Buradasınız
Türk-İş’ten “Kölelik Düzenine Son” Mitingi
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Mitingin açılış konuşmasını Türk Metal Sendikası Başkanı Pevrul Kavlak yaptı. Daha sonra söz işçilere verildi. İlk konuşmayı şeker fabrikalarında 18 yıl boyunca mevsimlik işçi olarak çalışan Salim Gündüz yaptı. Salim Gündüz şunları söyledi: “Aynı yolda omuz omuza yürüdüğümüz emekçi kardeşlerim, sizleri şeker fabrikasının onurlu işçileri adına selamlıyorum. Bizler emeğimiz için mücadele ediyoruz. 2006’da bize verilen sözler unutuldu.
12 ay çalışma hakkımız elimizden alındı. Emeklilik hakkımız imkânsız kılındı. Biz haktan yanayız, hukuktan güç alıyoruz.” Gündüz, özelleştirmenin işsizlik demek olduğunu, özelleştirme yerine şeker fabrikalarının yeniden yapılandırılması gerektiğini, bunun için şeker işçisinin her türlü fedakârlığı yapmaya hazır olduğunu vurgulayarak sözlerini bitirdi.Daha sonra Yatağan işçileri adına bir konuşma yapıldı. Yatağan işçisi Mustafa Göçmen konuşmasına, “Dişe Diş Kana Kan, Kaptırmayız Erdoğan” sloganını attırarak başladı. Yatağan işçisinin 153 gündür direndiğini söyleyen Göçmen, bundan asla vazgeçmeyeceklerini, direnmenin onur olduğunu dile getirdi. Göçmen, özelleştirmeye karşı verdikleri mücadelede, her türlü hukuksuzluğa başvuran hükümetin kendilerini engellemeye çalıştığını anlattı ve hükümete şöyle seslendi: “Emeğe ve emekçilere saldırmaktan vazgeçin. Kölelik düzeninden ve özelleştirmelerden derhal vazgeçin, emeğe ve emekçilere sahip çıkın. Taşeron işçilerinin kadro taleplerinin derhal kabul edilmesini istiyoruz. İşçi sınıfını üretimden gelen gücünü kullanmaya mecbur bırakmayın!”
Yatağan işçisinin ardından kürsüye Yol-İş Ankara 1 Nolu Şubeden taşeron işçisi Mustafa Dağtekin geldi. Dağtekin konuşmasına, “Türkiye’nin dört bir yanından gelerek Sıhhiye Meydanı’nı bir çiçek bahçesine çeviren on binlerce emekçi arkadaşım, sizleri en sıcak sınıf kardeşliği duygularımla selamlıyorum” diyerek başladı. Dağtekin, yaklaşık 4 yıldır sendikalarının önderliğinde taşerona karşı mücadele verdiklerini, ilk önce sendikalarına üye olduklarını ve binlerce taşeron işçisi olarak mücadeleye katıldıklarını söyledi. Toplu iş sözleşmesinden yararlanmak istediklerinde ise Karayolları Genel Müdürlüğü’nün, kendilerini karayolları işçisi saymadığını hatırlattı. Yargı kararlarının uygulanmadığını ve hukuksuzluk yapıldığını dile getiren Dağtekin, “mahkemeye gittik kazandık, yargıya gittik kazandık, daha nereye gidelim?” diye sordu. Dağtekin, taşeronluğa karşı sonuna kadar mücadele edeceklerini ifade etti.
Yol işçisinin ardından Denizli’de direnişte olan Zorlu Tekstil işçilerini temsilen direnişçi Zorlu Tekstil işçisi Rabia Daşdemir bir konuşma yaptı. Daşdemir, bir kadın işçi olarak yaşadığı zorlukları anlattıktan sonra şunları söyledi: “Bizler insanca ücret alabilmek için, çalışma koşullarımızın düzeltilmesi için, fabrikamızda kreş olsun, ikramiyemiz olsun, yakacak yardımımız olsun diye, eşimizle çocuğumuzla geçireceğimiz vaktimiz olsun diye sendikaya üye olduk. Ama anayasal hakkımızı kullandık diye kapının önüne konduk.” Daşdemir, patronların işçileri insan değil bir makine gibi gördüklerini, kendisinin de 12-16 saat, Pazar tatili dahi yapmadan çalıştığını ama hakkını aradığı için kapının önüne konduğunu belirtti. Mücadelelerinde geri adım atmayacaklarını, direnişlerinin Denizli’deki diğer tekstil işçilerine de örnek olacağını söyledi.Konuşmalar sırasında sık sık “Direne Direne Kazanacağız”, “Yatağan İşçisi Yalnız Değildir”, “Punto İşçisi Yalnız Değildir”, “Yaşasın Sınıf Dayanışması”, “Yaşasın İşçilerin Birliği” sloganları atıldı.
İşçilerin konuşmalarının ardından sözü Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay aldı. Atalay, taşeron işçisinin hasta olmaya, cenazesine dahi gitmeye hakkı olmadığını, bugün bu işi bitirmek için bir araya geldiklerini söyleyerek sözlerine başladı. Atalay, 1980 sonrası sendikaların kan kaybettiğinden bahsetti ve bugün pek çok sektörde işçilerin %97’sinin sendikasız çalıştığını hatırlattı. Taşeronun en baştaki nedeninin örgütsüzlük olduğunu belirtti. Son 2 aydır yolsuzluk ve paralel devlet iddialarının ortalarda olduğunu, bunun bedelini işçilerin ödediğini söyledi. Atalay, bu ülkede birilerinin uyuduğunu birilerinin de uyuma numarası yaptığını ama onları da uyandıracaklarını söyleyerek sözlerine son verdi. Atalay’ın konuşmasının ardından miting sona erdi.
Tahterevalli
- BİRTEK-SEN Genel Başkanının Tutuklanması Protesto Edildi
- Antep Başpınar İşçileriyle Dayanışma Eylemleri
- Ağız ve Diş Sağlığı Çalışanları İş Bıraktı
- Chinatool ve Green Transfo Grevlerinde Anlaşma Sağlandı
- Digel Tekstil İşçileri: Sendikalı Çalışmak İstiyoruz!
- Çayırhan İşçilerinin Ankara Yürüyüşü Sona Erdi
- Antep: İşçiye Yine Baskı ve Yasak!
- Antep’te Tekstil İşçilerinin Düşük Zamlara Karşı Mücadelesi Sürüyor
- Çayırhan İşçileri Özelleştirmeye Karşı Ankara’ya Yürüyüş Başlattı
- KFC ve Pizza Hut İşçileri Haklarını Arıyor
- Chinatool Otomotiv İşçileri Greve Çıktı
- İzBB ve Turkcell Global Bilgi İşçileri İşten Atma Saldırısına Karşı Mücadele Ediyor
- Tekstil İşçileri Sendika Düşmanlığına, Beltur İşçileri Düşük Ücretlere Karşı Mücadele Ediyor
- “Rehabilitasyonda Patronlar Kâr Peşinde, Öğretmenler Geçim Derdinde!”
- “Patronlara Değil Eğitime Bütçe!” Eylemi
- Kamu Emekçileri Sefalet Ücretine Karşı İş Bıraktı
- Sendikal Baskılara, Ücret Gaspına, Şiddete Karşı Eylemler
- Polonez İşçileri Fabrika Önünde Kazanımlarını Kutladı
- Perfetti Van Melle’de Direniş Kazanımla Sonuçlandı
- Sefalet Dayatmasına Karşı Eylemler Sürüyor
Son Eklenenler
- Yaşanan depremlerin, yangınların, sellerin bir felakete veya katliama dönüşmesinin sebebi patronların kâr düzeni ve kâr hırslarıdır. Dolayısıyla bu yaşananlar sınıfsaldır. Tek tek kişilerin sorunu değil, bir bütün olarak işçi sınıfının sorunudur,...
- Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) Genel Başkanı Mehmet Türkmen 16 Şubatta ikinci kez gözaltına alındıktan sonra 17 Şubatta savcılık tarafından ifadesi alınmadan, tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi ve tutuklandı. Türkmen’...
- İngiltere işçi sınıfı, Filistin halkı için yürüttüğü ulusal eylem günleri kapsamında 15 Şubatta başkent Londra’da bir kez daha meydanlara çıktı. Hükümet binalarının bulunduğu Whitehall’da toplanan çeşitli sendikalardan, siyasi partilerden ve sivil...
- 2025 yılı için asgari ücretin son derece düşük belirlenmesi işçileri şaşırttı ve haklı olarak öfkelendirdi. Pek çok işçi, “daha yüksek belirlenmesini bekliyorduk” dedi. Aynı öfke emekli maaşları için de söz konusu. Öte yandan metal işçileri de...
- Temel Conta işçilerinin grevi 10 Aralıktan bu yana sürüyor. İşçiler, yaklaşık bir yıl önce sendikalı olma kararı almış, Petrol-İş Sendikası Aliağa Şubesi’nde örgütlenmeye başlamışlardı. Petrol-İş Sendikası, Çalışma Bakanlığı’ndan yetki belgesini...
- Sırbistan’ın ikinci büyük şehri olan Novi Sad’in tren istasyonu 2022 yılında cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri kampanyası sırasında yapılmıştı. Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic de istasyonun açılış törenine katılarak, 60 yıl sonra bu istasyonu...
- Urfa’nın Viranşehir ilçesinde Kadıköy Güneş Enerji Santrali’nde (GES) Kalyon ve Eksim Real Enerji şirketlerinde çalışan işçilerin 11 Şubatta başlattığı iş bırakma eylemi tüm baskılara rağmen devam ediyor. Bezmialem Vakıf Üniversitesi şantiyesinde...
- 6 Şubat Maraş merkezli depremlerin üzerinden iki yıl geçti. Söylemesi dile kolay olan bu cümle alt metinde bizlere birçok şey anlatıyor. Dönüp geriye baktığımızda yaşanan onca acı ve keder bizlerin zihinlerinde tekrar tekrar canlanıyor. UİD-DER’li...
- Donald Trump bir kez daha ABD başkanı seçildi. Seçilir seçilmez de ilk bakışta deli saçması gibi görünen açıklamalar yapmaya başladı. Mesela Amerika’nın Grönland’ı alması gerektiğini söyledi. Bu, Trump’ın kafasından çıkmış çılgın bir fikir gibi...
- Antep Başpınar Organize Sanayi Bölgesinde sefalet zammına karşı direnişe geçen tekstil işçilerinin mücadelesi yasaklarla, baskı ve saldırılarla engellenmeye çalışılıyor. 14 Şubat günü, tüm saldırılara rağmen direnişlerini sürdüren Başpınar...
- Ağız ve Diş Sağlığı Merkezleri (ADSM), Ağız ve Diş Sağlığı Hastaneleri (ADSH) ve devlet hastanelerinde çalışan diş hekimleri ve sağlık çalışanları “Yüksek MHRS sayıları, kısıtlı süreler, eksik istihdam, sağlıksız ve güvenli olmayan birimler, düşük...
- Türkiye’de yasalarda her işçinin özgürce sendikaya üye olabileceği yazıyor. Ama resmi istatistiklere göre çalışanların yüzde 85’inden fazlası sendikasız. Sendikalı çalışmak yasal olmasına ve ücret, ikramiye, sosyal haklar bakımından avantajlar...
- Çok açık ki iktidarın “Aile Yılı” ilan etmesi aileler refaha kavuşsun diye değil, sermayenin ve iktidarın çıkarları içindir. İşçi aileleri için daha büyük yoksulluk, daha kötü çalışma koşulları, acı ve gözyaşı, hatta ölüm getireceği sır değildir.