12 Eylül askeri faşist darbesinin 45. yılında Türkiye’nin çeşitli illerinde eylemler gerçekleştirildi. Yapılan eylemlerde darbe rejimi ve onun günümüzdeki etkileri protesto edildi. İstanbul’da 78’liler Girişimi öncülüğünde Taksim Kazancı Yokuşunda...
Buradasınız
Devrimin şanlı yolunda
Gazi Mahallesinden bir kadın tekstil işçisi
1 Mayıs 2007 işçi sınıfı ve devrimci hareket açısından bölünmüşlüğün, örgütsüzlüğün ve dağınıklığın bir göstergesiydi. Ama bu genel olumsuz duruma karşın geleceğe umutla bakabilmemiz için artık çok daha güçlü bir sebebimiz var: UİD-DER
UİD-DER proleter devrimci disipliniyle, dünya işçi sınıfının tarihsel davasına olan sarsılmaz inancıyla ilk defa alanda boy gösterdi.
UİD-DER darbe heveslilerine inat, işçi sınıfının bağımsız devrimci siyasetini savunmak demektir: “Darbeciler Püskürtülecek Sınıf Cephesi Yükseltilecek!”
UİD-DER, TC’nin egemenlerinin pompaladığı milliyetçi gericiliğe, şovenist Kürt düşmanlığına karşı ezilen Kürt halkının özgürlüğünü haykırmak demektir.
UİD-DER demek yağmacı, soyguncu, kan emici dünya burjuvazisinin, içinde bulunduğu krizden kurtulabilmek için başlattığı emperyalist savaşlara karşı yükseltilen mücadele bayrağı demektir.
UİD-DER emeğin kurtuluşunun ancak dünya çapında gerçekleşebileceğini ortaya koyan Marksizmin kızıl bayrağını yükseltiyor: “Bütün Ülkelerin İşçileri Birleşin”
UİD-DER “İşçilerin Vatanı Bütün Dünyadır” diyor. Mülklerini tanımlayan çitler, egemenlik alanlarını biçimlendiren ulusal sınırlar burjuvalarındır. Biz dünyayı istiyoruz ve alacağız!
UİD-DER dünya işçilerini kurtuluşa götürecek uzun soluklu bir mücadeleyi örgütlemek için yola çıktı. Bütün ülkelerin işçilerini birleştirecek ve kurtuluşa götürecek yolu göstermiş olan Lenin’in ve Bolşeviklerin davasını sahipleniyor: Enternasyonalle Kurtulur İnsanlık!
UİD-DER ile yürümek, sınıfsız sömürüsüz bir dünya yolunda doğru fikirler ve doğru bir tarzla ilerlemektir. Devrimin şanlı yolu UİD-DER ile zafere uzanacak.
10 Mayıs 2007
...önceki
Sınıfını bil, safa gel
Sınıfını bil, safa gel
sonraki...
UİD-DER Pikniğindeydik
UİD-DER Pikniğindeydik
Son Eklenenler
- “Bırak seni başkaları övsün” diye bir söz vardır. Bir de işçi sınıfının ve insanlığın sömürüye karşı yürüttüğü mücadeleyi tarif eden başka bir ifade vardır: “Sen sadece doğru yolda yürü. Sabırla, emekle, alın teriyle ilerle. Bir gün başkaları da...
- Metal işkolunda Türk Metal, Çelik-İş ve Birleşik Metal-İş sendikalarıyla metal patronlarını temsil eden Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında 2025-2027 dönemini kapsayan Grup Toplu İş Sözleşmesi görüşmeleri başladı. Bu sözleşme, 250’...
- Ankara’da bulunan Tapeten Mensucat’ta Teksif Sendikasında örgütlenen işçiler, işverenin TİS masasına oturmayı reddetmesi üzerine 4 Eylülde greve çıkmışlardı. UİD-DER üyesi işçiler olarak grevlerinin 8. gününde Tapeten işçilerini ziyaret ettik.
- Yaşadığımız topraklarda 12 Eylül 1980’de bir askeri faşist darbe gerçekleştirildi. Darbeciler ülkedeki kaosu ve kardeş kavgasını bitirmek için darbe yaptıklarını ileri sürüyorlardı. Oysa asıl amaç işçi sınıfına ve örgütlerine darbe vurmaktı.
- Rejimin toplumsal muhalefeti sindirmeye yönelik her geçen gün dozunu artırdığı saldırılara karşı protestolar sürüyor. 2 Eylülde CHP İstanbul il örgütüne kayyum atanmasının ardından başlayan protestolarda emekçiler rejimin baskılarına biat...
- Nepal’de hükûmetin 4 Eylülde Facebook, X (Twitter), YouTube ve benzeri 26 platformu erişime kapatma kararı, gençlerin öncülüğünde işçi ve emekçilerin de katıldığı geniş protestoları tetikledi. Ülkede artan yoksulluk ve yolsuzluk karşısında biriken...
- Trump yönetimi işçi düşmanı ekonomi politikalarını, göçmenlere karşı saldırılarını, emperyalist savaşı körüklemeyi, Siyonist İsrail devletini desteklemeyi sürdürüyor. Emperyalist savaşın baş aktörü olarak Gazze’de yapılan soykırımı açık şekilde...
- İsveç sermayeli Omsa Metal fabrikasında çalışan işçiler, 2025’in ilk aylarında Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 Nolu şubede örgütlendiler. Şirket, sendikanın yetkisine itiraz ederken toplu iş sözleşmesi sürecinde de “sıfır zam” dayatmasında...
- Tanıdık birilerinden söz ederken “bizim Ahmet”, “bizim Ayşe” deriz. Bazen tarafını anlatırken “bizim takım”, “bizim parti” deriz. Hatta bazen hangi kimlik ve inançtan olduğunu tarif ederken de biz deriz. Gelin bu konunun üzerine duralım biraz. Biz...
- Türkiye’de rejimin her türlü muhalefeti ezmek, toplumu zapturapt altına almak ve bu yolla varlığını sürdürmek amacıyla hayata geçirdiği saldırıların ardı arkası kesilmiyor. Öyle ki bu rejim, yargıyı sopası, medyayı borazanı, devlet kurumlarını...
- Aylardır maaşları, toplu sözleşmeden doğan fark alacakları ve bazı yan hakları ödenmeyen Genel-İş Sendikası üyesi İzmir Buca, Karşıyaka ve Konak Belediyesi işçileri yürüttükleri mücadeleleri büyüterek iş bırakma eylemi yaptı.
- Dede Korkut hikâyelerinin birinde Uruzlu bir çobanla, bir Peri birbirlerini severler. Ancak bu beraberlik lanetlenmiştir. Peri bir gün çobanı çağırır ve şöyle der: “Bende bir emanetin var ama bu emanet halkının başına bela olacak, bilesin.”