmiyor?
- İşçilerin Kafa Karışıklığı Kimin İşine Geliyor?
- Dünya Dönüyor Ama Eskisi Gibi Değil
- Asgari Ücretle Açgözlü Olunur mu?
- Ekmeğimizin Peşindeysek Haklarımızın da Peşinde Olmalıyız!
- Hayatı Bizim İçin Ömür Törpüsü Haline Getirdiler
- Bu Düzen Sağlığımızı Bozuyor
- Benim Ekonomim Neden Şahlanmıyor?
- Migros’ta İşten Atılan Yeğenim İşe İade Edildi
- Borsada Neleri Kaybediyoruz?
- Umut Hep Vardır
- Dün Hiroşima Bugün Ortadoğu
- MESS Sözleşmesinden Çıkardığımız Bir Ders Var
- Patron Haklı mı?
- Doğru Bilgi ve Çözüm İçin Mücadele Saflarına
- Karnımızı Doyurmak Değil Sağlıklı Beslenmek İstiyoruz
- “Fedakârlık” Neden Hep Bize Düşer?
Son Eklenenler
- Mersin Çevre Platformu, MIP AŞ’nin limanı genişletmek amacıyla Atatürk Parkını kapatmasını Özgür Çocuk Parkında basın açıklaması ile protesto etti. Mersin halkı, şehir merkezinde bulunan Atatürk Parkının MIP A.Ş tarafından liman genişletme...
- 28 Nisan birçok ülkede iş kazalarında ve meslek hastalıklarında yaşamını yitirmiş işçileri anma günü olarak kabul edilmiş durumda. İlk defa Kanada Kamu Çalışanları Sendikası (CUPE), 1984’te kendi üyeleri için 28 Nisanı Yas Günü olarak ilan etti. Bir...
- ABD’nin New York şehrindeki Columbia Üniversitesi öğrencilerinin başlattığı Filistin halkıyla dayanışma eylemleri ülke çapındaki diğer üniversitelere de yayılarak büyüyor. ABD’nin 22 eyaletinde 40’tan fazla kampüste öğrenciler aynı taleplerle...
- Aralık 2023’te iktidara gelen faşist Javier Milei ve hükümeti, kemer sıkma politikalarıyla krizin faturasını Arjantinli emekçilerin sırtına yıkmaya devam ediyor. İktidara geldiği günden bu yana birçok protesto gösterisiyle Milei hükümetine...
- İşçi sınıfının kadınları olarak birçok sorun yaşıyoruz ve bu 1 Mayıs’ta bizim de yükselteceğimiz taleplerimiz var. Sohbetimiz sırasında emekçi kadın kardeşlerimiz hangi taleplerle 1 Mayıs’a katılacaklarını anlattılar.
- Bizler bir grup petrokimya işçisiyiz. Tüm sınıf kardeşlerimizi 1 Mayıs’ın birlik, mücadele ve dayanışma coşkusuyla selamlıyoruz.
- İşçilerin sendikalaşma hakkı, ücretleri patronlar tarafından gasp edilirken bu duruma itiraz eden, hakkını arayan işçiler cezalandırılıyor, darp ediliyor. Ancak saldırılara, baskılara boyun eğmeyen işçiler mücadeleyi sürdürüyor. İstanbul Finans...
- Tekirdağ Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de meydana gelen tren katliamında 7’si çocuk 25 kişi yaşamını yitirmiş, 300’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliama ilişkin davanın karar duruşması 25 Nisanda Çorlu Halk Eğitim Merkezi’ne kurulan 1. Ağır Ceza...
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...