Buradasınız
DİSK’ten Hayır’lı Buluşmalar

DİSK, “İşçilerin HAYIR’lı Buluşmaları” etkinlikleri kapsamında birçok kentte toplantılar gerçekleştiriyor. 4 Nisanda İstanbul ve Mersin’de gerçekleştirilen toplantılarda işçilerin neden Hayır demesi gerektiği anlatıldı.
İstanbul
DİSK/Genel-İş Sendikasına üye Maltepe Belediyesi işçileri, Türkan Saylan Kültür Merkezinde bir araya geldiler. DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, Genel-İş Örgütlenme Daire Başkanı Taner Şanlı, Eğitim Daire Başkanı Mahmut Şengül, İstanbul 2 Nolu Şube Başkanı Nevzat Karataş ve 1 Nolu Şube Başkanı Mehmet Tanyeri de etkinliğe katıldı.
Toplantıda konuşan Arzu Çerkezoğlu, referandumla birlikte getirilmek istenen sistemle, tek bir kişinin isterse sendikaları kapatma yetkisine sahip olacağına dikkat çekti. Referandumdan hemen sonra hükümetin ele alacağını belirttiği kıdem tazminatının fona devredilmesi uygulamasına da HAYIR dediklerini ifade etti. 16 Nisanda herkesi geleceğine sahip çıkmaya ve ‘HAYIR’ demeye çağıran Çerkezoğlu şöyle konuştu:
“Türkiye’ye giydirilmeye çalışılan deli gömleğini parçalamak için işyeri işyeri dolaşarak ‘Hayır’ı örgütlemeye çalışıyoruz. Nasıl bir anayasa istediğimize ilişkin çalışmalar yaptık. Herkes yıllardır çalışıyor ve ciddi bir birikime sahip ama iktidar bu birikimi elinin tersiyle itti. Adına diktatörlük denilen başkanlık sistemi getirilmeye çalışıyor. Emeğin hakları olmadan demokrasi olmaz. Demokrasi olmadan da emeğin hakları olmaz. Bu yüzden de geleceğimiz için ‘Hayır’ diyoruz. Tüm işçileri ‘HAYIR’ diyerek geleceğine, emeğine sahip çıkmaya çağırıyoruz.”
Mersin
Genel-İş Mersin Şubesinde “İşçilerin Hayır’lı Buluşması” etkinliği kapsamında düzenlenen panele kayyım ile işten atılan Akdeniz belediyesi taşeron işçileri, Yenişehir belediyesi taşeron işçileri, DİSK Genel Başkanı Kani Beko, CHP Mersin Milletvekili Fikri Sağlar katıldı. İşçiler panelin yapılacağı salona “Köle Değil İşçiyiz, Sendikayla Güçlüyüz”, “İnadına Sendika İnadına DİSK” sloganlarıyla girdi.
DİSK Genel Başkanı Kani Beko, yaptığı konuşmada “tasarının referandumdan geçmesi durumunda işçilerin bir sabah kalktığında kıdem tazminatının KHK ile kaldırılmasıyla, işsizlik fonunu ve bireysel emeklilik fonunu başka bir yere aktarılmış olarak bulabilecekler. Bizim işsizlik fonumuzda 105 milyar para var. Bu para işten ayrıldığımızda, çıkarıldığımızda anamızın ak sütü gibi bizim olan paramız. Başbakan Binali Yıldırım, Ulaştırma Bakanı iken arkadaşlarımızın işsizlik fonundan 25 milyarı almış, karayollarına aktarmış. O da yetmezmiş gibi işverenler sanki açlık sınırı altında yaşıyorlarmış gibi 25 milyar da onlara aktarmış” dedi
Referandumdan evet çıkması durumunda 6,5 milyon işçinin kiralık işçiliğe mahkûm edileceğine dikkat çeken Kani Beko, “AKP’li vekillerin çocukları 18 yaşında milletvekili olurken bizim çocuklarımız kiralık işçi olacak, buna tabi ki izin vermeyeceğiz, HAYIR diyeceğiz” dedi. 11 milletvekilinin tutuklandığını ve 370 demokratik kitle örgütünün kapatıldığını hatırlatan Beko, bu koşullarda yapılacak seçimin adaletli olmayacağını ifade etti.
Kani Beko’nun konuşmasının ardından söz alan Fikri Sağlar ise gelir dağılımı adaletsizliğine ilişkin çarpıcı rakamlar verdi. Fert başına 10 bin dolar milli gelir düşüyorsa, işçilerin ve ailelerinin eline neden 70 bin lira geçmediğini soran Sağlar, şöyle devam etti: “Türkiye’de sadece 780 bin kişi, GSMH’ın %54’ü olan 432 milyar doları paylaşıyor. 77 milyon kişi de geri kalan 368 milyar doları paylaşıyor. Daha somut bir şekilde söylemek gerekirse, bir somun ekmeğini 10 dilim parçaya bölersek 9 parçasını bir kişi yiyor, bir parçasını 77 kişi yiyor. Bu anayasa bir kişi için çıkarılmış bir anayasadır. Bu anayasa demokrasiyi tamamen yok eden, bir kişinin hem hükümet, hem meclis, hem de mahkeme olacağını açıkça ortaya koyan bir anayasadır.”
Konuşmaların ardından DİSK Genel-İş ve Mersin Büyükşehir Belediyesi arasında toplu iş sözleşmesi imzalandı.
TÜPRAŞ’ta İşçiler Üretimi Durdurdu
“Hayır”dan Başka Ne Denilebilir ki?
Son Eklenenler
- Yaşanan her türlü baskı ve zorbalığa karşı, işçi sınıfı kendi saflarında gücünü birleştirmeli ve öfkesini doğru adrese yönlendirmelidir. 1 Mayıs bu birliğin ortaya çıktığı uluslararası bir mücadele günü olarak önemli bir yere sahiptir.
- 1980 darbesinin üzerinden 45 yıl geçti ama bıraktığı karanlık hâlâ silinmedi. O darbe devrimci hareketi ve örgütlü işçi sınıfını ezmek için yapıldı. Bugün hâlâ baskılarla karşı karşıyayız. Ama nasıl ki o karanlık günlerde Hasanlar, Haticeler...
- Her sene olduğu gibi bu 1 Mayıs’a da büyük bir titizlik ve ciddiyetle hazırlandık. UİD-DER ailesi olarak çocuklarımızla, gençlerimizle kadın erkek hep birlikte kapitalizmi teşhir ettik. Ekonomik, sendikal ve siyasal taleplerimizi dosta düşmana...
- İstanbul Sultangazi’de bulunan Bezmialem Validesultan Kız Anadolu İmam Hatip Lisesinin Okul Müdürü Refik Albayrak’a, İBB’nin dağıttığı ücretsiz yemeğin öğrencilere ulaştırılmasını sağladığı için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kınama cezası...
- Gebze Organize Sanayi Bölgesinde bulunan Alman sermayeli ERLAU Metal fabrikasında işçilerin direnişi sürüyor. Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubede örgütlenen işçiler kod 46 ile işten atıldı. Direnişin 26. gününde UİD-DER’li işçiler...
- Bazı kayıplar vardır ki ifadesi mümkün olmaz, sanki bir parçamızı alıp götürür. Pazar günü emekçi bir abimizi, bir değerimizi, bir rengimizi, “bu ülkede barışı savunan bir kişi bile kalsa umut vardır” diyen, savunduğu değerlerin bedelini...
- Bu yıl 1 Mayıs’ta Kadıköy’de yan yanaydık! Yağmur da yağdı, çamur da vardı ama biz çocuk, yaşlı, genç, engelli, üniversiteli, liseli, emekli, kadın, işçi, emekçi oradaydık. Omuz omuza, yürek yüreğeydik…
- İzmir’de belediye işçileri birbiri ardına greve çıkıyor. Narlıdere Belediyesi işçileri 6 Mayısta grev başlattı, bir gün sonra talepleri kabul edildi. Konak Belediyesi işçileri ise 7 Mayısta greve çıktı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan...
- Bu 1 Mayıs’a kızım, torunum ve oğlumla katıldım. 1 Mayıs alanında çocuklarımın da yanımda olmasının heyecanımı ve mutluluğumu arttırdığını belirtmek isterim. Ben her yıl 1 Mayıs’a UİD-DER’le katılıyorum ve her zaman çok heyecanlanıyorum.
- TÜPRAŞ Rafineri'de kendilerine haber verilmeden taleplerinin çok altında zam oranlarına ve 3 yıllık sözleşmeye imza atılmasına tepki gösteren işçiler üretimi durdurarak, yürüyüş yaparak sözleşmeyi protesto etti.
- Hiçbir şey siyaset üstü değildir. Ekmekten suya, yediğimiz peynirin kalitesinden oturduğumuz evin sağlamlığına kadar her şey siyasetin içindedir. İş cinayetlerini “kader” diye yutturanlar, depremleri de “fıtrat” diye anlatıyorlar.
- Toplu İş Sözleşmesi (TİS) sürecinde olan belediyeler ile petrokimya sektöründeki fabrikalarda birer birer grev kararları alınıyor. İzmir’de Narlıdere Belediyesi işçileri grevin ilk gününde kazanım elde ederken Konak Belediyesinde 7 Mayısta grev...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü mücadelesi 1889’dan önce başlamıştı. Ancak 1 Mayıs 1889’da, 8 saat çalışma, 8 saat dinlenme ve 8 saat canımızın istediğini yapma talebiyle kitlesel olarak alanlara çıkıldı. 1 Mayıs bu başkaldırının ve daha adil bir...