Buradasınız
“Bir İmza da Ben Atabilir miyim?”
Aydınlı’dan bir işçi
8 Eylül Pazar günü UİD-DER’li işçiler olarak Kadıköy Meydanı’nda “İş Kazaları Kader Değildir, İşçi Ölümlerini Durduralım!” kampanyası için standımızı açtık. Meydanda akıp giden insan kalabalığının içinde, işçi ölümlerine dur demek isteyen herkese ulaşmaya çalıştık.
UİD-DER’li bir işçi olarak ilk kez katıldığım bu kampanya çalışmasında, birlikte mücadele etmenin ne kadar gerekli ve önemli olduğunu bir kez daha anladım. Çünkü konuştuğum her üç işçiden biri ya iş kazası geçirmiş ya da yakınında, ailesinde iş kazası geçiren birileri vardı. Kimisi kendi hatası olduğunu, kimisi patrona karşı dava açsa bile kazanamayacağını düşünüyordu. Bir başkası ise işini kaybetme korkusu yaşadığını söylüyordu. Ama tüm bunlara rağmen hepsi, imza atmak için elini uzattığında, iş cinayetlerinin son bulmasını istiyor ve mücadeleye olan inancını gösteriyordu. On beş yaşındayken, bir fabrikada sigortasız çalıştırılıp sağ elinin başparmağını kaybeden de, babasını iş kazasında kaybettiği fabrikada kendisi de üç kez iş kazası geçiren yirmili yaşlardaki işçi de… Yine bir başka işçi, “Gelin bizim çalışma koşullarımızı bir görün, yerin altında telefonların çekmediği bir yerde çalışıyoruz. Ölsek kimsenin haberi olmaz. Patronlar, iş güvenliği uzmanları, doktorlar bile kaçıyorlar oradan ama biz saatlerce çalışıyoruz. Orada yaşıyoruz. Ailemi 2-3 ayda bir görüyorum. Hiç sigara kullanmadığım halde, doktor ciğerlerimi görünce ‘sigarayı bırak’ dedi. Kim verecek bunun hesabını?” diyerek patronlara karşı öfkesini anlatırken, bir hışımla kalemi elimden alıp bir imza da o attı. Biz konuşurken ilerleyen işçi arkadaşına seslenip onu da imzaya çağırdı.
Konuştukça çoğalıyorduk. Omzuma dokunup: “Bakar mısınız? Bir imza da ben atmak istiyorum” diyen öğrenci-işçiler geliyordu ara sıra. “Yarın bizim başımıza da gelmeyeceğinin garantisi var mı?” diyip arkadaşını çağırıyordu o da. Onlar her imza attıklarında sesimiz daha gür çıkıyordu sanki. Nazım Usta’nın da dediği gibi toprakta karınca, suda balık kadar çok olduk. Ve birlikte mücadeleye katılınca ne kadar güçlü olduğumuzu patronlara gösterdik. Çoğuz. Ve mücadeleye katılınca ne kadar güçlü olduğumuzu patronlara göstereceğiz.
İnsan Gibi
Son Eklenenler
- Geçen gün metal işçisi arkadaşımla bir araya geldik. Çayımızı içerken sohbet etmeye başladık. Konumuz toplu iş sözleşmesiydi.
- İlk kez UİD-DER’le 1 Mayıs’a gelen arkadaşımız, 1 Mayıs’ın daha önce duyduklarından, anlatılanlardan bambaşka bir şey olduğunu söyledi. Kadınlar, çocuklar, işçiler el ele halaylar çektik, hepimiz kardeş gibiydik.
- Merhaba, ben İzmir de yaşayan bir gencim. İstanbul’a UİD-DER’le 1 Mayıs’a katılmak için geldim. 1 Mayıs öncesi hazırlıklar için derneğe gittim. Çok sıcak bir ortam ve dayanışma duygusu sarmıştı her yeri.
- Sarayları süsleyen altın, sultanların ve soyluların yaşamında zenginliğin en önemli ölçüsü olmuştur. Fakat bu zenginliği üreten zamanın köleleri ve günümüzün işçileri için bu maden her zaman acı, gözyaşı ve ölüm getirmiştir. Altın madenlerinde...
- Çalıştığım işyerinde uzun yıllardır çalışan ve EYT yasası çıktıktan sonra SGK’ya başvurup emekli olanlar var. Malûm, emeklilik maaşı iktidar eliyle kuşa çevrildi. Bizim patron da sayıları azımsanmayacak kadar çok olduğu için EYT’li işçileri bir an...
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....