Buradasınız
İşçi Sınıfı Olarak Ders Çıkaralım
İstanbul’dan bir taşıma işçisi

Bolu’da yaşanan otel yangınında onlarca insan hayatını kaybetti. Göz göre göre yaşanan bu felaketin sorumluları bırakın hesap vermeyi sorumluluk bile hissetmiyorlar. Yangın tüpleri, yangın alarmları gibi basit maliyetli önlemlerin bile alınmaması başta olmak üzere tüm yaşananlar sermayenin dini ve imanının para olduğunu bir kez daha gösterdi. İşçi ve emekçilerin hayatlarının onlar için hiçbir öneminin olmadığını acı biçimde bir kez daha gördük.
Bu felaket ilk değil ve böyle giderse son da olmayacak. Her felaketten sonra “toplum olarak ders çıkaralım” diyor patronlar sınıfının siyasi temsilcileri. Onların böyle derken ne yapmak istediklerini biliyoruz. Gerçeklerin üzerini örtmek, toplumdan gelecek tepkileri yatıştırmak, sorumluluklarının üzerini kapatmak için her felaketten “ders çıkarıyor” egemenler. Peki ya biz? Biz işçi ve emekçiler bu yaşananlardan sınıf olarak doğru dersleri çıkarabiliyor muyuz veya hangi dersleri çıkarmalıyız? Yaşanan depremlerin, yangınların, sellerin bir felakete veya katliama dönüşmesinin sebebi patronların kâr düzeni ve kâr hırslarıdır. Dolayısıyla bu yaşananlar sınıfsaldır. Tek tek kişilerin sorunu değil, bir bütün olarak işçi sınıfının sorunudur, muhatabı odur.
Bolu’daki yangında yaşananlara hepimiz çok üzüldük, sinirlendik. Ama yeterli mi bu? Peki ne yapılmalıydı? Aynı günlerde Sırbistan’da tren garında bekleyen insanların üzerine durağın beton sundurması çöktü. 15 kişi hayatını kaybetti. Orada da iktidar tarafından yapılan açıklamalar sükûnet telkin etmek, gerçeklerin üzerine örtmek oldu. Fakat bir fark vardı. Sırbistanlı emekçiler onların bu yalanlarına kanmayıp sorumluların hesap vermesi için alanlara çıktılar ve günler süren protestolar yaptılar. Ulaştırmadan Sorumlu Bakan ve ihmali bulunan 11 kişi gözaltına alındı ve Başbakan istifa etti. Yaşanan bu örnek bizlere bu tür felaketlerde sorumluların yargılanmasının, hesap sorulmasının ve gerekli önlemlerin alınmasının yolunun nereden geçtiğini gösteriyor. Eğer Sırbistan’da emekçiler mücadele edip sokaklara çıkmasalardı Başbakan istifa eder miydi?
Sırbistan’da olduğu gibi dünyanın pek çok yerinde işçi ve emekçilerin bir sınıf olarak haksızlıklara, savaşlara çeşitli felaketlere karşı kitlesel tepkiler verdiğini biliyoruz. Son dönemlerde Avrupa işçi sınıfının emperyalist savaşlara, özellikle de İsrail’in Filistin’deki zulmüne karşı sokaklara çıktıklarını İşçi Dayanışması bülteninden ve web sitemizden okuyoruz. Sendikaların, siyasi partilerin öncülük ettiği bu eylemlere yüzbinlerce işçi katılıyor. Peki, burada yaşanan onca felakete rağmen bizler neden Avrupa işçi sınıfı gibi sokaklara çıkamıyor ve dolaysıyla hesap soramıyoruz? Çünkü çoğumuzun örneklerini verdiği Avrupa coğrafyasındaki sınıf kardeşlerimize göre sendikalarımızda, UİD-DER gibi sınıf örgütlerimizde daha az örgütlüyüz. O coğrafyadaki işçi kardeşlerimizin bu konuda bizden farklı olmalarının sebebi Avrupalı olmaları değil daha örgütlü olmalarıdır, mücadele geleneklerini diri tutmalarıdır. Bizim de çıkaracağımız ders bu olmalı ve sınıfımızın örgütlülüğünü sağlamak için canla başla çalışmalıyız.
Uyanalım Artık
- Bu Pahalılıkta Tatil Yapmak mı?
- “UİDER” Değil, “UİD-DER”
- Sırrı Abimizi Mücadelemizde Yaşatacağız
- Erol Eğrekler ve İşçi Sınıfı
- Patronlar “Kullan At” İşçi İstiyorlar!
- İşçi Sınıfı Olarak Ders Çıkaralım
- Grönland’ın Buzulları ve Egemenlerin Kâr Arzusu
- Dünü Unutmadan, Bugüne ve Geleceğe Bakabilmek…
- Emekliliği Kim Bitirdi?
- Servis mi Eziyet mi?
- Yamyam Fareler Gibi Olmamak İçin…
- “Keşke Bizim de Bahçeli Bir Evimiz Olsaydı”
- “Polonez İşçileri Kazanmış”
- Kumarla Köşeyi Dönenler Neye Dönüyor?
- Düşük Ücret Dayatmasına Karşı Örgütlü Mücadeleye
- “Geçinemiyorsan Memleketine Dön”
- Neden Hayattan Sıkılıyoruz?
- Rakip Değiliz
- Savaşı Kınamak Sorumluluktan Kurtulmaya Yeter mi?
- Sağlık Alanında Birleşik Mücadele Şart!
Son Eklenenler
- Türk-İş’e bağlı sendikalarda örgütlü kamu işçileri, 2025-2026 yılı toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde siyasi iktidarın sefalet zammı dayatmasına karşı eylemlerine devam ediyor. 1 Temmuzda Türkiye genelinde kent meydanlarında kitlesel basın...
- İzmir Buca Belediyesi işçileri, birikmiş maaş ve alacakları ödenmediği için 18 Haziran’dan bu yana iş durdurmuş durumda. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 34. maddesi gereği yasal haklarını kullanan işçiler, belediye binası önünde maaş, gıda kartı ve diğer...
- Merhaba dostlarım. Bu yıl da Haziran ayını hem UİD-DER’in kuruluş yıl dönümünü hem de sınıfımızın tarihine damgasını vurmuş 15-16 Haziran günlerini anarak ve anlamlandırarak geçirdik. UİD-DER’imizin internet sitesinde, sosyal medyasında ve İşçi...
- UİD-DER’in 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin 55. yıldönümünde gerçekleştirdiği “15-16 Haziran: Gelenekten Geleceğe: Umut Örgütlü Mücadelede!” etkinliğine farklı sektörlerden yüzlerce işçi katıldı. Etkinliğe katılan konuklar arasında; unutulmaz...
- Özel Sektör Öğretmenleri Sendikasının 25 Haziranda başlattığı Büyük Öğretmen Yürüyüşünü gerçekleştiren ve bugün Ankara’ya ulaşan öğretmenlerin önü Ziya Gökalp Caddesi üzerinde polis barikatıyla kesildi. Talepleri için yürüyüşlerini Milli Eğitim...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimlerin ardından İzmir Çiğli Belediyesinde çalışan 147 işçi tasarruf bahanesiyle işten atılmış, yürütülen mücadele sonucu işçilerin bir kısmının işe iadesi yapılmıştı. Verilen tüm sözlere rağmen işe iadesi yapılmayan...
- Bu yıl 1 milyondan fazla öğrenci LGS sınavına, 2,5 milyon öğrenci YKS sınavına girmek için başvuru yaptı. Her yıl milyonlarca çocuk ve genç, aileleriyle birlikte sınav stresiyle baş etmeye çalışıyor. Çocuklarının geleceğine yönelik kaygı duyan...
- Artan fiyatlar karşısında alım gücümüz düşmeye devam ediyor. Enflasyonun artış hızının azaldığı söyleniyor ama bu, fiyatların düşmesi anlamına gelmiyor. Yaz meyveleri tezgâhlara çıktı ama kilosu 150-200 liraya varan fiyatlar yüzünden alamıyoruz....
- 15-16 Haziran 1970 Büyük İşçi Direnişi, cesaretini, onurunu ve örgütlü gücünü kuşanmış Türkiye işçi sınıfının tarihe kazıdığı iki büyük gün… İşçi sınıfının tarihsel mücadele mirasını yaşatmak ve bu mirastan güç alarak işçilerin birliğini büyütmek...
- Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, geçtiğimiz günlerde en kötüsünü geride bıraktığımızı söyledi ve “2026 yılı, refahın daha çok hissedildiği, fırsatların genişlediği ve ekonomik güvenin pekiştiği bir yıl olacak” dedi. Yıllardır iktidar sözcülerinden...
- Özel Okul Öğretmenleri Sendikası üyesi öğretmenlerin Büyük Öğretmen Yürüyüşü 3. gününde devam ederken, 27 Haziranda Ankara’da Milli Eğitim Bakanlığı önünde basın açıklaması yapıldı. Aynı gün Haber-Sen Türkiye genelinde yaptığı basın açıklamalarında...
- Sevgili Polonez işçisi kardeşlerim, Dayanışma TV’de yayınlanan “146+Bir Polonez Bir İşçi Direnişinin Kalbinden” belgeselinizi büyük bir dikkatle izledim. Belgeseldeki her bir kare, her bir sözünüz direnişinizin gün gün örülmüş gerçek hikâyesini...
- “Gerçeğin içinden, sınıfın penceresinden” şiarıyla yayın yapan Dayanışma TV, işçi sınıfının ilham verici mücadelelerini belgelemeye, bu mücadelelerin işçi sınıfının ortak deneyimi haline getirilmesi çabasına katkı sunmaya devam ediyor. Dayanışma TV...